Güncelleme Tarihi:
Peki dişilik nedir?
- Dişi kadın yumuşaktır, kabul verendir. Ancak kabul vermek; kesinlikle ezilmek anlamına gelmez. Dişi kadın kişisel sınırlarını çizmek konusunda çok nettir fakat bunu sert bir dille ya da önyargıyla değil, uygun bir dille ifade eder. Gerçek dişi erkeğini kendi seçer! Asla seçilmez.
- En önemlisi de duygularını doğru erkeğe akıtır. Özetle karşısındaki erkekten ve duygularından emin olmadan âşık olmaz. Ona hayatını, duygularını ve bedenini hemen açmaz. Önce ilişkiyi istediği kıvama getirip getiremeyeceğini tahlil eder, sonra harekete geçer. İlişkinin çerçevesini de kadın çizer. Zira çocuk vereceği erkeğin doğru insan olup olmadığını kolaylıkla anlayacaktır.
Bu noktada; 'Zaten erkeğimizi kendimiz seçmiyor muyuz?' diye düşüneceğinizden eminim. O halde neden bu kadar aşk acısı çekiyoruz ya da hayal kırıklıkları yaşıyoruz?
Güçlü kadın nasıl olur?
- "Dişi kadın güçlüdür fakat bu güç çoğumuzun düşündüğü gibi kariyeri, bol parası olmak, her işini tek başına çekip çevirmek, zekâsını ve başarılarını sürekli ön plana çıkarmak, kendi ayakları üzerinde durup bir erkeğe muhtaç olmadan yaşamak demek değildir", şimdiye kadar bize öğretilenin tersine!
- "Sevdiği erkek ona değer vermediği, üzdüğü, terk ettiği zaman bile kendi ile barışık olan, dikey beslenebilen, yani yaratıcılık alanını aktive eden, sınırlarını çizebilen, kendine değer veren, arkadaşları ve ailesi ile zaman geçirebilen, kısacası kapısını kapattığı anda mutlu olabilen kadın güçlüdür."
Flört bir oyundur!
Flört tekniklerine geçmeden önce kadın ve erkeğin fiziksel olarak farklı olduğunu, beyinlerinin farklı bölümlerini kullandıklarını öğrendik. Hepimizin bildiği fakat belki de zamanla unuttuğu hamile kalmak ve çocuk doğurmak görevi kadınlarda olduğu için bazı konularda daha dayanıklıydık. Buna karşılık genetik kodlarına göre erkek ise ailesini koruyup kollamak, gerekirse savaşmak görevine sahipti. Kısacası bir avcıydı ve mücadeleden hoşlanıyordu.
İlk buluşma önemli
Gerçek dişi flört etmenin partner seçiminde en önemli araç olduğunu bilmeliydi. İlişkinin başından itibaren karşısındaki erkeğe birtakım mesajlar vermeliydi. Örneğin ilk buluşmada erkek kadını mutlaka evinden almalı ve çıkılan yemeğin hesabını ödemeliydi. "Arabanız ve paranız olsa da bunu yapın. Çünkü ilk buluşma rolleri belirler ve o sizin için çaba göstermelidir."
Cinsel bir yakınlık kurulana kadar erkek hipnozdaydı ve flört teknikleri kullanılarak ilişki aşka tam da bu dönemde programlanmalıydı. Cinselliğin paylaşılması ile birlikte artık hipnozda olan taraf kadın oluyordu çünkü. Bu kez erkek ona kendi isteklerini ve şartlarını empoze etmeye başlıyordu.
Flört sanatı bir oyundur, hem de gayet keyifli bir oyun... Ve tabii bu oyunun da bazı kuralları var!
FLÖRT ETME KURALLARI
Flört sanatı bir oyundur, hem de gayet keyifli bir oyun... Ve tabii bu oyunun da bazı kuralları var!
'Erkek avcıdır' demiştim ya. Gizemli olmak, ilk adımı erkeğin atmasını sağlamak bu oyunun olmazsa olmaz kurallarından biriydi. Bu noktada aklıma o yeni söylem geliyor; " cold play ". Cool kadınlar erkeklere nasıl da çekici geliyor bilirsiniz. Belki de sırf gizemliymiş gibi davrandıkları için!
Dönelim kurallara! Geçmişteki ilişkilerden söz etmek kesinlikle yanlıştı. Ne anlatacak ne de onunkini dinleyecektik. Erkeğe bizim anladığımız şekilde şefkat göstermek mi? Asla! Bu kadını annesinin yerine koymasına neden oluyordu. Şefkati kadın erkekten almalı ve ileride çocuğuna aktarmalıydı. Doğa bizi bu şekilde yaratmıştı ama unutmuştuk.
Kadının erkeğe sürekli iş hayatındaki başarılardan ya da sorunlardan bahsetmesi de doğru değildi. Kariyere dair konuşmak erkeğin rolü olmalıydı. Bu yaklaşım erkek üzerinde; onun bize saç ve cilt bakımından bahsetmesi gibi bir etki bırakıyordu! Erkek rolünü kaptırdığı zaman doğası gereği savaşçı konumuna geçiyordu çünkü.
Flört aşamasında dişinin şehvet ve tutku yaratması da önemliydi. Sorunlarımızdan bahsetmemeliydik çünkü bunlar onu ilgilendirmiyordu. Sorunlar bize ait olmalıydı, esas güç de onları kendi yöntemlerimizle çözmemizdi. Yine aynı şekilde erkeğin sorunlarını dinlemek de doğru değildi. Burada erkeğe çok güçlü olduğu ve sorunlarını kendi başına da halledebileceği mesajı verilmeliydi.
Kadın ve erkek rolünü iyi oynamalı!
Bu liste uzadıkça uzuyor, ancak temel olan kadın erkek rollerinin çok iyi çizilmesi yönünde. Aslında tüm bunları içgüdüsel olarak hepimiz çok iyi biliyoruz ama kadının doğasında olan cilve, işve, sezgi gibi kadınsı özellikler günümüzde iyi eğitimi almış pek çoğumuz tarafından sıradan bulunuyor. Dış görünümü dişi, içi eril enerjiye sahip kadınlar çoğalıyor gittikçe. Zorluklarla mücadele ederken bir yanımız da erkeksileşiyor. Oysa güçlü kadın "kadın" olduğunu unutmadan da hayatını sürdürebilir. Bunu yapmadığımızda, karşımızdaki erkek de bize nasıl davranacağını şaşırabiliyor ve ortaya dişi enerjili erkekler çıkıyor.
Sonuç mu?
Artık kadınlar gerçek anlamıyla dişi olsun, erkekler ile erkek. Tüm kadim öğretilerde olduğu gibi bütünlük ve tamlık hissini yakalayarak… Adem'ler ve Havva'lar olarak cenneti yeryüzüne indirelim.