Güncelleme Tarihi:
Yeşilçam'ın yıldız eskisi Handan Leyla ve satmayan aşk romanlarının yazarının, eski bir İstanbul köşkünde bir araya gelerek; Türk sinemasının parlak günlerine, pırıltılı anlara, unutulmaz aşklara ve hepimizin zihnine yazılmış repliklere uzandığı roman; kitap satılan her yerde...
Radyoda Şarkımız Çalıyor
Doğan Kitap
272 sayfa
KİTAPTAN
Gecenin ilerleyen saatlerinde, umutlarım suya düşmek üzereyken kibarca masamıza yana-şıyor, dansakaldırılıyorum. İşte, bunu kimseler bilmez. O zamanlar telefonlar yok, arsızca her şeyi kaydetmek yok, herkesle paylaşmak yok. Ne güzel, değil mi? Orada onunla, ortası süs havuzlu restoranın, otuzlardan kalma az eşyalı Art Deco atmosferinde dans ediyoruz, sadece oradakilerin gözünde, hatıralarında kalan kayıtlarda. Geçmişi o yüzden seviyorum, her şeyin ortalığa dökülüp saçılmadığı zamanları deliler gibiözlemem bundan.
Resmi etraflıca çizilen, dip köşe boyanan hayaller ne zaman bir şeye benzedi? Anlık olursa seversin, patdiye çıkagelirse, yağmur birden iniverirse, güneş aniden açıverirse, beklediğinde değil beklemediğinde... Dört başı mamur hazırlanmalarda, deli divane olmalarda hep yavan bir tat almadın mı? Heyecanlar, hayaller kuşanıp gittiğin hangi düğünün, yaptığın hangi davetin, partinin tadı kaldı sende. O tantanalar, o masraflar geriye hatırlanacak ne bıraktı?