Güncelleme Tarihi:
Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi bünyesinde hizmet veren Evlilik Danışma Merkezi (EDAM) sorumlusu Psikiyatrist Dr. Rukiye Hayran, merkeze yeni evlilerin yanı sıra 30-35 yıllık evli çiftlerin de başvurarak terapi gördüğünü söyledi.
Dr. Hayran, devlete bağlı hastaneler arasında sadece EDAM'ın evlilik sorunlarının çözümüne yönelik hizmet verdiğini hatırlatarak, Türkiye'nin en kalabalık nüfusa sahip kenti olan İstanbul'da merkezlerinin talebi karşılayamadığını bildirdi.
Toplumda bu tür merkezlerin genellikle "Avrupai" veya "Amerikanvari" olduğu yönünde yanlış bir görüş olduğunu belirten Dr.Hayran, buna rağmen toplumun her gelir ve eğitim seviyesinden insanların kendilerine başvurduğunu anlattı.
ORTA VE AZ GELİRLİLER BAŞVURUYOR
EDAM'a gelen evliler arasında orta ve az gelirli ile eğitim seviyesi düşük olanların çoğunlukta bulunduğunu, ancak yüzde 25'inin üniversite mezunlarından oluştuğunu dile getiren Dr. Hayran, merkeze her yıl her yıl binlerce başvuru yapıldığını ve bunları karşılayacak durumda olmadıklarını ifade etti.
Her ayın ilk 3-4 gününde randevuların tamamen dolduğunu kaydeden Dr. Hayran, "Geçtiğimiz yıl bize başvuranlardan bin 300 kişiye terapi uyguladık. Bu rakam, 2001 yılının başından bugüne kadar 700'ü aştı. Ekonomik krizin de etkisiyle yıl sonuna kadar 1500 kişiye terapi uygulayacağımızı tahmin ediyoruz" şeklinde konuştu.
Merkeze gelenlere evliliklerini kurtarmaları veya sorunlarının çözümü yönünde öğüt vermekten kaçındıklarını belirten Dr. Hayran, yapılan değerlendirmenin ardından bu insanlara, problemlerini çözmelerinde var olan potansiyellerini açığa çıkarmalarına yardımcı olduklarını bildirdi.
Gelen kişi veya çiftler arasında en çok "iletişim kopukluğu", "tarafların ailelerinin neden olduğu problemler" ve "aldatma" sorunuyla karşılaştıklarını dile getiren Dr. Hayran, aldatılma nedeniyle gelen kadınların ağlama ve öfke nöbetleri, uykusuzluk, kızgınlık ve dikkat yoğunluğunun azalması gibi psikolojik sorunlar da yaşadıklarını söyledi.
YAŞLILIKTA SORUNLAR SU YÜZÜNE ÇIKIYOR
Dr. Hayran, EDAM'a yeni ve 10-15 yıllık evlilerin yanısıra 30-35 yıllık evli olanların da başvuru yaptığını ve terapi gördüğüne dikkat çekerek, şöyle devam etti:
"Hayatlarının büyük bölümünü çocuklarıyla geçiren uzun süreli bu evliler, evlatlarının evden ayrılmasıyla yalnız kalıyorlar. Gizli kalmış sorunların su yüzüne çıkmasıyla tartışmalar ve çatışmalar yaşanıyor. Yaşlılar, yıllarca biriken ve tekrar eden bu sorunların üstesinden gelemeyince bize başvuruyorlar. Genellikle her iki tarafta, problemlerin hiç düzelmeyeceği yönünde kaygılar oluyor. Bu tahammülsüzlük, kıskançlık ve şiddetli kavgaları da beraberinde getiriyor. Bazı yaşlılar, birbirlerine uzun süre küs bile kalabiliyorlar."
Boşanma kararı vermiş veya dava açmış çiftlerin de kendilerinden yardım istediğini anlatan Dr. Hayran, EDAM'a gelenlerin yüzde 40'ının eşler olduğunu, eşlerinden habersiz gelen kadınların yaklaşık yüzde 70'inin ise ikinci terapiye eşlerini getirebildiklerini belirtti.
EKONOMİK KRİZLE BAŞVURULAR AZALDI
EDAM sorumlusu Dr. Rukiye Hayran, Türkiye'de yaşanan ekonomik krizin ardından bazı ailelerin yaşam standardının düşmesiyle eşler arasında, yeni duruma uyum sağlayamamadan dolayı birçok sorunun ortayaçıktığını da vurgulayarak, sözlerini şöyle tamamladı:
"Şubat ayında yaşanan ekonomik kriz, EDAM'a yapılan başvuru sayısını artırdı. İnsanlar, bu yeni duruma uyum sağlarken çok yoğun travmalar ve ani ruhsal sarsıntılar yaşadılar. İşsizlik ve alım gücünün birden düşmesiyle insanların kendilerine olan güveni azaldı. Bu da aile ilişkilerini olumsuz etkiledi."