Çiftler Artık 'Trend' Düğünleri Tercih Ediyor
"Düğünler, çiftlerin hayatlarındaki en özel günlerden biridir. İleride çocuklarına, torunlarına anlatacakları muhteşem anlardır. Eskiden daha çok ailelerin isteklerine göre şekillenen düğünler, günümüzde yepyeni bir forma büründü. Artık birbirinden farklı sayısız ve ilgi çekici düğün çeşidi var. Biz de yeni nesil düğünleri merak ettik, Düğün ve Etkinlik Planlama Hizmeti Veren Rukiye Demirkan'a sorduk. Rukiye Hanım, düğün trendlerinden iyi bir düğünün olmazsa olmazlarına kadar her şeyi anlattı."
Rukiye Hanım merhabalar. Düğün, herkes için farklı bir anlam ifade ediyor, bunu biliyoruz. Peki düğün trendi nedir?
Aslında bu 'düğün trendi' son zamanlarda ortaya çıkan bir kavram. Artık dünyada birçok alanda olduğu gibi düğünlerde de toplumsal gelenek ve görenekler dışında yeni uygulamalar ortaya çıkmaya başladı. Son zamanların en fazla büyüyen trend ise destinasyon düğünleri.
Artık daha küçük, samimi ve çiftlerin kendi zevklerinin ve isteklerinin ön planda olduğu düğünler ön planda. Y jenerasyonun özgür ve benmerkezci yapısı düğünlere de yansıdı. Kısaca düğün trendi bir renk, çiçek ya da konseptten ziyade bir görüş ve yaşam stili halini aldı diyebiliriz.
Ne zamandan beri düğünler ‘trendler’ üzerinden yapılıyor?
2010 senesinden sonra yükselen bir trend var diyebiliriz. Bahsettiğim gibi yeni nesil Y jenerasyonu tüm kişilik özelliklerini hayatın her alanına yansıttıkları gibi düğünlerine de yansıtmaya başladı.
Geçtiğimiz yılın düğün trendi neydi?
İddialı olacak belki ama tüm dünyada trend destinasyon düğünlerine yöneldi. Artık herkes düğünlerini hatırlanacak bir anı haline getirmek istiyor. Örneğin bir şehir, bir ülke ve bilinenin dışında bir şeyler yapma hazzı da onları bu alana itiyor. Bodrum’da deniz kenarında bir iskelede ya da kumlar üzerinde yalın ayak evlenenlerden, Roma’da konsoloslukta “Evet” dedikten sonra gelinlik ve damatlıkla atılan sokak turlarına kadar geniş bir yelpazede kendilerine unutulmaz bir anı yaratmak istiyorlar.
Kimisi balayını bu destinasyon düğünü ile birleştiriyor. Düğünün ertesi günü valiz toplama derdi olmadan, otelden çıkıp, direkt dalışa giden var mesela. Şöyle bir düşününce haksız da sayılmazlar açıkçası. Sonuçta onların günü. Kapalı bir düğün salonunda 350 kişiyi tek tek öptükleri, bol bol terledikleri ve haz almadıkları bir geceyi hatırlamaktansa; kendi hikayelerini kendi yazdıkları bir filmleri oluyor.
2019’un düğün trendi belli oldu mu?
Bahsettiğim gibi 2010 sonrasından beri yükselen trend destinasyon düğünleri. Bu yıl da bu trendin artarak devam ettiğini görüyoruz. Kimi bir çiftlikte, kimi deniz kenarında kimi Avrupa’da bir şarap bağında evlenmek istiyor. Bunlar ayrı ayrı trendler gibi görünse de; bağlı oldukları ana trend destinasyon düğünü diyebiliriz.
Aslında dünya çapında trend haline gelmiş olan destinasyon düğünü kavramı, çiftlerin yaşadıkları yerden uzakta, tamamen kendi arzularına göre belirledikleri etkinlik-yemek-müzik tercihleriyle ve sadece seçtikleri kişileri davet ederek düğün yapmayı tanımlıyor. Genç çiftler destinasyon düğünleri sayesinde, sadece samimi arkadaşlarından oluşan bir davetli topluluğu eşliğinde ve en önemlisi başkalarını değil kendilerini mutlu ederek evlenebiliyorlar. Gelin istediği gelinliği, damat istediği damatlığı giyiyor ya da casual giyinmeyi tercih ediyor... Kısacası bütün etkinlik odak noktasında çiftin bulunduğu, büyük ve samimi bir kutlama, bir parti havasında yaşanıyor.
Geleneksel düğünler tarih mi oldu yani?
Geleneksel düğünlerden gitgide uzaklaşılsa da her düğünde aslında içinden bir parça da görüyoruz. Buradaki fark gelenekseli kendi istekleri ile birleştirmiş olmaları. Diyelim deniz kenarında bir düğün yapacaklar ama otelin spasında gelin hamamı yapıp eğlenebiliyorlar gibi.
Bir de ‘hafta sonu düğünleri’ var. Bunlar da 40 gün 40 gece temasının minimalize edilmiş hali mi? Nasıl yapılıyor?
Evet, ‘long weekend’ (uzun hafta sonu tatili) denen ve perşembe gününden pazar gününe kadar devam eden bu düğünlerin programını şöyle oluyor; perşembe günü seçilen lokasyona ulaşılıyor ve yerleşiliyor. Cuma günü organizasyon happy hour ile başlıyor, akşam davetlilere ‘hoş geldin’ yemeği veriliyor.
Düzenlenen hoş geldin yemekleri çiftin bütçesine göre ya kendileri tarafından karşılanıyor ya da amiyane tabirle Alman usulü dediğimiz herkesin kendi yemeğini ödediği şekilde gerçekleşebiliyor. Cumartesi günü düğün hazırlıkları tamamlanıyor ve her anı unutulmaz bir düğün daveti gerçekleştiriliyor. Pazar sabahı hep birlikte yapılan keyifli bir kahvaltı sonrasında organizasyon tamamlanıyor. Çiftlerimiz genellikle buradan direkt olarak balayına devam ediyorlar.
Çiftlerin en favori düğünü hangisi?
Samimi ve bilinenden daha küçük, ağırlıklı arkadaşlarıyla birlikte yiyip, içip eğlendikleri ve bir düğünden daha çok parti gibi geçen düğünler.
İyi bir düğünün olmazsa olmazları neler?
Evlenmeye hazırlanan çiftlerin gönüllerine göre bir düğün yaşayabilmek için altı altın kuralı göz ardı etmemesi gerekiyor. Bu kuralları şöyle sıralayabilirim:
- Her şeyden önemlisi lokasyondur. Lokasyon belirlemeden dekor belirlemeyin, istediğiniz tarzı yakalayamama riski çok yüksektir. Yeri netleştirdiğiniz anda işin yüzde 50’sini bitirmiş olursunuz, gerisi çok daha hızlı ve kolay gelir.
- Destinasyon düğünü istiyorsanız mutlaka profesyonel bir ekiple, özellikle organizasyon firmasıyla çalışın ki en güzel gününüz kâbusa dönmesin. Hatta firmayı en başta belirleyin, böylece mekâna da birlikte karar verebilirsiniz.
- Eğer kafanız karışıksa önce kendinize bir renk ve sonra bir çiçek belirleyin. Sonrasında işiniz kolaylaşacaktır çünkü davetiyeden düğün detaylarına kadar her ayrıntı aslında bu iki şey çerçevesinde şekillenecek.
- Gece çalınacak müzik çok önemlidir. Beğendiğiniz DJ ya da müzik grubu ile önceden iletişime geçip takvimlerine girmeye çalışın. Giriş-çıkış ve ilk dans müziklerinizi mutlaka belirlemiş olun, son dakikaya bırakmayın.
- En doğru fotoğrafçıyı seçin. Karar vermeden önce fotoğrafçının yaptığı işleri araştırın, sosyal medyada gözlemleyin ve mutlaka yüz yüze tanışın. Eğer enerjiniz tutmazsa maalesef en iyi bir fotoğrafçı dahi gelse başarısız fotoğraflarla karşılaşabilirsiniz.
- Herkesi mutlu etmeye çalışmayın çünkü bu sizin geceniz ve konuklarınızın sizi mutlu etmesi gerekir, sizin onları değil. Tabii ki davetlileri de düşünün ama öncelik hep sizin olsun.
Yeni evlenecek çiftlere neler öneriyorsunuz?
Öncelikle bu gün onların günü ve en mutlu olması gereken kişiler de kendileri. Lütfen başkalarını değil kendilerini mutlu etmeye odaklansınlar. Sonuçta bir hayat paylaşmak için önlerindeki uzun ömre dair attıkları ilk adım. Bunu güzel hatırlamalı için de kendi istekleri ön planda olmalı.
Düğün ve Etkinlik Planlama Hizmeti Veren Rukiye Demirkan