Aşk Mucizenizi Yaratın

Güncelleme Tarihi:

Aşk Mucizenizi Yaratın
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 14, 2002 00:00

Hayatı yaşamaya, hayal ettiğiniz aşkı yaşamaya hazır mısınız? 4 haftalık aşk dersleri sayesinde içinizdeki gizli güçleri yeniden uyandıracak, yeniden sevecek, heyecanlanacak, aşka ve kendinize güvenmeye başlayacaksınız.

Haberin Devamı

Bu derslerden yararlanan birkaç çift aralarında yaşanan gerginlik ve mesafeden sonra tekrar ilk günlerine dönmüşler, yeniden aşkı yaşamaya başlamışlar. Aynı zamanda eski ilişkilerinide gözden geçirip, saygı ile hatırlamaya başlamışlar.

Eğer birilerini affetmek istiyorsak, sadece bunu istemek ve düşünmek yeterli olmuyor. Affedebilmeyi nasıl yapacağımızı da bilmek, öğrenmek gerekiyor. Gittikçe sıradanlaştığını düşündüğünüz ilişkinizi kuvvetlendirmek yeniden aşık olmak istiyorsanız, birbirinize karşı açık olmalı, kalplerinizi açmalısınız. Evliliğiniz bitse bile, ilişkiniz, birbirinize olan sevgi ve saygınız hala devam ediyor olacak göreceksiniz. Bazı çiftler ayrıldıktan sonra mutsuzluklarının nedeni olarak hala birbilerini sorumlu tutarken kimileride boşanmış olmaltan memnunluk duyuyor ve hayatlarının daha iyiye doğru gittiğini düşünüyorlar. Hatta ileride onlar için tekrar sevmek, aşık olmak zannettikleri kadar zor olmuyor.

Kendimizi bitirdiğimiz ilişkinin kurbanı ve esiri olarak gördüğümüz zaman hem eski sevgiliye duyduğumuz sevgi ve saygıyı tekrar yaşatmak hem de yeniden aşık olmak, ilk aşkı başka kalplerde yeniden bulmak imkansız gibi geliyor. Oysa içimizdeki bu acıyı iyileştirebilir, tekrar aşka ve sevgiye inanabilir, ilk seferki gibi sevebiliriz. Neden olmasın ki ?

Ev Ödeviniz
Size önerdiklerimizi yerine getirmek istiyorsanız, ilk ev ödeviniz "olumlu cevaplar tekniği"ni geliştermek olacaktır. Bunun yolu da partnerinizin size söylediğini kendi içinizde tekrar etmektir. Onun dilini siz kendi dilinize çevirerek, anlamaya çalışın. Partneriniz ilişkinizle ilgili birtakım sorunları çözmek istiyor ve size birtakım öneri ve yapıcı eleştirilerde bulunuyorsa, ,onu yargılamayın, eleştirmeyin ve alınganlık yapmayın. Onu yargılamak, değişmesini beklemek yerine, ilişikinizi ve dediklerini bir film şeridi gibi gözden geçirip, anlayışlı olmaya çalışarak düşüncelerinizi değiştirin. Ona karşı daha anlayışlı ve yumuşak olun. Unutmayın o bunu ikinizinde iyiliğini ve sizi sevdiği için yapıyor.

Şöyle söyleyebilirsiniz:
"Beni düşündüğün için sağol."
"Seni anlıyorum, teşekkür ederim."
"Bana sahip çıkman hoşuma gidiyor, sağol."
"Evet, haklısın, ben asla bu açıdan bakmamıştım, sağol."

Olaylara bu yönde bakarak sadece sevildiğimizi hissetmiş olmuyor, karşımızdakine de hakkettiği ve beklediği ilgi ve sıcaklığıda göstermiş oluyoruz. Rahat ve huzurlu hissettiğiniz zamanlarda, karşınızdakinden neler duymak ve nasıl işitmek istediğinizi hayal edin. Bunun yanı sıra, sizinde neler hissedeceğinizi düşünün. Sevdiğinize sizde aşk, tutku, özveri, samimiyet ve dürüstlükle karşılık verin. İnatçılığınızı ve baskıcı tavrınızı bir kenara bırakınca, inanın daha mutlu olacaksınız.

İnsanlar hep bana karşı biraz daha iyi olsaydı ona çok verici olurdum derler. Bu aslında sizin için kocaman bir aldatılma. Başkalarının davranış ve sorunlarının sizi değiştirmesine, kendinizden uzaklaştırmasına izin vermeyin.

Karşınızdaki sizi sinirlendirecek ya da haketmediğiniz bir davranışta bulunduğu zaman, hemen reaksiyon göstermeyin, biraz sabırlı olun. Kendinizi keşfedin, ne istediğinizden emin olun ve beklediğiniz ilgi ve sevgiye sahip olduğunuz zaman ne hissederdiniz, hayal edin. İçnizdeki doğru beni keşfederek olaylara nasıl tepki verirdiniz, öğrenin. Bazwn ilişkilerimizde geriye, ve geçmişe dönerek karşımızdakini mutlu edecek şeyleri bulmaya çalışyoruz. Ama aslında bu büyük bir hata, insanlar sadece o an için istediklerini olmadıkları zaman ısrarcı oluveriyorlar. Eğer partneriniz ilişkinizle ilgili size birtakım öneri ve öğütlerde bulunuyorsa, sizden beklediği de onu anlamanız ve karşılık vermenizdir.

Bazen partneriniz sadece onu dinlemenizi yeterli bulacaktır ve ona anlayış ve sevgi ile yaklaşmanız, siz aynı düşünmeseniz de onun fikirlerine saygı duyup, değer vermeniz onu memnun edecektir.

Karşılık Beklemeden Vermek
Kendi aşk ekseninizi yaratmak istiyorsanız, önce sevdiğinize karşı cömert olun. Cömert olmak başarılı bir ilişkinin en önemli etkenlerinden biridir. Kendinizi iyi hissetmeniz partnerinize bağlıysa, ona karşı verici olduğunuz zaman aynısını ister istemez ondan da bekliyor ve sizin istek ve umutlarınıza geri dönüş gelmediği zaman pişman ve mutsuz oluyorsunuz. Eğer karşınızdakini seviyor ve ona karşı verici olmak istiyorsanız, kendinizi engellemeyin, verin. Eğer aynı şeyi birgün ondan da bekleyecekseniz asla vermeyin, çünükü ileride yaşayacağınız pişmanlık size ağır gelebilir ve sebepsiz yere ilişkinizi yıpratabilir. Unutmayın kendinizi sevmeden bir başkasını sevemezsiniz. Partneriniz sizin hayatınızda mutluluğunuzun kaynağı olmamalı, siz kendiniz, kendi mutluluğunuzun kaynağı olmalı, partneriniz ise size verecekleri ile, ekstra mutluluk kaynağınız olmalı. Ne zaman ki kendi kendinize yetebilirsiniz, o zaman karşınızdakine de karşılık beklemeden verebilirsiniz. Böylece siz ihtiyacınız olana zaten sahipmişsiniz gibi başkalarını da verebilirsiniz. Kadınlar genellikle karşılığında birşey beklemeden verdiklerini düşünürler. Fakat aradan geçen birkaç yıl içinde, karşı tarafın kendilerini ihmal etmeye başladığını görünce, "Zamanında çok şey verdim ve şimdi karşılığında hiçbirşey alamaz oldum" diye söylenmeye başlarlar. Şaşırtıcı olan ise, onların üzerinde baskıcı ve ısrarcı bir tavır sergilemezsek, onların farkında olmadan bize karşı ne kadar yapıcı ve fedakar olduklarıdır. Güzel olanı ise, partnerimizin bize ihtiyacımız olanı verdiği sırada bizim kenidiliğimizden onu elde etmiş olmamızdır.

Ev Ödeviniz:
Evet bu haftaki önerimiz kendinizi daha iyi hissetmeniz için, sevdiğniz kişiye açık bir mektup yazmanız. Bu mektubu hayatınızdaki en önemli kişiye, kendinize yazın. Kendinizi sizi üzen, kıran kişiye yazıyor ya da konuşuyor gibi yapın. Ve başlayın..
Sevgili...
Kızgın, kırgın ve sinirliyim.........
Üzgün, kırılmış ve umutsuzum.....
Mahçubum ve utanıyorum....
Anlıyorum, biliyorum, affediyorum ve teşekkür ediyorum...
Seni Seviyorum....

Mektubu yazdığınız kişi sizinle çok yakın değilse, mektubu seni seviyorum diye bitirmek biraz garip olabilir.
Kısa ve öz olarak, sevgilerimle diye bitirin.
Moralinizin kötü olduğu ve kendinizi daha iyi hissetmek istediğiniz zaman gene bir mektup yazın. Sakinleşmeniz 10 dakikayı geçmeyecektir. Kendinizi konuşmak ya da kızgınlığınızı karşınızdakine yazmak zorunda hissettiğiniz veya ona bir ders vermeyi düşündüğünüz zaman yalnış yoldasınız, ona göre. Hem karşınızdakine ağır sözler söylecek hem de kendinizi daha da kötü hissedeceksiniz. Ayrıca birine bozuk olduğunuz zaman, bu kişi çok yakınınız olsa da, sizin bu tavırlarınıza onun karşılık vermesini beklemeyin. Onun yerine kenidinize bir mektup yazın. Kendinizi daha sağduyulu ve bağışşlayıcı hissettiğiniz zaman, karşınızdakine daha yapıcı ve ılımlı olarak dönebilirsiniz. Ya da ona gelecekte neler beklediğinizi daha yumuşak bir tavırla söyleyebilirsiniz. Bazen böyle bir mektubta sizi bağışlayıcı kılmayabilir, o zaman kendiniize sadece cevaplar içeren bir mektup yazın. Mektuba karşıızdakinden tüm duymak istediklerinizi yazın. Böle bir mektuptan sonra daha kolay affedebileceksiniz.

Anne ve babası yeri gelidiğinide özürdileyen çocuklar, daha kolay affedici olabiliyorlar, unutmayın. Bir çocuk için ailesini affedebilmek daha kolay oluyor. Ailesi özür dilemedikçe, çocuk kendini daha çok suçluyor ve kabahatli buluyor, o zaman da başkalarını affetmesi o kadar kolay olamıyor ve kendilerine olan saygılarını yitiriyorlar.

Öneri, kenidinizi iyi hissetme mektubunuzu yazın, daha sonra cevap ve itiraf mektubunuz size insanları daha kolay nasıl affedeceğinizi öğretecektir.

Rahat olun, herşey güzel olacak
Sevgi çemberinizi yaratan önemli unsurlardan bir diğeride güvenmektir. "Herşeyin yoluna gireceğine güvenin."

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!