Güncelleme Tarihi:
Çeşitli psikolojik rahatsızlıkların yanı sıra, gürültü kaynaklı işitme sorunları da gittikçe yaygınlaşıyor. İstenmeyen sesler ya da doğru tabiri ile gürültü, günümüz büyük şehir insanının ve özellikle çalışanların sağlığını tehdit eden en önemli unsur haline geldi. Üstelik işkence sabahın ilk saatlerinden itibaren başlıyor. Trafiğe çıkmanızla birlikte araba sesleri, susmak bilmeyen kornalar, çeşitli patırtı ve gürültüler tüm gün boyunca bizleri takip ediyor. Buna bir de işyerlerindeki görünmez faktörler eklenince; sağlık sorunlarının gün geçtikçe artması kaçınılmaz hale geliyor. Farklı kurumların yaptığı araştırmalar, çalışanlarda en sık görülen iş rahatsızlığının işitme kaybı olduğunu gösteriyor. Örneğin günümüzde iş hayatının vazgeçilmez bir parçası haline gelen telefon, bilhassa sık kullananlar için ciddi bir tehdit oluşturuyor. Gürültü, kulaklara verdiği zararın yanında vücudun dengesini de alt üst edebiliyor. Ses kirliliği kalp atışlarını düzensizleştiriyor, konsantrasyonu engelliyor ve hatta uykusuzluğa bile sebep olabiliyor. Teknoloji ürünlerinin katkısını da unutmamak gerekiyor. Sıkça görmeye alıştığımız walkman, diskman veya radyolu telefon gibi icatlar daha çok genç nesillerin rahatsızlanmasına yol açıyor.Hoş bir akşamın ağır faturası Eğlence yerlerinde alışagelmiş yüksek volümlü müziğin sağlığa ne denli zarar verdiğini hatırlatmakta da yarar var. Arkadaşlarınızla şöyle güzelce eylenmek ve felekten bir gece çalmak istiyorsunuz. Tarzınıza uygun bir mekan seçtiniz ve akşamın ilk saatlerinden sabahın ilk ışıklarına kadar kendinizi müziğin akışına bıraktınız ve dans ettiniz. Ertesi gün uyandığınızda kulaklarınızda tıkanıklık hissi varsa, daha az işittiğinizi fark ediyorsanız ve gün içerisinde bu rahatsızlık normale dönüşmüyorsa, hemen bir kulak - burun - boğaz uzmanına başvurun. Uzmanların verdiği bilgiye göre 140 desibel şiddetinde bir darbe gürültüsü, ciddi bir işitme kaybına neden olabiliyor. Ne yazık ki denetimsizlik sebebiyle birçok eğlence mekanında bu sınır çoğu zaman göz ardı ediliyor. Hangi gürültünün nasıl bir ses şiddetine sahip olduğunu örneklerimiz ışığında daha net görebilirsiniz: Uçak (140 desibel) Rock konseri (115 desibel) Walkman (110 desibel) Diskotek (105 desibel) Büyük kamyon (90 desibel) Kalabalık cadde (80 desibel) Araba (70 desibel) Sıradan gürültü (60 desibel) Sessiz müzik (40 desibel) Yaprak hışırtısı (10 desibel) Bir diğer çarpıcı bulgu ise, ses kirliliğinin çok yoğun olduğu bölgelerde bulunan okullara giden öğrencilerin öğrenme güçlüğü çekmesi.Önlem almak mümkün İşiniz gereği sıkça telefon görüşmeleri yapmak zorunda kalıyorsanız, ahizeyi tek taraflı kullanmamaya gayret edin. Her iki kulağınıza eşit derecede ağırlık verin. Eğer imkanınız varsa görüşmelerinizi ahize yerine ara sıra megafonu açarak yapmaya çalışın. Böylece kulaklarınızı fazla yormamış olursunuz. Kulaklık kullanıyorsanız görüşmelerinizi peş peşe yapmayın. Ara sıra küçük molalar verin ve kulaklığı sağlı sollu takın. Olanaklarınız uygunsa, yaşamak için sakin semtleri seçin. Ev ararken yakında havaalanı bulunmamasına dikkat edin. Uçakların yakından geçtiği semtlerde oturanlar gürültü nedeniyle işitme sorunları çekmeseler bile, sistemli biçimde maruz kaldıkları seslerden psikolojik olarak etkilenirler. Araba kullanıyorsanız trafikte mümkün olduğunca camları kapalı tutun. Maddi imkanlarınız varsa arabanıza klima taktırmayı tercih edebilirsiniz. Arkadaşlarınızla güzel bir akşam geçirmek ve eğlencenin faturasını fazlasıyla ödemek istemiyorsanız, seçtiğiniz mekanın ses düzenine dikkat edin. Kulaklarınızı tırmalayan seslere maruz kaldığınız bir eğlence yerinde uzun süre kalmayın. Müzik her ne kadar ruhun gıdası olsa da, işitme yeteneğinizin sonu haline de gelebilir. Bundan dolayı kulaklıkla müzik dinlerken de sesi gereğinden fazla açmayın ve uzun süre kulaklık takmayın. Genel gürültüye karşı alınabilecek önlemler sınırlı olduğundan bireysel korunma büyük önem taşıyor. Korunmak için alabileceğiniz diğer önlemler şöyle: Hafta sonlarında ve tatillerde gürültü ile ilgili her türlü faaliyetten mümkün olduğunca uzak durmaya çalışın.Televizyonu ve radyonunuzun sesini gereğinden fazla açmayın.İnşaat, fabrika gibi mekanlarda kulaklık takmak gerekiyorsa kurallara uyun.Düzenli aralıklarla doktor kontrolünden geçmeyi ihmal etmeyin.Bireysel bir girişim olarak, çevrenizdeki eş, dost ve arkadaşlarınızı gürültüden kaçınma ve korunma hakkında ayrıntılı bir şekilde bilgilendirebilirsiniz.Bunun dışında çevrenizde bulunan rahatsız edici ses faktörlerini şikayet edebileceğiniz merciler mevcut. Aşırı volümle müzik çalan mekanları, bağlı bulunduğunuz belediyeye şikayet edebilirsiniz. Çocuğunuz gittiği okulda ses kirliliğinden rahatsız ise, öncelikle okul yönetimi ile görüşün. Ardından birlikte aldığınız kararlar doğrultusunda hareket edebilirsiniz. Bu arada binada veya çevresindeki gürültü faktörlerine ancak saat 22.00'a kadar dayanmak zorundasınız. Ardından güvenlik kuvvetlerine şikayette bulunabilirsiniz. (Ailem ve Ben)