Güncelleme Tarihi:
Kolajen ve elastin çok önemli
Sarkmanın temel nedeni zamanla kolajen ve elastinin azalmasıdır. Vücuttaki ana yapısal proteinlerden biri olan kolajen ‘cildin temel yapı taşı’ olarak kabul ediliyor. 20’li yaşlardan itibaren kolajen üretimi her yıl yüzde 1 oranında azalmaya başlar. Bunun üzerine elastin de kaybedilir. Elastin, elastik liflerin içinde bir yay gibi sarılıp geri dönen ve cilt gerildikten sonra 'geri sıçrama' etkisini yaratan bir proteindir. Yani ciltte yeteri kadar elastin varsa deriyi çekip bıraktığınızda eski haline döner. Yaş ilerledikçe kolajen ve elastin azaldığı için ciltte gevşeklikler, sarkmalar, kırışıklıklar, renk solmaları, esneklik kaybı ortaya çıkar.
Kronik stres ve yer çekimi de sarkmayı tetikliyor
Ciltteki sarkmanın farklı sebepleri farklıdır. Kişinin genetik yapısı, güneşe maruz kalma, beslenme, yaşam tarzı, stres, alkol ve sigara kullanımı en yaygın cilt gevşekliği sebepleridir. Kalıtsal biyolojik saatin yanı sıra yaşamsal alışkanlıklar, yiyecek ve içecek tercihleri, hidrasyon ve güneş ışığına veya reaktif kimyasallara maruz kalma gibi faktörler cildin durumunu etkiler. Diğer nedenler arasında; önemli oranda kilo kaybı, tekrarlayan yüz hareketleri, kronik stres ve yer çekiminin etkileri de sayılabilir.
Sarkmayı önlemek için yapılması gerekenler
Genetik yatkınlık varsa sigara içmekten kaçınmak, güneşten korunmak ve antioksidanlar açısından zengin bir beslenme tercih etmek gerekir. Antioksidanlar, serbest radikallerin neden olduğu hasara karşı savaşmaya yardımcı olur. Kollajen ve elastin üretimini artırmak için önlemler alınırsa cildin gevşekliği yavaşlatılabilir veya kısmen tersine çevrilebilir.
Cilt sarkmasının seviyelerİ
Ciltteki sarkma hafif, orta ve şiddetli olmak üzere üç kategoriye ayrılır. Hafif vakalarda, çene ve orta yüzde biraz sarkmalar görülmeye başlar ancak boyun bölgesinde sarkma olmaz.
Orta ve şiddetli vakalarda ise çenelerden itibaren boyundaki kaslarda daha belirgin sarkma olur. Boynun mimarisi kaybedildiğinde veya ciltte önemli miktarda gevşeklik ortaya çıktığında kişi tipik olarak ameliyat için aday olabilir.
Önceden cildi germe işlemi ameliyatla yapılırken günümüzde radyofrekans tedavileri ortaya çıktı. Ancak radyofrekans tedavisini birkaç hafta işe yarayabilir. Cilt için düzenli bir bakım uygulanmazsa ve cilt korunmazsa sarkma engellenemez.
Cilt dokusunu kaldıracak veya dokuyu sıkılaştıracak başka tedavi yöntemleri de var. Cilt gevşekliğini tedavi etmek için artık ultrason ve mikro iğneli radyofrekans (altın iğne) gibi daha etkili ve cerrahi operasyon gerektirmeyen yöntemler uygulanıyor.
Hafif seviye cilt gevşekliği için tedaviler
Hafif cilt sarkmasında altın iğne, ameliyatsız yüz germe gibi cilt sıkılaştırma işlemleri yapılabilir. Altın iğne mikro iğneli radyofrekans tedavisidir, yılda bir veya iki kez uygulanabiliyor. Hafif seviye cilt sarkmaları için ciltteki kolajen ve elastini tetikleyecek mezoterapilerden de faydalanılarak kombine bir tedavi protokolü tercih edilebiliyor.
Orta seviye cilt sarkmaları için tedaviler
Cilt sarkması daha ileri düzeyde olan; ancak yine de cerrahi operasyon gerektirmeyen kişiler için mini yüz germe operasyonu öneriliyor. Diğer bir seçenek de ameliyatsız iple yüz germe işlemidir. Cilt dokusunu kaldırmak ve cildi sıkılaştırmak için küçük bir delikten cilt altına ipler geçirilir.
Lokal anestezi ile 20 dakika içerisinde yapılabilen bu uygulamanın sonuçları hemen görülebilir. Bu ipler zamanla cildin altında çözünür ve kolajen üretimini artırmaya yardımcı olur. İpler cilt tarafından emilebilir yapıda olduğundan ancak 1 yıla kadar dayanabilir. Daha uzun süre kalıcı olan Fransız askı gibi alternatiflerde mevcuttur.
İleri seviye cilt sarkmaları için tedaviler
Özellikle 50 yaş sonrası şiddetli cilt sarkmasını tedavi etmek için ameliyatsız yöntemler yetersiz kalıyor. Bu durumda yüz, karın, kollar, göğüs ve uyluklar için germe veya kaldırma ameliyatları en iyi seçenektir.