Bronzlaşma tutkusu güzelliğin düşmanı

Güncelleme Tarihi:

Bronzlaşma tutkusu güzelliğin düşmanı
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 02, 2004 09:00

Her şeyi bir yana bırakıp kumsala uzanmak, üstüne üstlük bronz bir tene sahip olmak, hepimizin bir yıl boyunca tatlı tatlı hayalini kurduğu bir keyif. Ancak bu, madalyonun bir yüzü

Haberin Devamı

Dr. Yasemin Fatih Amato "Yaşlanmaktan korkuyorsanız güneşten uzak durun" diyor. Amato'nun belirttiğine göre, cildimizdeki olumsuz değişikliklerin yüzde 80'i güneşten kaynaklanıyorYazın güneşte, kışın solaryumda bronzlaşma sefasının faturası, erken yıpranma, yaşlanma ve en önemlisi kanser riskiyle cildimize çıkıyor. Bunlar da madalyonun diğer yüzündekiler... Tüm bunlara Doğan Kitap'tan çıkan "Güzel Ol, Bugün, Yarın ve Daima" adlı eserinde yer veren Dr. Yasemin Fatih Amato, cildimizde oluşan olumsuz değişikliklerin yüzde 80'inin güneşin eseri olduğunun altını çiziyor. Cildi yaşlandıran etmenlerden en çok güneş ışınları üzerinde duran ve güneşin olumsuz etkilerini kitabında sık sık vurgulayan Amato, ayrıca selülitten varislere, kanserden makyaja kadar pek çok konuda güzellik reçeteleri veriyor."Sağlıklı bronzluk yoktur!"Dr. Amato fazla güneşlenen kişilerin cildinin kalınlaştığını, sertleştiğini ve kırışıklıkların derinleştiğini belirterek bronzluk tutkusunun güzelliğin en büyük düşmanı olduğunu ifade ediyor. Güneşin zararları ışınlarını "yaşlanmayı hızlandıran faktörler" arasında birinci sırada gösteren Amato, "ışık yaşlanması" kavramını ortaya atıyor ve ışık yaşlanmasının ancak yıllar boyu güneş altında kalan kişilerde görüldüğünü anlatıyor. Amato şunları söylüyor:"Cildi zamanından önce yıpratan sayısız dış etken içinde en önemlisi güneş ışınlarıdır. Işık yaşlanması olarak da ifade edilebilecek olan 'photo aging' tablosu, ak yüzlü eski dedelerin görüntüsünden oldukça farklıdır. Çok derin kırışıklıklar buna örnektir. Işık yaşlanmasında yüz, adeta oluk oluk ve kat kattır. Bu durum tipik olarak, yaşamları boyunca güneş altında toprakla uğraşmış köylülerde ve denizcilerde görülür. Ama elini sıcak sudan soğuk suya sokmamış olsa bile güneşlenmeye çok meraklı olanların da kaderi farklı olmaz." Dr. Amato kitabında güneşin etkilerini kısa ve net olarak böyle özetliyor... Güneşin ciltteki olumsuz etkilerini, "Ciltteki yağı parçalar, kollajen tabakayı yiyip bitirir. Sonuç erken yaşlanmadır" diye anlatan Amato, güneşin neden olduğu tahribatı da şöyle açıklıyor: "Güneşe çok fazla maruz kalındığında derideki kollajen lifleri yok olur, elastik lifler ise hasara uğrar. Bu durum cildi tamamen desteksiz bırakır ve son derece derin çizgilerin meydana gelmesine yol açar."Solaryuma karşı temkinli olunGüneşten kaynaklanan hasarların solaryuma düşkün olanları da tehdit ettiğini vurgulayan Amato'ya göre solaryumdan ölçülü olmak kaydıyla yararlanılabilir. Solaryumun avantajının, uzmanların denetimi altında ve daha sınırlı süre uygulanması olduğunu ifade eden Amato'nun bronzlaşmak için gösterdiği alternatif ise cilde renk veren kremler. "Krem sürerek de bronzlaşmak mümkün" diyor bu konuda.Spor bir gençlik iksiridirDüzenli fiziksel aktivite, kan dolaşımını düzenler. Sağlıklı kan dolaşımı ise güzel bir cildin ilk koşuludur. Selülit, varis, kılcal damar çatlamaları temelde dolaşım bozukluğundan meydana gelir. Bu nedenle her fırsatta hareketli olun. İster aerobik yapın, ister yüzün, dans edin, bisiklete binin veya yürüyüş yapın; hangisini yaparsanız yapın alışkanlık haline getirin.Yatış biçiminiz kırışıklık türünüzü belirliyorBazı meslektaşlarının hastalarının cildindeki kırışıklıklara bakarak onların hangi pozisyonda yattıklarını anladıklarını söyleyen Amato, "Bazı çizgiler yatış şeklinden dolayı artar. İdeal olan, sırtüstü yatarak yüzü basınçtan korumaktır" diyor.En önemli antioksidan; uyku!Beyin, melatonin adı verilen ve ana görevi vücut saatini ayarlamak olan bir hormon salgılar. Havanın kararmasıyla birlikte faaliyete geçen melatonin, doğal bir uyku ilacıdır. Gece saat 23.00 ile 03.00 arasında en üst seviyeye çıkar. Melatonin sinir hücrelerinin yenilenmesini sağlar, bağışıklık sistemini güçlendirir, zihni kuvvetlendirir ve genel olarak yaşam kalitesini yükseltir. Birçok hastalık için uyumak, en etkili tedavidir.Yaşlanmaya karşı önerilerYaşam boyunca güneşten korunun (yazın bronzlaşsanız dahi koruyucu kullanın).Dengeli ve kaliteli beslenmeye özen gösterin, tükettiğiniz besin maddelerinin antioksidan bakımından zengin olmasına dikkat edin.Bol bol meyve, sebze ve balık yiyin. Vücut direncini yükselten ve kanser oluşumuna yol açan serbest radikallerle baş eden antioksidanlar yönünden cömert beslenin. Doymamış yağlardan şaşmayın, bir zeytinyağı cennetinde yaşamanın tadını çıkarın.İdeal kilonuzu bulun ve koruyun, kilo alıp vermekten kaçının.Günde en az 8 bardak su için.Hangi yaşta olursanız olun, bol bol yürüyün, yüzün ve spor yapın.Sigara ve içkiden sakının.İyi uyuyun.Hava kirliliğinden mümkün olduğunca kaçının.Stresten kendinizi koruyun.Cildinizi temiz tutun.Cilt bakım ürünlerini ve makyaj malzemelerini dikkatli seçin.Yaşlanmayı hızlandıran dış etkenlerGüneş.Sigara: Sigara içenlerde kırışıklıklar beş kat daha fazla görülüyor. Sigara vücuttaki C vitaminini azaltıyor. C vitamini cildi gergin tutan kollajen oluşumu için son derece önemli. Sigara aynı zamanda kan dolaşımını olumsuz etkileyerek kılcal damarların cildi besleyememesine yol açar. Hücre yenileyemeyen cilt kalınlaşır, esnekliğini kaybeder ve kolayca kırışır. Hava kirliliği. Dengesiz beslenme.Alkol tüketimi.Stres: Stresli veya öfkeliyseniz kaslarınız kasılır. Kasılma en çok boyunda, omuzlarda ve yüzde meydana gelir. Kasılma tekrarlandıkça çizgilere zemin hazırlar.Sert sabunlar: Tahriş eden sabunlar, sert temizleyiciler, alkollü cilt losyonları ve yanlış kozmetik ürünler cildimize çok zarar verir. Uyku: Düzensiz ve yetersiz uyku yaşlanmayı hızlandırır. Kaynak: Milliyet/ Ayşegül Aydoğan

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!