Güncelleme Tarihi:
Klonlanan on bir ineğin dokuzu, normal yollarla dünyaya gelen kızkardeşlerine göre, kesinlikle çok daha önemli miktarda iki süt proteini üretiyor: 'kazein ve kappa kazein'.Hamilton'da bulunan AgRuakura Araştırma Merkezi'nden, araştırma yazarı Pr Götz Laible'a göre, bu iki proteinin bol miktarda bulunması, peynir üretimini kolaylaştırarak süt ve süt ürünleri sektöründe büyük tasarruflar sağlayabilir.Geçmişte, protein içeren yeni ilaçların üretilmesine yardımcı olmak amacıyla, sığır klonlama işlemi başarılı bir biçimde gerçekleştirilmişti. Ancak sütün kendisinin kalitesini iyileştirmeye yönelik olarak, bu türden bir girişimde bulunulması bilim tarihinde bir ilk.On bir klon ineğin elde edilmesi için toplam 126 deneme yapılması gerekti. 1997 yılında, Dolly adlı klon koyunun doğmasından bu yana, bilim adamları farelerin, ineklerin, keçilerin, domuzların, tavşanların, hatta kedilerin kopyalarını elde etmeyi başardılar. Ancak, insanlara en yakın olduğu düşünülen maymun henüz kopyalanmadı. Öte yandan, hayatta kalan klon hayvanların bedensel engeller taşıması ve vücutlarındaki deformasyonlardan ötürü büyük acı çekmesinden ötürü birer canavardan farkı kalmıyor.Hayatta kalanların başına gelen eziyetler listesi uzayıp gidiyor : doğuştan gelen kalp, akciğer ve böbrek bozuklukları, bağışıklık sistemi yetersizlikleri, erken yaşlanma, eklem ve kas ağrıları, anormal organ büyümesi, bedensel deformasyonlar.