Kuzu ve oğlak derileri içinde 5 ay boyunca mağaralarda saklanıyor

Mersin’in Silifke ilçesinde tamamen doğal yollarla üretilen deri peyniri, soğuk hava deposu olarak kullanılan mağarada muhafaza ediliyor. Serin ve rutubetsiz ortamda 3 ay bekletildikten sonra sofralardaki yerini alan deri peyniri, damakta bıraktığı lezzet ile dikkat çekiyor.

Karaman sınırına yakın yüksek rakımlı Özboynuinceli Mahallesi’nde geçimini hayvancılıkla sağlayanlar, elleriyle sağdıkları keçi ve koyunların sütlerini bir müddet dinlenmeye bırakıyor.

Süt bir süre sonra mayalanıp, özel olarak hazırlanan kuzu ve oğlak derilerine basılıyor.

Peynir özü, çevrede soğuk hava deposu olarak kullanılan mağaralarda 3 ay boyunca beklemeye bırakılıyor.

Burada lezzetlendirilen peynir, daha sonra tezgahlardaki yerini alıyor. Kilogram fiyatı 50 ila 60 TL arasında değişen deri peyniri, doğal lezzet arayanların vazgeçilmezi olarak ilgi görüyor.

Üretici Ali Katarcı, deri peynirinin yöreye has olduğunu belirterek, "Bu peynir, bölgede beslenen koyunların sütünden yapılıyor. Nisan, mayıs ve haziran aylarında meralarda onlarca endemik otla beslenen koyunların sütleri, analarımız, bacılarımız tarafından geleneksel yöntemlerle mayalandırılarak peynir yapılıyor. Sonra bu peynirler özel hazırlanan derilere basılıyor" dedi.

Deri peynirinin rağbet gördüğünü kaydeden Ziraat Odası Başkanı Cafer Doygun ise "Özellikle Orta Anadolu’yu Akdeniz’e bağlayan Toros yaylalarının deri tulumları öne çıkıyor. Çoğunlukla dağlık, kırsal yörelerde köylü ve çiftçi aileleri tarafından iç tüketime yönelik olarak üretiliyor. Tam yağlı sütten yapıldığı gibi, tereyağı üretiminden artan yavan sütlerin de değerlendirilmesini sağlıyor. Yağlı, kaliteli deri tulum peyniri büyük kentlerimizde talep gören bir ürün olarak öne çıkıyor. Tulum peynirleri, beyaz peynir ya da kaşar gibi özel mandıralarda yapılmıyor. Son yıllarda plastik ambalajlı tulum peynirleri piyasaya sürülmüş olsa da geleneksel yöntemle üretim hala başı çekiyor" diye konuştu.