Güncelleme Tarihi:
Kaynak: Elle
1 Niçin kilo alırız?
Organizma ihtiyacı olan kaloriyi yediğimiz besinlerden sağlayarak ihtiyacı kadar harcar, geri kalanını yağ şekline dönüştürerek vücudun belli bölgelerinde biriktirir. İşte kilo almamızın nedeni budur. Günlük beslenmemizde gereğinden fazla besin aldığımız zaman organizmamız normal işlevini sürdürmek için ihtiyacı olan kaloriyi enerjiye diğerini ise yağa dönüştürür.
2 Fazla kiloları vermek niçin gereklidir?
Fazla kilolar sadece estetik açıdan ele alınmamalı. Aşırı yağlanma omurgaya baskı yaparak bacaklarda varis türünden sorunlara, damar cidarlarında sertleşmeye yol açarak kanın akmasını önleyen arteroskleroz hastalığına, diyabete, damar tıkanıklığına ve yüksek tansiyona kadar pek çok tehlikeli hastalığa kucak açar.
3 Fazla kiloların davetiye çıkardığı hastalıklar yağın dağılış şekline göre değişir mi?
Evet. Yağın vücutta dağılımı insandan insana değişir ve bu değişime uygun olarak bazı hastalıkların risk oranı artar. Hepimizin de bildiği gibi beden yapısı itibarıyla bazı kişilere elma, bazılarına ise armut tipli denir. Elma tipli kişilerde yağlar genelde karın ve bel kısmında birikirken, armut tipli kişilerde kalça ve üst bacak bölgesinde birikir. İlki kalp ve solunum sistemi rahatsızlıklarına davetkar bir durum sergilerken, ikinci varis gibi damar rahatsızlıklarına daha yatkındır.
4 Zayıflama diyetinin yanı sıra psikolojik tedavi de yararlı olur mu?
Evet. Araştırmalara göre sürekli aşırı acıkma hissi psikolojik bir rahatsızlığın belirtisi olabilir. Bu nedenle kilo sorunu olanların psikolojik bir kontrolden geçmeleri önerilir. Örneğin, bazı kimseler stres anında her zamankinden çok yerler, aslında acıkmazlar, ancak yiyerek stres attıklarına inanırlar.
5 Diyet sonrasında normal bir beslenme düzeni izlendiği halde neden kilo alınır?
Çünkü zayıflama diyeti sırasında organizma enerji tasarrufu yapmayı ve az kalori harcamayı öğrenir. Bu nedenle normal beslenme düzenine geçişte kademeli olarak günlük enerji miktarı artırılmalıdır. Tekrar kilo alınmaması kişinin beslenme alışkanlıklarını kalıcı olarak değiştirmiş olmasına bağlıdır. Kilo verme dönemi bir kamp olarak görülüp, daha sonra eski alışkanlıklara dönülürse kilo alınması kaçınılmazdır.
6 Öğün atlamak zayıflatır mı?
Hayır. Öğün atlamak diğer öğünü aç karşılamak demektir. Yani atladığınız öğün nedeniyle bir sonraki öğünde karnınız çok acıkmış olur, her zamankinden fazla yemek yeme ihtimali ortaya çıkar. Araştırmalar metabolizmayı hızlandırmada iki önemli tavsiyede bulunuyor: Egzersiz ve öğün sıklığı. Bu sebeple kesinlikle öğün atlanmamalıdır.
7 Besinlerin çiğnenmesi önemli bir etken mi?
Yavaş ve özenli bir çiğneme sadece hazmı kolaylaştırmakla kalmaz, aynı zamanda öğün süresini de uzatarak açlık hissini azaltır ve fazla yemeyi önler.
8 Zayıflama diyetlerinde vitamin ve mineral takviyesi her zaman gerekli mi?
Vitamin ve mineral takvivesinin değerlendirmesini kişinin yaşına, aktivite düzeyine, yaşam şekline ve sağlık durumuna göre değerlendirmek gerekir. Vitamin hapları organizmanın besinler yoluyla alamadığını dışarıdan sağlar. Bazı diyetler vitamin açısından oldukça fakirdir. Bu durumda dışarıdan takviye almak sağlık için gereklidir. Vücudumuz birçok minerale gereksinim duyar. En önemlileri kalsiyum, demir, potasyum, çinko, sodyum, fosfor, magnezyum, iyot, bakır ve manganezdir. Ancak çok dengeli diyetlerde bu tür desteğe gerek olmayabilir.
9 Kemik yapısı kiloyu ne denli etkiler?
Sanılandan çok daha fazla etkiler. İri ya da ince yapılı olmak salt yağlarla ilgili değil, kemiklerle de yakından ilişkilidir. Nitekim iri kemikli ile ince kemikli iki kişi aynı yaşta, kiloda ve boyda olsalar da, iri olan daima daha kilolu gösterir. Bu nedenle vücutta ne kadar yağ ve kas kütlesi bulunduğunu saptamak için özel bir test yaptırılmalıdır. Vücudun yapısı analiz edilir. Testin sonucuna göre diyetisyen kişisel bir diyet formülü önerir.
10 Neden zayıflama diyetlerinde tuzu tamamen kesmek önerilemez?
Tuzun fazlası zararlıdır ancak tamamen diyetten kesmek doğru olmaz. Çünkü organizmanın tuza da gereksinimi vardır, içerdiği iyot organizmada oluşan bazı reaksiyonlar için hayati önem taşır.
11 Makarna, pilav, ekmek gibi karbonhidratlar diyetten tamamen çıkarılmalıdır.
Diyet yapan kişilerin düştüğü en önemli hatalardan biri vücuda yeterli miktarda karbonhidrat vermemektir. Diyete başladığı zaman ekmek, pilav, makarna, patates, mısır gibi besinleri kesen kimilerin metabolizması ihtiyacı olan karbonhidratı glikojen deposu bittikten sonra kandan almaya çalışır. Kandaki şeker oranı düşünce tatlı isteği başlar. Ayrıca yetersiz karbonhidrat diyetlerinde vücut, kas içerisindeki karbonhidratı kullanmaya başlar, bu da kas kaybı anlamına gelir ve vücut beraberinde su kaybeder. Yani diyette karbonhidratı kesen kimse tartıdaki sonucu görünce kilo verdiği yanılgısına düşer ancak gerçek vücudun kaybettiği yağ değil, kas ve sudur,
12 Sadece protein ağırlıklı diyet zayıflamayı hızlandırır.
Proteinin vücut mekanizmasını bir miktar hızlandırdığı doğrudur ancak sürekli protein almak kas dokularını eksiltir su kaybına sebep olur. l gr. kas dokusu kaybı yaklaşık 2.7 gr. su kaybına neden olur. Yağsız doku kitlesi kaybı metabolik hızı düşürür. İnsanlar tartıya çıktığı zaman kilo verdiklerini zannederler ancak metabolizma yavaşladığı için diyet sonrasında hızlı bir şekilde kilo alırlar.
13 Çeşitli egzersiz ve diyetlerle bölgesel zayıflama mümkündür.
Spor merkezlerim dolduran veya hergün evinde sadece karın, bel için egzersiz hareketleri yapan bayanların doğru bildiği bir yanlış da çeşitli egzersiz ve diyetlerle bölgesel zayıflamanın mümkün olduğudur. Çünkü bütün insanların birer genetik şifresi ve vücutlarının belli bölgelerinde var olan yağ hücreleri vardır. Fazla olan besinler bu herkeste farklı bölgelerde bulunan hücrelerde toplanır. Kişi kilo verdiğinde genetik şifresi doğrultusunda daha çok bu bölgelerde zayıflama gerçekleşir. Ancak vücut tipinde hiçbir değişiklik olmaz. Kişi armut tipinde ise şişman armut değil zavıf bir armut veya zayıf bir elma olarak kalır. Hiçbir mucizevi besin yoktur ki, adres göstererek belli bir bölgedeki yağı yaksm.
14 Her tür hareket ve spor zayıflatır.
Vücudun egzersiz ve sporla kilo vermesi için yağ yakma formuna geçmesi gereklidir. Bu da ancak 18 ile 20 dakika süren düzenli egzersiz ile başlar. Genelde tercih edilen sürekli mekik hareketinin yerine uygun nabızla 45 dakikalık bir yürüyüş yapılırsa istenilen sonuçlara ulaşmakta daha faydalı olur.
15 Sabahları aç karnına içilen limonlu sıcak su yağları eritir.
Halk arasında inanılan bir başka yanlış da sabahları, yemek öncesinde aç karnına limonlu sıcak su içmenin vücuttaki yağları erittiğidir. Ancak bu inanç tamamen yanlıştır. Suyun veya içine katılacak limon, soda gibi maddelerin, bitki çaylarının kesinlikle yağları eritmek, yok etmek gibi bir etkisİ bulunmamaktadır. Sıcak suyun tavsiye edilmesinin asıl nedeni midede 80 dakika gibi uzun bir süre kalması ve doygunluk hissi vermesidir.
16 Mevye, yemekten iki saat sonra yenir, yoksa bütün yenilenler yağa dönüşür.
Meyvelerin glisemik endeksinin bazı besinlere göre yüksek olmasından dolayı hızlı şekilde kan şekerini yükseltme özellikleri vardır. Kan şekeri yükseldiği zaman insülinin salgılandığı ve yemeğin yanında alınan meyve nedeniyle de bütün yenilenlerin yağa dönüştüğü iddia edilmektedir. Ancak vücut ihtiyacı olan enerjiyi yemekten alır. Eğer kişi normalden fazla yerse meyve olsa da olmasa da fazla besinler yağa dönüşür; buna paralel oiarak kişi ihtiyacı olan enerjiyi az bir yemek ve yanında meyveyle tamamlıyorsa yediği besin enerji olarak kullanılacağı için yağa dönüşmez. Genelde diyet uzmanlarının meyveyi öğün aralarında önermesinin sebebi ise, meyvenin yanında proteinli bir gıda ile tüketildiğinde kan şekerini dengelemesi ayrıca aç karnına yenilen meyvedeki vitamin minerallerin daha iyi emilebilmeleridir.
17 Tek öğün yemek yiyerek kolayca zayıflafmak mümkündür.
Vücudun kilo almasına neden olan en önemli etkenlerde biri, onu bütün gün aç bırakıp sadece akşamları yemek yemektir. Çünkü yaklaşık 20 saat aç kalan vücut bu durumun devam edeceğini düşünür ve savaşa hazırlanır gibi yediklerini depolamaya başlar. Sonra 4 saat içerisinde gelen besinler yağ olarak depolanır. Bu konuda diyetisyenlerin tavsivesi vücudu uzun süre aç bırakmamak ve mutlaka her 3-4 saatte bir şeyler yemektir.
18 Günde en az iki litre su içmek gerekir.
Doğru. Çünkü vücut nasıl suyla temizleniyorsa; organların da temizlenmesi için suya ihtiyaç vardır. Önemli olan bu suyu aynı anda değil. Gün içine bölerek içmektir.