Ayakta Karıncalanma, Ağrı, Güç ve His Kaybı Yaşıyorsanız…
"Ayak tabanı ve bileğinde görülen yakınmaların ardında çok da tanınmayan “Tarsal Tünel Sendromu” yatıyor olabilir. Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Op. Dr. Enis Yıldırım, konuyla ilgili merak edilenleri açıkladı."
Tarsal Tünel Sendromu, siyatik sinirin ayak parmaklarına kadar uzanan dalı olan posterior tibial sinirin tarsal tünellerden geçerken yaşanabilecek sıkışmalar sonucu oluşmaktadır. Diğer sendromlara göre daha nadir görülen Tarsal Tünel Sendromu, ayakta oluşan bir rahatsızlık olduğundan dolayı, gün içerisinde ayaklara çok fazla ağırlık bindirmek bu rahatsızlığı tetiklemektedir. Bilekte oluşabilecek burkulmalar hasarı arttırabilir.
Tarsal Tünel Sendromu Neden Olur?
Tarsal Tünel Sendromu tetikleyen birçok sebep bulunduğuna dikkat çeken Op. Dr. Enis Yıldırım, “Ayak bileğine yapılan aşırı yük binmesi en yaygın neden olarak bilinir. Gün içerisinde uzun süre ayakta durup, ayak bileğinin gücünü kaybetmesine bağlı yaşanabilecek burkulmalarda Tarsal Tünel Sendromu oluşması mümkündür.
Başlıca Tarsal Tünel Sendromu sebeplerine bakacak olursak;
• Travmalar
• Tarsal tünel çevresinde iyi huylu kitle
• Artrit
• Düz tabanlık
• Tibial sinir yakınındaki tümörler
• Şeker hastalığı
• Ayak bileklerinde ödem
• Ayak bileği burkulması veya kırığı
• Sinir üzerindeki baskıya neden olan tibial siniri çevreleyen zarda varikoz damarlar, öncelikli olarak sayılabilir.
Tarsal Tünel Sendromu Belirtileri Nelerdir?
Tarsal Tünel Sendromu belirtileri hakkında bilgiler veren Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Op. Dr. Enis Yıldırım, “Hastalarda ayakta uyuşma, güç kaybı, karıncalaşma ve hissizlik gibi durumlar görünür. Tibial sinir boyunca görülen ağrılar, özellikle ayak tabanında ve bilek kemiğinde artış gösterir. Tarsal Tünel Sendromu’nun sebep olduğu diğer belirtiler ise; batma tarzında acılar, iğnelenme tarzı ağrılar, karıncalanmalar, hissizlik ve yanma hissidir. Belirtiler kişiden kişiye göre değişiklik göstermektedir.” dedi.
Bazı kişilerde giderek ilerleyen ağrılar olabildiği gibi bazı insanlarda ise aniden baş gösteren semptomlar oluşabildiğini belirten Yıldırım, “Ağrıların ve diğer belirtilerin zorlamalara ve yapılan fiziksel aktivitelere göre arttığı gözlenmektedir. Fiziksel aktivitelerin çok ağır bir şekilde yapıldığı günlerde geceleri karıncalanmalar ve ağrılar fazlasıyla artmaktadır.” diye konuştu.
Tarsal Tünel Sendromu Tanısı Nasıl Konur?
Tarsal Tünel Sendromu’nuz olduğunu düşünüyorsanız, ne derecede olduğunu ve hangi boyutlara ulaştığını öğrenmek amacıyla ortopedi uzmanına görünmelisiniz. Ortopedi Uzmanı, semptomlarınızın ne derecede ilerlediğini ve bölgede oluşan travmanın kontrolü yapar. Op. Dr. Yıldırım tanı sürecini, “Tarsal Tünel Sendromunun teşhisi için ayağınız ve ayak bileğiniz incelenir. Ortopedi uzmanı tibial sinire hafifçe vurarak bir Tarsal Tünel Sendrom testi yapacaktır. Bu baskı sonucunda eğer bölgede karıncalanma hissi veya ağrı söz konusu olursa Tarsal Tünel Sendromu tanısından şüphe edilir ve sinir sıkışmalarında kullanılan elektromyografi (EMG) testi yapılır.” diye özetledi.
Yıldırım, “Ortopedi uzmanınız eğer bir kitleden şüpheleniyorsa, bölgeye gelişmiş görüntüleme tekniğiyle bakılır. Tarsal Tünel Sendromuna kemikli bir büyümenin veya kitlenin sebep olduğu düşünülüyorsa bilgisayarlı görüntüleme testi olarak MR ve BT isteyebilir.” diye konuştu.
Tarsal Tünel Sendromu Nasıl Tedavi Edilir?
Tarsal Tünel Sendromu tedavisi belirtilere ve şikayetlerin derecesine göre değişiklik göstermektedir. Op. Dr. Yıldırım, “Ağrılar çok şiddetli değilse evde tedavi mümkündür. Bu amaçla, iltihaplanmayı azaltarak sinir sıkışmasını hafifleten ilaçlar kullanılabilir. Mümkün olduğunca problemli bölgeyi yormaktan kaçınmak ve buz uygulamak rahatlatacak ve iyileşmeye yardımcı olacaktır. Dinlenme, buz uygulaması, kompresyon ve yükseltmeden oluşan dört adımlı RICE tedavisi de şişme ve iltihaplanmayı azaltmaya yardımcı olacaktır.” diyerek, sendromun tedavisi hakkında da önemli bilgilendirmelerde bulundu.
Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Op. Dr. Enis Yıldırım, evde yapılan tedavi sonrasında iyi sonuçlar alınmaması halinde ortopedik tabanlık tedavisi uygulanabileceğini, bir sonraki aşamanın ise cerrahi müdahale olduğunu belirtti.