Güncelleme Tarihi:
Vücut, kaslardan kemiklere sinirlerden dişlere birbirine her saniye haber gönderen ve temelden bağlı bir makinedir. Dişler kemikler içinde bulunur ve dişleri kemiğe bağlayan liflerin etrafında reseptörler vardır. İnsan yemeği ağzına aldığında bu liflerin etrafındaki hareket algılayıcılar çalışmaya başlar ve dişlerin üzerine gelecek kuvvetleri tek tek ayarlar. Yemek yeme hareketinin ilk sinyali alındığında beyin bunu 50 N da diş üzerinde sabitler. 51 N olduğunda bir şeylerin yanlış gittiğini algılar ve basıncı durdurur. İnsan bilinç dışı veya bilinçli olarak dişlerini sıktığında bu mekanizmaya zara verir.
Diş sıkmanın en çok yaşandığı an uyku halidir. Uykudan bilinçaltı kontrolü ele aldığından dişlerin üzerine gelen kuvvetler değerlendirilemez ve istem dışı fazla kuvvetler dişler üzerinde birikir. Uykuda diş sıkma probleminin başrol oyuncusu bilinç altımız, gün içerisinde yaşanan olaylar sonucu alt bilinçte oluşan stres gece devreye giren bilinç altının dışa vurumu olarak diş sıkmaya dönüşüyor. Dişler üzerinde bulunan ve besinleri daha rahat öğütmemize olanak sağlayan girinti ve çıkıntılar git gide silinerek dişlerin düzleşmesine sebep olarak erken yaşta daha yaşlı dişlere sahip olmanıza neden olabilir.
Dişlerin kapanmasını sağlayan kaslar aynı bir vücut geliştiren kişi gibi yoğun çalıştığında şişer ve ağrılı kasılmalara sebep olabilir. Diş sıkan hastaların yanaklarında ve şakak kemiklerindeki şişlik ve ağrının sebebi budur gün içerisinde en fazla 2 saat yemek yerken kullandığımız çene eklemimiz uykuda diş sıkarak 8 saat boyunca çalışacağından yapısal bozukluk ve eklem etrafındaki yapı taşlara zarar verebilir. Bir diş hekimi diş sıkmanızı engelleyemez ama diş sıkmanın dişlerinize ve ekleminize verdiği zararı engelleyebilir. Bu zararlar geri dönüşümsüz olmadan hekime gözükmek çok önemlidir. Diş sıkmanın temel sebebi olan “stres” engellenmeli ve bununla ilgili yardım alınmalıdır.