2000’lerin Başlarında Olmuş 6 Unutulmaz Olay

2000’lerin başları denince çok uzakmış gibi geliyor ama topu topu 10-15 yıl öncesinden bahsediyoruz. Ama ne yıllar! Çığlıklarla sevindiğimiz spor olaylarından, kahrolarak izlediğimiz terör saldırılarına kadar birçok unutulmaz an geldi geçti bu yıllarda. Her şeye rağmen hatırladıkça 90’lar kadar utandırmayan bu yılların unutulmaz anlarına bir göz atalım.Kaynak Fotoğraflar: Pinterest

Bu garip yarışmanın ülkemizdeki önemi ve ehemmiyetini, garp insanlarına anlatabilmenin bir yolu olduğunu sanmıyoruz. Bülent Özveren’in duyurmak için yıllardır beklediği birincilik anonsu ile televizyonu öpen amcaların olduğunu biliyoruz. Şarkının İngilizce olması bir gıdım burukluk yaratmış olsa da ‘what is the problem yani’ diyerek kasenin dibinde kalan cipsleri hüpletmiştik.

Caner’in Tülin’e olan aşkından delirip, ilk önce dilini bir garip şekle sokması, sonra da önünde duran bardağı kafasına geçirerek cinnetini gözlerimize sokması, belki de 2000’lerin başından itibaren hayatımıza giren reality şovların zirve yaptığı an olabilirdi. Bundan sonra hiçbir şey bize garip gelmedi. Ta ki ‘Sabri Bey’ uçuncaya kadar.

2000 yılbaşısının en önemli konusu, gece yarısından sonra bütün bilgisayar sistemlerinin çökeceği ve dünyanın büyük bir kaosa sürükleneceğiydi. İşin ilginci tüm insanlık bu kıyameti eğlenerek, eller havaya şeklinde bekledi. Bu tavır sanki gelecek yıllardaki ruh halimizin de bir özetiydi. 2000’ler bereketiyle geldi.

Şimdilerde küçük görenler olsa da hepimiz biliyoruz ki Popescu o son penaltıyı attığında Bağdat Caddesi’nde de, Beşiktaş meyhanelerinde de sevinç çığlıkları yükseldi. Türk futbol tarihinin en büyük başarısı olan bu tarihi maç ile birlikte milenyuma zincir gibi kenetlenmiş olarak girmiştik. Yürüsek Viyana’yı tekrar kuşatırdık. Ama yaz geldi ve bünyeler gevşedi haliyle.

90’ların başında anne babalarımız TRT’den canlı olarak Bağdat’ın bombalanmasını izlerken, yüzlerindeki endişe ve dehşetten bir şeylerin çok yanlış gitiğini anlamıştık. O yanlışlıklar sinsilesi büyüdü ve bir gün hepimize dünyanın sonu hissini veren görüntüleri ekranlardan zihnimize kazıdı. Şu an bile New York’taki Dünya Ticaret Merkezi’nin yerle bir oluşunu net hatırlıyorsunuz değil mi? Böyle bir felaket nasıl unutulur ki zaten.

Daha Uefa Kupası’nı hazmedemeden, Japonya ve Güney Kore’nin ortak düzenlediği şampiyonada Brezilya’ya yenilerek final oynama şansını kaçırdık. Oyuncularımızın ülkeye dönüşlerinde Taksim Meydanı tarihi bir gün yaşadı ve yüzbinler yeri göğü inletti. İlhan Mansız’ın samuray saçları, Rüştü Reçber’in göz altı boyası, Ümit Davala’nın Mohawk saçları, Şenol Güneş’in takım elbisesi gibi bir çok konu turnuva boyunca memleketin gündeminde kaldı.