Güncelleme Tarihi:
Alzheimer sebepleri
Yüksek kan şekeri, yüksek tansiyon, uzun süreli stres, hareketsizlik, yetersiz ve kalitesiz uyku, lifsiz ve yüksek kalorili diyet ve düşük eğitim seviyesi beyindeki hastalık sürecini belirgin şekilde hızlandırıyor.
1901 yılında Auguste isimli bir kadın hasta unutkanlık ve hayal görme şikayetleriyle Frankfurt’ta bir akıl hastanesine kaldırıldı. Dr. Alois, Auguste’ye nasıl yardım edeceğini bilmiyordu, ancak vefat edene kadar onu takip etti.
Ölümünden sonra Dr. Alois, hastasının beynini mikroskopta inceledi ve daha önce hiç görmediği tuhaf plaklar ve yumaklar buldu. Alois, Dr. Alois Alzheimer’dı, Auguste ise Alzheimer tanısı alan ilk hasta olarak tarihe geçti.
Şu anda dünya çapında 40 milyon insanın beyninde Dr. Alois Alzheimer’ın bulduğu temizlenemeyen ve beynin işlevselliğini bozan bu proteinler bulunuyor. Bu proteinlerin 2050 yılında 150 milyon insanı etkileyeceği öngörülüyor. Geçtiğimiz yüzyılda Alzheimer hastalığı yaşlanmanın normal bir parçası gibi değerlendiriliyordu ancak son 20 yıl içinde bu algı değişti.
Hastalığın teşhisi artık çok daha kolay
Alzheimer, yaşlanan nüfusla birlikte en önemli toplum sağlığı sorunlarından biri haline geldi. Günümüzde hastaların henüz yakınmaları başlamadan bu proteinler beyin görüntülemesinde, beyin omurilik sıvısında, deri örneklerinde ve hatta basit bir kan tetkikinde dahi görülebiliyor.
Hastalığın doğasını çok daha iyi anladığımız bu günlerde, bahsettiğimiz proteinlerin birikmesini engelleyici ya da temizlenmesini kolaylaştırıcı ilaç çalışmaları da hız kazandı. Alzheimer hastalığı görülen kişilerin beyinlerindekine benzer şekilde protein birikimi olan kurtçuklar ve fareler üzerinde bazı ilaçların denendiğinde; bu deneklerin, ilaç verilmeyenlerden farklı olarak normal hayatlarına devam ettikleri ve sağlıklı bir ömür yaşadıkları kanıtlandı.
Alzheimer hastalığında kişiye özel tedavilere çok yakınız
Yapılan çalışmalarda yüksek kan şekeri, yüksek tansiyon, uzun süreli stres, negatif düşünce, hareketsizlik, günlük 7-8 saatten az ve kalitesiz uyku, lifsiz ve yüksek kalorili diyet ve düşük eğitim seviyesinin beyindeki hastalık sürecini belirgin şekilde hızlandırdığı ortaya çıktı. Beyinlerinde aynı miktarda protein birikimi olan Alzheimer hastaları karşılaştırıldığında, sürekli yeni bilgi öğrenme alışkanlığı olan kişilerin hastalık belirtilerini göstermeyebileceği ve beyindeki bu durumu çok iyi tolere edebildiği belirtiliyor.
Beyindeki proteinin belirlenmesi ve hastalığın seviyesine göre kişiye özel ilaçların kullanılacağı bir döneme yaklaşıldı. Bilim insanları beyin sağlığı adına hızla çalışırken, siz de beyninizi sağlıklı gıda, güzel bilgi ve düşüncelerle beslemeye özen gösterin. Unutmayın, Alzheimer hastalığı yaşlanmanın doğal bir sonucu değildir.