Yıldız solistlerle 12 yeni eser 12 prömiyer

50 yılı geride bırakan İstanbul Müzik Festivali, Cumhuriyetimizin 100. yılını kutladığımız bu yıl 1-17 Haziran günleri arasında yine şehrin geçmişe ve günümüze ait mekânlarında dünyaca ünlü klasik müzik sanatçılarıyla seçkin Türk yorumcuları İstanbullulara 51’inci kez dinletmeye hazırlanıyor. Festivalin son yıllarında olduğu gibi bu yıl da festivale özgü orijinal programların hazırlanmış olması dikkati çekiyor. Ayrıca bu yıl tam 12 yeni eserin festivalde prömiyerinin yapılması da takdire değer bir nokta olarak öne çıkıyor. Festivalin her yıl özenle hazırlanan afişi, bu yıl şehrin Bizans geçmişinden kalan en önemli sanatsal değerlerinden mozaikleri nefis bir tasarımla gündeme taşımış. Bu yılki festivalin Yaşam Boyu Başarı Ödülü günümüzün ikonik kemancılarından Anne-Sophie Mutter’e, Onur Ödülü ise yaşayan en önemli bestecilerimizden Hasan Uçarsu’ya verilecek. Biz de bu yılki konserler arasından sizler için bir seçki hazırlamak istedik.

Açılış konserinin solisti Jan Lisiecki
Festival 2019-2023 yılları arasında ‘İstanbul Müzik Festivali Açılış Konseri Orkestrası’ unvanına sahip Tekfen Filarmoni Orkestrası’nın daimi şef ve sanat direktörü Aziz Shokhakimov yönetiminde 1 Haziran Perşembe akşamı AKM Türk Telekom Opera Salonu’nda vereceği konserle açılacak. Cumhuriyetimizin 100. yıldönümünün çağdaş bir Türk eseriyle kutlanacağı bir etkinlik olacak aynı zamanda bu konser. Festivalin bu yılki Onur Ödülü’nün takdim edileceği bestecimiz Hasan Uçarsu’nun ‘Portreler’ isimli orkestra süitinin ikinci eser olduğu konserin ilk eseri ise Chopin’in ‘1. Piyano Konçertosu’. Konserin solisti Jan Lisiecki son yılların en fazla ilgi gören genç piyanistlerinden biri. 28 yaşındaki Polonya asıllı Kanadalı piyanist bugüne kadar hiçbir büyük piyano yarışmasına girip kazanmamasına rağmen klasik müzik endüstrisinin genç yıldızlarından biri olmayı başarabilmiş nadide bir yetenek. 15 yaşından beri Deutsche Grammophon firmasının sanatçısı olan Lisiecki’yi dinleyerek festivale başlayacağız bu yıl.

Kaliteli çellist Nicolas Altstaedt
Ülkemizde de gayet iyi tanınan kaliteli Alman-Fransız çellist Nicolas Altstaedt, dünyanın önemli oda müziği topluluklarından Münih Oda Orkestrası ile birlikte geleceği festivalde 2 Haziran Cuma akşamı İş Kuleleri Salonu’nda Türkiye’de her zaman dinleyemeyeceğimiz çeşitlilikte bir repertuvar sunacak. Carl Philipp Emanuel Bach, Sándor Veress, Vazha Azarashvili ve Béla Bartók’un eserlerinde Altstaedt’i kimi zaman şef, kimi zaman da şef ve solist olarak dinleyeceğiz.

Borusan’ı bir ikon yönetiyor: Barbara Hannigan
3 Haziran akşamı AKM Türk Telekom Opera Salonu sahnesi son yılların en çok konuşulan klasik müzik ikonlarından birini ağırlayacak. Dünyaca ünlü Kanadalı soprano ve şef Barbara Hannigan konserde Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası’nı yönetecek. Ives, Haydn ve Schönberg’in eserlerinde BİFO’yu yönetecek olan Hannigan konserin son eseri olan Gershwin’in ‘Çılgın Kız’ (Girl Crazy) müzikali süitinde hem şeflik yapacak hem de eserdeki Molly Gray’in parçalarını seslendirecek. Türkiye’de belki de ilk kez şahit olacağımız bu ‘gösteri’ eminiz dinleyicilerimizin de ilgisini çekecek. Klasik müzik dünyasında kontralto Nathalie Stutzmann ile birlikte bu ilginç akımın öncüsü olan Barbara Hannigan performansıyla belki bizdeki şancılara da bu konuda ilham verecek kim bilir.

Trompetin yıldızı Lucienne Renaudin Vary
Trompet alanındaki ‘kadın yorumcu rüzgârı’ tüm hızıyla sürüyor. Alison Balsom ve bu sezon maalesef Borusan Filarmoni’yle izleyemediğimiz Tine Thing Helseth’in artçı etkileri diyelim buna. Fransız trompet yıldızı Lucienne Renaudin Vary de bu rüzgârı arkasına alanlardan biri olarak son dönemde ismi hayli öne çıkan bir yorumcu. Süreyya Operası’nda 5 Haziran Pazartesi akşamı Borusan Quartet ile birlikte vereceği konserde Renaudin Vary’yi düzenlemelerden oluşan cazip bir repertuvarda dinleyeceğiz.

Nejat F. Eczacıbaşı özel solistlerle anılıyor
Eczacıbaşı Topluluğu kurucusu ve aynı zamanda İstanbul Müzik Festivali’nin başlatıcısı olan unutulmaz işinsanı Dr. Nejat F. Eczacıbaşı ölümünün 30’uncu yıldönümünde ülkemizin son dönemde yetiştirdiği en önemli genç yorumculardan birkaçının katılacağı bir konserde anılacak. 6 Haziran Salı akşamı AKM Tiyatro Salonu’nda yapılacak ve piyanist Gülsin Onay ile kemancı Hande Küden’in konuk sanatçı olarak katılacakları konserde, Özgür Ünaldı, Gökhan Aybulus, İris Şentürker, Nil Kocamangil ve Elvin Hoxha-Ganiyev’in de aralarında olduğu son dönem ‘Türk yıldızları’ sahneye çıkacak ve aynı zamanda ‘Eczacıbaşı Vakfı bursiyerleri’ sıfatıyla, Dr. Nejat F. Eczacıbaşı Vakfı Müzik Yıldızları Oda Orkestrası eşliğinde festivalin kurucusunun anısına çalacaklar.

Concertgebouw Orkestrası ve Matthias Goerne
9 Haziran Cuma akşamı Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nda, ülkemize geçen sezon gelerek beğenilen konserlere imza atan Hollanda Kraliyet Concertgebouw Oda Orkestrası ile günümüzün en büyük baritonlarından Matthias Goerne’yi aynı sahnede izlemenin mutluluğunu yaşayacağız. Alman lied (sanat şarkısı) yorumculuğu geleneğinin en seçkin temsilcilerinden biri olan 56 yaşındaki Goerne yıllardır hiç değişmeyen kalitesi ve adanmışlığıyla Alman sanat şarkılarına can veriyor. Bu konserde onu tartışmasız biçimde en iyi yorumcularından biri olduğu Schubert, Schumann ve Brahms’ın şarkılarında dinleyeceğiz.

Mandolinle devleşen Avi Avital
Yakın döneme kadar üzerinde pek durulmayan, ‘çocuk çalgısı’ imajına sahip olan mandolin, Avi Avital sayesinde günümüzde tam anlamıyla bir Rönesans yaşıyor. 45 yaşındaki İsrailli virtüoz mandolini tutku haline dönüştüren sanatçı kimliğiyle bu çalgıya olan sevgiyi son dönemde iyice artırdı (‘Kaptan Corelli’nin Mandolini’ adlı unutulmaz romanı da atlamayalım bu arada). Minik çalgısında devleşen Avital, Brooklyn Rider adlı yaylı çalgılar dörtlüsüyle birlikte düzenlemeler ve özgün eserlerden oluşan güzel bir programla 12 Haziran Pazartesi akşamı M. Rahmi Koç Müzesi’nde olacak.

Yaşayan efsane Anne-Sophie Mutter

Geliyoruz seçkimizin hem sonuna hem de bana göre zirvesine... Bu yılki İstanbul Müzik Festivali’nin bana göre en büyük konuğu, bir yaşayan efsane olan keman virtüozu Anne-Sophie Mutter. Yıllardır düzeyini hiç düşürmediği kariyeriyle, efsanevi şef Herbert von Karajan’ın elinde yetişen çocuk yıldızlıktan keman yorumculuğunun zirvesine doğru yükselen, çizgisini hiç bozmadığı yorumculuğuyla, derhal ayırt edilebilen enfes tınısı, sahnedeki duruşu, karizması, onunla özdeşleşen straples sahne kıyafetleri, gençlere sürekli destek oluşu, çağdaş eserlere yönelik tutkusu ve daha nice özelliğiyle Anne-Sophie Mutter hem festivalin yaşam boyu başarı ödülünü sonuna kadar hak ediyor hem de daha önce de geldiği İstanbul’da yeniden izlenmeyi… Onu Mutter’s Virtuosi adını verdiği topluluğu eşliğinde baroktan eşi Andre Previn’in eserine kadar uzanan bir programla 13 Haziran Salı akşamı AKM Türk Telekom Opera Salonu’nda izlemenin keyfine varacağız.

FAZIL SAY'DAN DÜNYA PRÖMİYERİ
Usta piyanist-besteci Fazıl Say’ın, festivalin siparişi üzerine, Türkiyeli kadın şairlerden ilhamla bestelediği eserlerden oluşan yeni projesi, festivalde dünya prömiyerini yapacak. Cumhuriyet’in yetenekli ve üretken kadınlarının kaleme aldığı unutulmaz şiirlerden doğan besteleri, Say ile yıllardır birçok kez aynı sahneyi paylaşan mezzosoprano Serenad Bağcan seslendirecek. İkiliye kontrbasta Volkan Hürsever, davulda Ferit Odman eşlik edecek. Konser, 8 Haziran’da AKM’de, 14 Haziran’da Harbiye Açıkhava Tiyatrosu’nda izleyicilerle buluşacak.