Güncelleme Tarihi:
1- Zihin okuma
“Öyle dedi demek ki şöyle düşünüyor”, “Böyle davrandığına göre amacı şu”, “Günlerdir cevap vermiyor demek ki önemsemiyor” gibi bilmediğiniz, bildiğinizi varsaydığınız inançlardan ve düşüncelerden uzak durmanız gerekiyor. Tek yapmamız gereken böylesine bir girdaba kapıldığınızda kendinize bunu gerçekten biliyor muyum yoksa böyle olduğunu düşünüyor muyum? diye sormak.
2- Her şey benim yüzünden…
Hayatta herkes her an seçim yapıyor ve bu seçimlerin sonucunu yaşıyor. Zaman zaman bu sonuçlar hesapladığımız ya da umduğumuz gibi olmaz. Bu da bizim, beceriksiz veya yetersiz olduğumuzu göstermez. Yanlış karar vermiş olmak, dünyada olan biten tüm olumsuzlukların sebebi biziz demek değildir. Her olumsuz şey bizim yüzümüzden olmaz.
3- Her şey başkaları yüzünden…
İnsanın her durumda kendini suçlaması gibi sürekli başkalarını veya dış faktöreleri suçlaması da oldukça stres verici bir şeydir. Çünkü dışarıda size rağmen ve sürekli size karşı işleyen bir dünya olduğunu bilmek insanın gücünü elinden alan ve onu çaresiz bırakan bir düşünce biçimidir. Öte yandan zihinsel geviş getirmek gibi tekrar tekrar sonuçsuz ve amaçsız bir biçimde geçmişte olmuş olayları düşünmek, bunları bugüne taşımak konusunda ısrarcı olmak kendimize yaptığımız ve hiç fark etmediğimiz en büyük kötülüklerden biridir.
O gün ve orada yaşadığımız olumsuz duygunun sebebi çoktan ortadan kalkmış olmasına rağmen bugün ve burada bizi hala sıkmasına, strese sokmasına, üzmesine, ya da olumsuz duygulara itmesine sebep olur. Üstelik hiçbir faydası da yoktur. Stres ve endişe seviyenizi azaltmanın en iyi yolu ise dünü dersleri aldıktan sonra dünde bırakmak, yarına dünün olumsuzluğu ile değil deneyimi ile bakmak ve anı yaşayabilmektir.
4- Öğrenilmiş çaresizlik…
İnandığımız şeyler bizim öğrenilmiş çaresizliğimiz olabilir. Zamanında o durumu değiştirebilecek bir şey yapamamış olmak bugün hala başka hiçbir çözümün olmadığı anlamına gelmez. Haytanızda ekstra stres veya endişe istemiyorsanız kendinize sorun: Bu konuda elimden gelen ne var? Bir şey varsa yapın, yoksa endişeye gerek yok. Elinizden gelen gerçekten bir şey yoksa, o halde zaten endişelenecek ne var, olması gereken olacak.