Oluşturulma Tarihi: Kasım 10, 2017 14:55
Mum ışığı, çiçekler, romantik bir yemek… Böyle mükemmel bir gecenin ardından partnerinizin cinsel temasına olumsuz cevap verebilir onu istemeyebilirsiniz. Bunun nedeni cinsel fobileriniz olabilir. Nöroloji Uzmanı Dr. Mehmet Yavuz, cinsel fobileri sizler için anlattı…
Kişilerin yaşadıkları sosyal çevre ve deneyimlerine dayanarak oluşturduğu korkular vardır. Bu korkuların normal düzeyin üstüne çıkması ve mantıksız nedenlere dayandırılma haline fobi deriz. Fobiler toplumsal işlevi ya da kişinin hayat akışını engellediği zaman ruhsal bir rahatsızlık olarak değerlendirilir. Fobi denilince akla ilk olarak örümcek fobisi, yükseklik fobisi gelir ancak toplumuzda da sık rastlanılan ve tedavi edilmezse kişide ciddi sorunların oluşmasına yol açan cinsel fobiler vardır.
Toplumumuz da
cinsellik kelimesi hala tabu kelimeler arasındadır. İnsanlar sessizce söylemek zorunda hissederler kendilerini. Öyle ki bu fobileri yaşayan insanlar durumu eşlerine bile itiraf etmekten çekinirler. Oysa ki doğru bir tedavi süreciyle aşılabilecek sorunlardır.
Türkiye de her 10 kadından dan 1’inde cinsel fobi görülüyor…
1. Vajinismus
Kadının cinsel ilişkiyi istediği halde girememe durumudur. Bu durumda partnerinin bilmesi gereken en önemli şey bu durumun iradesi dışında olmasıdır. Kişi eşini itebilir, kendini kasar ve ilişkiyi ret eder. Yapılan araştırmalar sonucunda Türkiye de her 10 kadından 1’inde vajinismus görülmektedir. Bu psikoljik kökenli bir cinsel işlev bozukluğudur. Profesyonel destek almak şarttır. Cinsel terapist desteği ile bu durumu sağlıklı bir şekilde aşmanız mümkündür.
2. Genofobi - Seks Korkusu
Cinsel ilişkiden psikolojik olarak korkma halidir. Partnerinizle yaşayacağınız romantik anlarda sorun oluşturabilir. Yakınlaşmaktan korktukları için uzak dururlar ve yaşadıkları bu durumdan dolayı kendilerini yalnız hissederler. Bu durumu yaşayan inanların geçmişte cinsel istimara, tacize uğramış olmaları genofobinin oluşmasına neden olabilir. Böyle olayı yaşayan insanların güven duygusu yıkılır ve korku oluşur.
3. Androfobi – Erkeklerden Korkma
Erkeklerden anormal düzeyde korkma , nefret etme durumudur. Bu durumu yaşayan kadınlar; Bir erkeğin yaptığı romantik davranışları, hediyeler almasını ya da gülümsemesini bile sadece kadınlara yaklaşmak için yaptıkları bir oyun olduğunu düşünürler. Erkeklerle temas kurmaktan kaçınırlar, erkeklerin fazla olduğu ortamlarda bulunamazlar.
4. Agrafobi – Cinsel istismar korkusu
Her an cinsel istismara uğrama korkusudur. Kişinin geçmişte yaşadığı cinsel istismar durumları bu fobinin oluşumunu tetikler. Kişi herkesten zarar geleceğini düşünerek sağlıklı ilişkiler kuramaz. Kimi insanlarda ise geçmişe dayalı yaşadığı olayla değil, izlediği ‘cinsel istismar’ konulu bir
film ya da diziden etkilenerek bu fobi oluşur.
5. Venüstrafobi – Güzel kadınlardan korkma
Bu fobinin erkeklerde görülme sıklığı daha fazladır. Venüstrafobisi olan erkeklerin vücudu güzel bir kadın gördüğünde kalp atışının hızlanması, terleme gibi tepkiler verir. Erkekler güzel kadınlarla birlikte olmaktan genellikle korkarlar, fakat onları beğenmekten de kendilerini alamazlar. Bu tarz korkuları olan erkekler, güzel bir kadınla ilişki yaşadıklarında ise özgüven duyguları azaldığından ilişkide kendilerini yansıtamayabilir veya kendilerini yetersiz hissedebilirler. Bu korkuları yaşayan erkekler; genelde kendilerine daha uygun gördüğü, kendisine sadık kalabileceğini düşündüğü ve daha hakim olabileceği kadınları tercih ederler.
6. Jimnofobi – Çıplaklık Korkusu
Çıplak vücut görmekten aşırı derece utanma ve korkma halidir. Bu fobisi olan kişiler başkaları tarafından çıplak olarak hayal edilme düşüncesinden dolayı sosyal hayatta çeşitli zorluklarla karşılaşırlar. Duş alırken bile çıplak kalmazlar. Eğer tedavi edilmezse de kişinin hayatında çok ciddi etkileri olan bu durum kişiyi mutsuzluğa, boşanmaya ve hayattan kopmaya yönelten bir problemdir.
Tevadi şart!
Eğer fobiler üzerine gidilip tedavi edilmezse kişide çok ciddi hasarlara neden olmaktadır. Bu fobilere sahip olan kişiler ilk olarak bu fobilerin oluşmasında kendilerini suçlamamaları gerekir. Bir uzman tarafından profesyonel destek alındığı zaman sağlıklı bir şekilde sorun çözülecektir.
Psikoterapiye yanıt alınamadığında ilaç tedavilerinin oldukça etkili olduğu birçok çalışma ile gösterilmiştir. Genellikle tedaviye başladıktan sonra 1-2 ay içerisinde sonuç elde edilmektedir.