Baştan Çıkarma Sanatı
.
Kadın erkek ilişkilerinde partnerler birbirlerine yakın olabilmek için birbirlerini baştan çıkarmak isterler. Yakınlık ve baştan çıkarma paranın iki yüzü gibidir. Kişi baştan çıkarmak istediği kişiye daha seksi ve cazibeli görünmek ister. Bu konuda neler yapabileceğini öğrenmek için okur, araştırır, çaba harcar ve çoğunlukla abartıya kaçan denemeler yapar.
Oysa erkeğin ya da kadının doğallığı, kendine güveni, cinsel kimliğiyle uyum içinde hareket etmesi, partnerinden ne istediğini ve ona ne verebileceğini bilmesi baştan çıkarıcı etkisi en yüksek olan özelliklerdir. Güzeli sevme ve ondan ruhsal bir zevk alma duygusundan doğan “baştan çıkarma sanatı”, bir duygunun, tasarımın, güzelliğin dışavurumunda, anlatımında kullanılan yöntemlerin tümü ve bu yöntemlerle ortaya konulan üstün yaratıcılıktır. Bu nedenle “baştan çıkarma sanatı”, en genel anlamıyla yaratıcılığın ve hayal gücünün ifadesidir. İnsanın güzellik karşısında duyduğu heyecanı ve hayranlığı uyandırmak için kullandığı yaratıcılıktır.
SANATÇI VE ÂŞIK...
Güzeli daha iyi gören, anlayan ve onu kendi görüş ve duygusuna göre ifade edebilen ender insanlara da “âşık” veya “sanatçı” denir. Bunların her biri gerçeği olduğu gibi değil, kendi hayallerinde yaşattıkları gibi tasvir ederek tabiattaki güzellikleri kendi duyuşlarına göre ifade ederler.
Aşıklar herkesin göremediği güzellikleri gören ve anlatan ender insanlardır. Baştan çıkarma sanatı, aşkı, sevgiyi ve tutkuyu bilerek ve isteyerek bir ötekine aktarma olayıdır. Bu yönüyle insanları birleştirme özelliğine sahiptir. Duygu, ne kadar tutkulu olursa, baştan çıkarma sanatı da o kadar değerli ve etkileşimsel olur.
Baştan çıkarmada usta olmak için büyük tutkuya ve aşka sahip olmak kadar, tutkuyu başkalarına ileten, hissettirebilen bir ifade kabiliyetine ve iktidarına da sahip olmak gerekir. Tutkulu bir aşıkta aranan nitelik, beceri ve ustalıktan çok, baştan çıkarma sanatına gösterdiği sevgi, coşku, duyarlılık ile tutkulu duygu ve düşünceleridir.
TUTKUNUN BİLEŞENLERİ...
İstenç ve yargıları aşan güçlü bir coşku, ölçüsüz bir istek durumu olan tutku (ihtiras), insanın düşünce, davranış ve eylemlerine yansıyan, belirli bir sınır ve ölçü içinde kişiliğini geliştiren, olgunlaştıran, yücelten önemli bir ruhsal güçtür. Descartes’e göre tutku, “Belirli nesnelere, kişilere, düşüncelere yönelmiş, güçlü ve sürekli bir duygu”dur. Rousseau tutkuyu, “İnsanın içinde bulunduğu, duyduğu en iyi ruhsal durum” olarak tanımlamıştır. Hegel de tutkuyu “Bütün davranışların temel kaynağı” olarak kabul etmiştir.
Gizemli ve merak uyandıracak şekilde konuşmayla ateşlenen tutku, (1) yenilik, (2) ulaşılamazlık, (3) gizem ve (4) yasak olanı sever. Bu dörtlü, baştan çıkarma sanatının olmazsa olmaz özellikleridir. Tutku partnere duygusal olarak odaklanmayı kolaylaştırır, “tutkulu ve arzulu erkek” ile “şehvetli ve gizemli kadın” rollerinin dansıyla baş döndüren “kaçan-kovalayan oyunu”nu oynamayı sağlar. Çünkü insanı aşk ve tutkulu sözler kadar gizemli ve merak uyandırıcı hareket ve davranışlar da tahrik eder. Partnerinizi arzuladığınızı gösteren tutkulu hareketleriniz, onda psikolojik olarak şartlanma etkisi yaratacak ve onun da sizi arzulamasına ve size teslim olmasına neden olacaktır.
Bu 6 yolu izleyen bir erkek, partnerini baştan çıkarabilir. Kadının erkeği baştan çıkarmasının ve mutlu etmesinin yollarından en etkili 6 yol şöyledir: (1) Erkeğin yaptıklarını ve başarılarını fark edip takdir etmek, (2) Erkek tarafından mutlu edildiğini ona gülümseyerek göstermek, (3) Varlığına ve sunduklarına ihtiyaç duymak, (4) Erotizm sunmak, (5) Aşkla hizmet davranışlarında bulunmak, (6) Performansını överek erkekliğini onaylamak…
BAL YAPMA METAFORU...
br>Aşk, tutku ve yakınlık sonsuz olasılıklarla dolu bir dünyadır. Kadınların aklını başından alan güçlü erkekler, yepyeni bir başlangıç yapmak isteyen genç ve güzel kadınlar, yakıcı bir aşk ve baş döndürücü bir erotizm içinde görmezden gelinen tehlikeli sırlar, bu olasılıklardan bazılarıdır. Bu olasılıklarda kadın ve erkeklerin farklılıkları ve doğaları öne çıkar.
Kadınlar arzulanmaya, dokunmaya, okşamaya, tensel ve sözel uyarılara, romantik duygu durumuna ve güvenli ortama çok daha duyarlıdırlar. Erkeklerse göze hitap eden dürtülerle cinsel açıdan çok daha kolay uyarılırlar. Erkek başka kadınlara bakarak polen toplar, kadın başka erkeklerin bakışlarını üzerinde hissederek polen toplar ve daha sonra birlikte bal yaparlar. Mecazi olarak polen toplayıp bal yapılması gizemli olarak birçok boyutta ortaya çıkar.
Eril enerjisi olan erkekler kontrol etmeyi, genital sekse odaklanmayı, kadını fethetmeyi, performans göstermeyi, sonuç almayı, erotizmi ve arzulamayı severler. Gizemli, ne istediğini bilen, güzel dans eden, güzel kokan, bakımlı ve seksi konuşan kadınları çekici bulurlar. Dişi enerjisi olan kadınlar ise teslimiyeti, genellenmiş tensel hazları, aşkı, romantizmi, hissetmeyi, sürece odaklanmayı ve arzulanmayı isterler. Liderlik yapan, özgüveni yerinde olan, otoriter, karşısındakini dinleyen ve anlayan, kararlı, pozitif, samimi ve sevecen erkekleri çekici bulurlar.