Doğanın yenilmez savaşçıları

Güncelleme Tarihi:

Doğanın yenilmez savaşçıları
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 20, 2006 06:00

Sebze yiyin ama aman patates salatası yerken dikkat edin! Brokoli ve lahanada yeni keşfedilen bazı maddelerin hücrelerdeki toksinleri temizlediğini biliyor muydunuz? Peki elma ve portakal ne işe yarıyor? Doğanın savaşçı ordusunu tanımaya hazır mısınız?

Haberin Devamı

Ölümcül hastalıklar arasında kalp ve damar hastalıkları birinci sırada yer alırken kanser türleri de onları izliyor. Burada çok ilginç ve de ürkütücü bir rastlantıya dikkat çekmek istiyorum. Dünyada aşırı şişmanların sayısı hızla artarken, ölümcül hastalıkların da oranında büyük bir yükselme görüldü. Bu gerçeği, garip bir rastlantı sayıp geçiştiremeyiz. Durum cidden çok ürkütücü. Aşırı kiloların ölümcül hastalıkları tetiklediği ortada. Aşırı şişmanlığın birinci nedeninin hatalı beslenme olduğunu artık sağır sultan bile duydu. Ancak hatalı beslenme kavramı maalesef kişilere göre değişiyor. Belki hepimiz meyve ve sebze ağırlıklı bir beslenme düzenini uygulamak istiyoruz, fakat sebze denilince aklımıza gelen ilk isim patates olunca işin şekli değişiyor. Bir tabak patates salatasıyla karnınızı doyurmaya kalkışınca büyük bir hata yapıyorsunuz. bugüne kadar yapılan araştırmalar patates ile kolon kanseri arasında bir bağlantı bulunduğu sonucunu ortaya çıkardı. Bu sonuca varılmasında patatesin pişirilme yöntemleri de rol oynamış olabilir. Kalp ve kanser hastalıklarına çok az rastlanan ülkelerde insanların rafine edilmemiş sebzeleri tercih ettikleri gözlendi.

Uyumsuzluğun göbek adı: Kanser

Doğal bitkisel yiyecekler, genellikle zengin karbonhidrat kaynaklarıdır, fakat aynı zamanda protein ve yağ da içerirler. Sebzelerden alınan kalorinin ortalama yüzde 25'ini bu sebzelerdeki protein sağlar. Sofralarımızın yeşil süsü kıvırcık salatayı küçümsemeyin. Bu sebze hem protein hem de yağ asitleri açısından zengin bir besin maddesidir. Vücudumuzun ihtiyacı olan sağlıklı yağları kıvırcık salatadan temin ederiz. Bu arada sofranızda sadece bir çeşit sebze ya da meyve bulundurmanız yeterli değil. Tükettiğiniz sebze ve meyvelerin imkanlar elverdiğince çok çeşitli olması gerekiyor. Kalp krizi, felç ve kansere yakalanma tehlikesini azaltmak için çok çeşitli sebze ve meyve ile beslenmelisiniz. Çiğ sebze ve meyveler vücudu pek çok kanser türünden koruyor.

Genetik bilimini incelediğinizde bir gerçek hemen dikkatinizi çekecektir. İnsanlar, genetik olarak bol miktarda doğal ve işlenmemiş bitkisel yiyeceklerle beslenmeye uyumludurlar. Bu uyumun sağlanamaması kanser hastalığına davetiye çıkarır. Vücudun değişik bitkilerde bulunan önemli maddelerden yoksun kalması, pusuda bekleyen kansere yarar. Bitkilerde bulunan besinlerin hepsini ekstre edip bir hapta toplamaya asla imkan yok. Bu nedenle vücudunuzun sağlığını korumak için çok çeşitli sebze ve meyve ile beslenmeye özen göstermelisiniz.

Aslına bakarsanız, sağlık açısından çok önemli bir devrim ufukta göründü. Brokoli ve lahanada yeni keşfedilen bazı maddelerin hücrelerdeki toksinleri temizledikleri öğrenildi. Kuruyemiş ve fasulyegillerde bulunan bazı maddeler de hücrelerin DNA'sına zarar gelmesini önlüyorlar. Pancar, biber çeşitleri ve domateste bulunan bazı maddeler de hücrelerde kanser yaratan değişimleri var güçleriyle önlerler. Portakal ve elma, kan damarlarının koruyucularıdır. Damarlarda kalp hastalıklarına neden olacak bozulmalara izin vermezler. Doğanın koruyucu ordusu, insanların sağlığını korumak için savaşa dünden hazır ama ne yazık ki bizler bu ordunun varlığını daha yeni yeni öğrenmeye başlıyoruz. Bilim dilinde fitokimyasallar olarak bilinen maddeler aslında bitkilerde doğal olarak bulunur ve de bunların insan sağlığı için çok yararlı oldukları saptanmıştır. Çiğ ve de az pişmiş bitkisel yiyecekler (buharda pişirilmiş) sağlığımız için gerekli maddeleri yeterli miktarda almamızın tek yolu. Vitamin ve mineral içeren hapları bol miktarda kullanmakla bir yere varamayız.
Sağlık satın alınmaz, kazanılır

İnanır mısınız, bilim adamları bunca yıldan beri besinler üzerinde çalışmaları geceli gündüzlü sürdürmelerine rağmen doğal besinlerin içerdikleri maddeleri hala kesin olarak saptamış değiller. Önümüzde çok uzun bir çalışma dönemi var. Şimdilik öğrendiklerimizle yetinip, dengeli bir beslenme sistemi yaratmalıyız. Unutmayın, eğer dengeli bir beslenme alışkanlığı edinemezseniz, hastalıklar, çeşitli sağlık sorunları peşinizi bırakmayacaktır. Sağlığınızı eczanelerden satın alabileceğinizi sanıyorsanız aldanıyorsunuz. Besin tamamlayıcılarının elbette yararı var ama bunlar doğal bitkisel yiyecekler gibi etkili olamazlar. Sağlığınızı eczaneden satın almaya kalkışmak yerine, sofranızdaki yiyeceklerin yardımıyla kazanmalısınız.

Doğal yiyeceklere ağırlık verirken sadece bir kaç türe ağırlık vermeniz yanlış olur. Çeşitlilik çok büyük önem taşır. Sürekli belli bir besinle yetinmek sağlığınıza zarar verebilir. Yağlı besinler, süt ürünleri, et, tavuk ve balık gibi hayvansal ürünlerin fazla miktarda tüketimi sizi hemen hastalandırıp yatağa düşürmez. Yeterince bitkisel ürünle beslenmediğimiz için çeşitli sağlık sorunlarıyla karşı karşıya kalıyoruz. Aşırı yağ ve hayvansal ürün tüketimi de sorunların başlamasını çabuklaştırıyor. Filler, goriller, gergedanlar, su aygırları ve zürafalar temelde yeşil bitkilerle beslenirler. Bu canlıların böylesine iri kıyım olmaları için bol miktarda protein almaları gerekir. Yeşil bitkilerin çok zengin protein kaynakları olduğu artık biliniyor. Gezegenimizdeki proteinin tümü güneş ışınlarının yeşillikler üzerindeki etkisiyle oluşur Bu arada pek çok kişi, yeterli protein almak için hayvansal ürünlere ağırlık vermek gerektiğini düşünür. Açıklamalarımdan anlaşılacağı gibi, protein yeşil bitkisel yiyeceklerde bol miktarda bulunur, protein almak için ayrıca hayvansal ürünlere ihtiyaç yoktur.

Vejetaryen diyet

Vejetaryen, sadece bitkisel besinlerle beslenen kişidir. Ama hayvansal besinlerden uzak durup ekmek, makarna, çörek, pirinç, pasta gibi yiyeceklerle beslenenler kanser ve diğer hastalıklara karşı korunduklarını ve de kilo almayacaklarını düşünmemeliler. Bu nedenle sebze ve meyve ağırlıklı beslenme düzenine geçilmeden vejetaryenlik zırhına sığınıp mucize beklemek yanlış olur.

Sebze ve meyveler sık ve de yeterli miktarlarda tüketilirse, o kişiler kanser türlerinin hepsinden korunabilirler. Unutmayalım, çiğ sebzeler yiyeceklerin tümü arasında en güçlü kanser savaşçılarıdır.

Hayvansal ürünlere hayır Besin değeri az olan yiyeceklerle beslenmek sağlığınıza zarar verir. Uyguladığınız beslenme programında çok miktarda hayvansal ürüne yer verilmesi, kilo kaybı bir yana sağlığınızın bozulmasına neden olur. Rafine edilmemiş bitkisel gıdalar, sizi hem hastalıklardan korur hem de insan sağlığının bir numaralı düşmanı şişmanlığı önler.
Gün içinde beden büyüten hastalık

İBS (İritabl Bağırsak Sendromu), karın ağrısı veya rahatsızlık hissi, şişkinlik ve bağırsak alışkanlığında düzensizlikle kendini gösterir. Hastaların her 3'ünden 2'si kadın. Genellikle de genç kadınlar. Gün içinde bedenin büyümesine (örn. Normalde 38 beden iken gün içinde 40 bedene çıkmak gibi) dahi yol açan İBS, tehlikeli olmasa bile yaşam konforunu ve iş verimini aksatması nedeniyle rahatsızlık veriyor. Türkiye'de hastalık yüzde 12.4 sıklıkta görülüyor.

İBS hangi hastalıklarla karışıyor?

Bazen sadece diyare, bazen kabızlık bazen de her ikisinin bir arada görülmesi nedeniyle yıllarca spastik kolon, mukoz kolit, kolitis, spastik bağırsak, fonksiyonel bağırsak hastalığı diye isimlendirildi. Tanı kriterleriyle ilgili ilk yayın 1988'de Roma'da yapılan Uluslararası Gastroenteroloji Kongresi'nde sunuldu. En son 1999'da tanı standardı oluşturuldu.

Hastalık değil de sendrom olarak isimlendiriliyor...

Sorunun birden fazla sistemle ilgili olması nedeniyle hastalık değil, sendrom diyoruz. Sanıldığı gibi bağırsak spazmından ibaret değil, daha kompleks olduğu anlaşıldı. Karın ağrısına yol açan neden, bağırsaktaki hareketlerin beyinde ağrı olarak algılanması ve buna bağlı rahatsızlık hissi vermesi. Bağırsaktaki normal bir gaz geçişini bile İBS'li, ağrı olarak algılıyor. Bağırsaktaki küçük bir inflamasyon da faktör olabiliyor.

Psikolojik faktörlerin rolü var mı?

Psikolojik etkenler göz ardı edilmeyen ve önemsenen faktörlerden biri. Stres, hastalığın tetikleyicileri arasında önemli bir role sahip. Ayrıca başta sindirim sistemiyle ilgili olmak üzere her türlü enfeksiyonlar, hormonlar, kadınların yumurtlama dönemlerindeki değişiklikler de etkenler arasında yer alıyor.

Neden kadınlarda, erkeklere göre iki kat daha sık görülüyor?

Kadınlarla erkekler arasında hormonal farklılıklar var. Ama hangi hormonun ne yaptığı konusunda net bir fikrimiz henüz yok. Kadınlarla, erkekler arasındaki beyin- bağırsak ilişkisinin de nasıl olduğunu ortaya koyamıyoruz. Sadece kadınlarda iki kat fazla olduğunu ve menopozdan sonra sıklığının düştüğünü görüyoruz. Ayrıca menopozdan sonra belirtiler devam etse bile daha az sıklıkta rahatsız ediyor.

Tanı nasıl konuyor?

İBS tanısı geçmişte diğer hastalıkları eleyerek konulurdu. Ancak, günümüzde daha genç yaştaki hastalarda tipik semptomların varlığı ve alarm veren belirtilerin olmamasıyla tanı koymak mümkün. Özel bir test gerekmiyor.

Bağırsak veya rektum kanserine yol açabilir mi?

Sendromun, kalın bağırsak ya da rektum kanseriyle hiçbir ilişkisi bulunmuyor. Hatta İBS'lilerde bağırsak kanseri daha ender görülüyor.

Tedavi edilebilir mi?

İBS hastalarının yüzde 50'sinde kabızlık, yüzde 25'inde diyare, yüzde 25'inde ise her ikisi de birlikte görülüyor. Piyasadaki ilaçların etkisi 3 grupta toplanıyor. Sadece kabızlık üzerinde etkili, ağrı üzerinde etkili olanlar var. Tegaserod etken maddeli bir başka ilaç ise ağrı, şişkinlik ve kabızlık olmak üzere 3 yönde etki gösteriyor. Büyük ve güvenilir çalışmalar, düzenli ilaç kullanımı halinde hastaların yüzde 50'sinden fazlasında büyük iyileşme olduğunu gösterdi.

Diyetle ilgisi?

Uygun diyet bir çok hastada belirtileri azaltıyor. Yakınmalarının artmasına neden olan (kişinin kendine özel) yiyecekler daha az yenmeli. Lifli yiyecekler yararlı İBS'li hastalarda fazla yemek yemek, kramp tarzında ağrılara ve diyareye neden olabilir. Sık ve az miktarda yemek, belirtileri azaltabilir.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!