Güncelleme Tarihi:
Krom, vücut için gerekli olan, insülin hormonunun işlevselliğine katkıda bulunan ve karbonhidrat, protein, yağ metabolizmasında etkilere sahip bir mineraldir. Kromun, diyabeti olan bireylerde, kilo verimini desteklediği ve kan şekeri kontrolüne yardımcı olarak kullanılabileceği ileri sürülmektedir. Krom yetersizliğinin geri dönüşümlü olarak insülin direnci ve diyabet ile sonuçlanabildiği bilinmektedir. Ancak buna rağmen belirgin ve ciddi krom yetersizliği olmayan bireylerde krom desteği alımı ile oluşan etkiler henüz net ve kesin değildir.
Obeziteye davetiye: İnsülin direnci
Üreticiler, krom mineralinin, insülin rezistansı ve onunla ilişkili olan tip 2 diyabet, dislipidemi(kan yağlarında yükselme) ve kardiyovasküler hastalıkların önlenmesi ve tedavisinde kullanımını desteklemektedir. Son zamanlarda krom destekleyicileri tek başına Amerika'da satılan diğer diyet destekleyicileri pazarının %6'sını oluşturmaktadır.
Krom Nerelerde Bulunur?
İnsan vücudu tarafından ihtiyaç duyulan, besinlerde bulunan ve vücut tarafından kullanılan biyolojik olarak aktif olan krom, 3 değerlikli formdadır ve ilk kez bira mayasında keşfedilmiştir. Kromun kullanılan 3 değerlikli halleri krom pikolinat, krom nikotinat ve krom kloriddir. Genel olarak, et, kabuklu deniz ürünleri, balık, yumurta, tam tahıl ürünleri, kabuklu yemişlerde, bazı meyve-sebzeler ve baharatlar kromun kaynakları arasındadır.
Bazı Besinlerin Krom İçerikleri
Krom İçeriği (mcg/100 gramında)
Midye: 128
İsitiridye :57
Kuru hurma: 29
Armut :27
Tam tahıl unu : 21
Domates : 20
Mantar : 17
Brokoli :16
Arpa :13
Fındık :12
Mısır:9
Yumurta Sarısı:6
Kromun Vücuttaki Görevleri
Krom uzun yıllardır, sağlık üzerine olası potansiyel etkileri nedeniyle araştırılmaya devam eden bir mineraldir. Araştırmalar, kromun diyabet tedavisinde kullanımı, kan yağları üzerine olan etkileri, kilo yönetimini desteklemesi ve vücut kompozisyonunda oluşturduğu değişiklikler üzerinde yoğunlaşmıştır.
Kan Şekeri–Krom İlişkisi
Tip 2 diyabeti olan bireylerde, yani pankreas tarafından salınan karbonhidrat, yağ ve proteinin vücutta depo edilmesinde görevli hormon olan insülinin düzeyi yeterli olduğu halde üretilen insülinin kas ve diğer dokular üzerindeki etkinliğinde sorunların oluştuğu durumlarda, kan şekeri kontrolünde sıkıntılar yaşanmaktadır. Yapılan birçok çalışmada krom desteğinin, tip 2 diyabeti olan bireylerde kan şekeri üzerine olan etkisi araştırılmıştır. 41 çalışmadan yapılan meta analize göre araştırmacılar, tip 2 diyabeti olan bireylerde kromun, kan şekeri kontrolünde yardımcı olduğu ancak kesin bir sonuca varılmak için hala iyi planlanmış, klinik çalışmalara ihtiyaç duyulduğunu belirtilmişlerdir. Ayrıca tip 2 diyabeti olan bireylerde kullanılması önerilen krom desteğinin miktarı da henüz sonuçlanmamış veya çelişkili sonuçları kapsayan bir başlıktır. Bunlara ek olarak, tip 2 diyabeti olmayan bireylerde krom desteğinin kan glikozu üzerinde bir etkisinin olmadığı sonucu çıkarılmıştır.
Kilo Yönetimi–Krom İlişkisi
Kromun glikoz ve yağ metabolizması üzerinde etkili olduğu bilindiği üzere, araştırmacılar kilo verimi ve vücut kompozisyonu (daha az yağ, daha fazla kas kitlesi) üzerine olası potansiyel etkilerini araştırmışlardır. Bazı çalışmalar, krom desteği alan grubun, çalışmadaki kontrol grubuna göre daha fazla yağ kitlesi kaybettiğini göstermiş olsa da, diğer çalışma sonuçları ile bu olası etki desteklenememiştir. Yakın zamanda kadınlar üzerinde yapılan ve katılımcıların krom desteği kullanan ve kullanmayanlar olarak ayrıldığı ancak enerji ve besin öğeleri açısından benzer diyet tüketmelerinin sağlandığı bir çalışmada, krom desteği alanların kontrol grubu ile karşılaştırıldığında daha fazla kilo ve yağ kitlesi kaybettiğine dair bir sonuç elde edilememiştir.
Kan Yağları, Kolesterol–Krom İlişkisi
Krom desteğinin kan yağı seviyesine olan etkisi henüz sonuçlandırılamamıştır. Bazı çalışmalarda, yüksek kolesterol problemi yaşayan veya kolesterol düşürücü ilaç kullanan kalp hastalığı olan bireylerde, günde 150-1000mcg krom desteği ile, toplam ve LDL(kötü huylu) kolesterol ve trigliserit seviyelerinin azaldığı, apolipoprotein A düzeyinin arttığı gibi olumlu sonuçlar bulunmuş olsa da, bu çalışma sonuçları daha önce elde edilen veriler ile çelişki yaratmakta olduğu için daha fazla araştırılması gereken konular arasında yer almaktadır. Bazı çalışmalarda ise, krom mineralinin kan yağları üzerine olumlu veya olumsuz hiçbir etkisinin olmadığı sonucu çıkarılmıştır. Bu çalışmalarda bireylerin krom seviyelerinin takip edilmesindeki zorluklar ve krom desteği alınırken kan yağlarını etkileyen diğer diyetsel faktörlerin kontrol altına alınamaması nedeniyle kesin sonuca ulaşmada güçlükler yaşanmaktadır.
Krom Gereksinimi
Krom desteğinin gerekliliği üzerine yapılan çalışmalar hala devam etmektedir. Günlük beslenme içerisinde diyetle alınan krom miktarı, toplumların beslenme alışkanlıklarına göre de değişiklik göstermektedir. Almanya, Avusturya ve İşviçre'de diyet ile alınan günlük krom miktarı 30-100 mcg arasında değişen miktarlarda, yetişkin ve adölesan bireyin ihtiyaç duyduğu kadar olduğu gözlenmiştir. Bu miktarlar, 2003 yılında Avrupa Birliği kapsamında, besin üzerine kurulmuş olan bilimsel komitenin de önerisi olan günlük 40mcg ile paraleldir.
Kromun yüksek doz alınması sonucunda DNA üzerinde olumsuz yan etkiler yaratabileceği belirtilmiştir, bu nedenle krom destekleri kullanılmadan önce gereksinimin olup olmadığı göz önünde bulundurulmalıdır. 1 mg/günü aşmayan kullanımlarda yapılan çalışmaların bazılarında herhangi bir yan etkiye de rastlanmamıştır. Sonuç olarak, krom birçok besinden de sağlanabilecek bir mineraldir, dengeli ve çeşitli bir beslenme ile vücudun gereksinimi olan kromu sağlamak mümkündür. Gerekli görülen durumlar dışında krom desteği toplumun geneline yönelik olarak önerilen bir destek gibi düşünülmemelidir.
Diyet referans alımlarına göre, önerilen günlük krom alım miktarları şöyledir:
19-50 yaş arası erkeklerin günde 35 mcg, kadınların 25 mcg, gebelikte 30 mcg ve emziren kadınların 45 mcg, 50 yaş üstü erkeklerin günde 30 mcg, kadınların ise 20 mcg krom alması yeterlidir.
Vücutta Krom Seviyesini Etkileyen Faktörler Nelerdir?
Vücuda alınan kromun emilim oranı %0.4 ile %2.5 arasında değişmektedir ve geri kalan kısmı dışkıyla atılmaktadır. Kromun emilimini arttırmak için C vitamini ve B vitamini olan niasinden zengin beslenmek önemli etki yaratmaktadır.
Yüksek miktarda (günlük alınan toplam enerjinin %35'i kadar) basit şeker alımı durumunda, idrarla krom atımını artmaktadır. Ayrıca enfeksiyonda, gebelikte ve emziklilikte, stres ve fiziksel travma durumlarında vücuttan krom kaybı artmaktadır.
Krom Yetersizliği Ne Zaman Oluşur Ve Kimler Krom Desteğine İhtiyaç Duyar?
Rapor edilmiş verilere göre, insanlarda krom eksikliği görülme sıklığı seyrektir. Hastanede yatarak tedavi gören ve diyabetin komplikasyonlarından kilo kaybı, nöropati ve bozulmuş glikoz toleransı gözlenen ve damar içi beslenen 3 vakada, beslenme solüsyonlarına krom eklenene kadar komplikasyonların devam ettiği gözlenmiştir. Bu nedenle şu anda, damar içi solüsyonlara rutin olarak, krom minerali eklenmektedir.
Yaşın artmasına bağlı olarak, saçta, salyada ve kanda krom mineralinin azaldığını gösteren veriler bulunmaktadır. Bu veriler doğrultusunda, yaşlıların, gençlere göre krom yetersizliği açısından daha riskli grupta olduğu belirtilmektedir. Ancak, krom düzeyinin tespiti zordur, çünkü, kan, idrar ve saç vücuttaki depoyu göstermede yetersiz kalmaktadır.
Özetle, yapılan çalışmalarda krom, tip 2 diyabeti olan bireylerde, kan şekerinin kontrolüne yardımcı bir faktör olarak belirtilmiş olup, kromun insan vücudu üzerindeki etkileri hala ilgi çekici bir şekilde araştırılmaya açık konular arasındadır.