Küfrevi’nin ‘İcabatı’ ve Muş skandalı

ŞEYH. Aynı zamanda milletvekili.

Haberin Devamı

Şeyhlik öyle ki, arabasının geçtiği yerde, tekerleğin bıraktığı izleri insanlar hastalarına sürüyor. İyileşmeleri için.

Bir dönem doğunun en ünlü Kürt şeyhlerinden Kasım Küfrevi okumuş, yazmış biri. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesinde ders veriyor.


Küfrevi 1957’de Ağrı’dan bağımsız milletvekili seçiliyor. Sonradan Demokrat Parti’ye (DP) geçiyor.


27 Mayıs sonrasında Yassıada’da yargılananlardan biri de, Kasım Küfrevi. DP yönetimini ve milletvekillerini yargılayan Yüksek Adalet Divanı Başkanı Salim Başol Küfrevi’ye soruyor:


“Bağımsız seçilmişsin, sonradan neden DP’ye geçtin?”


Küfrevi’nin yanıtı bugün de geçerli:


“Bizim bölgenin icabatı hükümet partisinden olmayı zorlar”.

Haberin Devamı


Bu cümle doğu ve güneydoğuda halkın bugün neden DTP, olmazsa neden AKP için oy kullandığını gösteriyor. Devlete saygı.


Aynı saygı Kürtlerde bugün hala geçerli. Anlayana. Her türlü farklı düşünceye rağmen, anlayana. Acaba devlet onları anlıyor mu, Muş’ta yaşanan skandal anlamadığının son kanıtı.

TÖREN KİTABI

Üç gün önce TBMM Başkanlık Divanı toplantısı. Toplantıda üyelerin önünde Bayrak ve Törenler Kitabı var. Törenlerde uygulanacak kuralları belirleyen protokol kitabı.


Geçen hafta Muş’ta bir protokol skandalı yaşanıyor. DTP Muş milletvekili Sırrı Sakık Muş’a gelen TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin’i karşılamak için hava alanına gidiyor. Ancak, Muş Valisi Sakık’ın protokolde yer almasına izin vermiyor. Aralarında sert bir tartışma yaşanıyor.

Vali, Sakık’a izin vermeyişine gerekçe olarak, “insanlar burada olursa, pilot, tehlike doğacağını söyledi” deyince, Sakık fena sinirleniyor:

“Siz insan değil misiniz?”


İpler kopuyor.


Sakık Divan üyesi. Konu TBMM Başkanlık Divanına geliyor.


Bayrak ve Törenler Kitabı ilgili maddesinde “karşılama ve uğurlamada milletvekillerinin bulunması kendi arzularına bağlıdır” yazıyor. Ama, bu kural Muş’ta çiğneniyor. Çünkü, Sakık Kürt, çünkü o DTP’li.


Sakık öfkeli, “ben ayrıcalık istemiyorum, ama bize kimsenin hakaret etmeye hakkı yok” diyor.

Haberin Devamı


Küfrevi’den bu yana, küçük, büyük olaylar, faili meçhul cinayetler, ekonomide geri kalmışlık, Kürt sorunuyla ilgili daha onlarca konu tüy dikiyor. Devlete saygı hızla aşınıyor. Bugüne öyle geliyoruz.


Kürt açılımının olanca hızıyla tartışıldığı bir ortamda, Kürtler hala dışlanıyor, milletvekillerine kadar. Bunlar kötü olaylar. Yeni itici tohumlar ekiyor. Küfrevi’nin icabatı değişime böyle uğruyor.

 

Cindoruk’un Issız Adam’ı


SÜRPRİZLERE
gebe bir parti.


31 Ekim’de Ankara’da Demokrat Parti (DP) ile ANAP birleşiyor, DP çatısı altında. Şu anda kongreler sürüyor. Canlı, çekişmeli ve pek çok delegenin katıldığı kongreler.


Önceki gün DP Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk ile uzun bir sohbet fırsatı yakalıyorum. Cindoruk siyasi deneyiminin yanı sıra, hoş sohbet ve akil adamlar katından. DP kamu oyunda halen pek görünmüyor, ama Cindoruk öyle düşünmüyor:

Haberin Devamı


“Birleştikten sonra Türkiye’de ayak basmadık yer bırakmayacağız. Şu anda muhalefette boşluk var, onu biz dolduracağız. Biz merkezde bir partiyiz. Bazı partilerle temasımız var, bize katılmak istiyorlar. Ayrıca, sürpriz bir kadro hazırlığı içindeyiz”.


Günlük siyaseti yorumlarken, güçlü belleği sayesinde, geçmişten örnekler veriyor, onları bugüne bağlıyor. Tayyip Erdoğan için:


“O ıssız adam. Türkiye’yi değiştirmek isterken, ötekileşti. Korkuyor, korktuğu için korkutmaya çalışıyor, herkese sataşması bu nedenle”.

Cindoruk ve ekibi meydanlara çıkınca, ortalık şenlenecek. DP, tadını insanların damağında bırakan bir muhalefete hazırlanıyor. 

Yazarın Tüm Yazıları