Yeni hayatın habercisi ‘yok oluş’un hikâyesi Vision Art'ta

Güncelleme Tarihi:

Yeni hayatın habercisi ‘yok oluş’un hikâyesi Vision Artta
Oluşturulma Tarihi: Ocak 14, 2022 09:38

Çağrı Saray’ın küratörlüğünde Vision Art Platform’da açılan ‘Bir Yok Oluş Repertuarı’ başlıklı sergi, altı genç sanatçı Bedia Ekiz, Hacer Kıroğlu, Parya Pahlevani, N. Pınar Özen, Tuğçe Diri ve Umut Bahçe’nin çalışmalarıyla ‘yok oluş’ kavramını ‘hafızamız’ üzerinden sorguluyor. Sergide ‘yok oluş’, aynı zamanda yeni bir hayatın da habercisi konumunda. Vision Art Platform’un kurucusu Nisa Taşyar ile ‘Bir Yok Oluş Repertuarı’, 5. Mardin Bienali, ‘Tayfa 35’, NFT ve gelecek projeleri hakkında konuştuk.

Haberin Devamı

Vision Art Platform’u diğer sanat galerilerinden ayrıştıran başat nokta aslında adında saklı. ‘Platform’ kelimesi burada anahtar kelime. Vision Art Platform sanatçıya ve ayrıca izleyiciye nasıl bir alan sağlıyor?
Yaratma cesaretiyle yola çıkan Vision Art Platform, kendi bünyesinde yer alan sanatçılarına, aynı zamanda misafir ettiği sanatçılarına daha özgür bir alan tanır. Sınırlandırılmış bir temsiliyet ile ilerleyen Vision, sanat izleyicisi için ise daha ulaşılabilir bir sanat ortamı yaratır.

Sizin sanatçılarla dostane bir ilişki kurduğunuzu yakından takip ediyorum. Kolektif bir çalışma ile barışçıl bir ortamda daha üretken bir sürecin geliştiğini söyleyebilir misiniz? Sanatçı ile galerici arasındaki ilişkiyi nasıl koruyorsunuz?
Vision Art Platform’un doğasında işbirliklerine açık bir altyapı var. En büyük vazgeçilmezi ise sanatçıları. Bu nedenle hayatımızın merkezinde hem kendi bünyemizdeki hem de misafir ettiğimiz sanatçılar bulunuyor. Büyüyüp çoğalmak ve birlikte iz bırakan işlere imza atmak için kolektif bir çalışma sistemine mecbursunuz. Sanat tek başına yapılabilir bir alan değil. Bunun etkileşimi olarak üretim sürecinde de fazlasıyla olumlu geri dönüşlere tanık oluyoruz. Ben bir galerist değilim; kurmuş olduğumuz platform yapısı benim yaşam tarzımı çok fazla yansıttığı için aramızda doğal bir iletişim başlıyor.

Haberin Devamı

Yeni hayatın habercisi ‘yok oluş’un hikâyesi Vision Artta
Nisa Taşyar
Artweeks@Akaretler’de izlediğimiz ‘Tayfa 35’ başlıklı sergi tam da bir önceki soruyu destekler bir nitelik taşıyor. Birlikte çalıştığınız 15 sanatçının bir tanıtımı niteliği taşıyan bu serginin doğuşu ve hikâyesinden bahseder misiniz?

Bulunduğumuz konum nedeniyle Artweeks@Akaretler’e dahil olduk. Aslında fuar bize dahil olmuş gibiydi. Biz fuara çok kapsamlı bir sergi düzenliyormuş gibi yaklaştık; bir proje tasarladık. ‘Tayfa 35’, 15 yaratıcı ruhun işlerinden oluşan kolektif bir sergi olmasıyla önem taşıyor. Vision Art Platform’un sanatçılarını bir arada tanıttığı sergisi olmasıyla benim için ayrıca heyecan verici. 30 Mart’ta tekrar başlayacak olan fuara yine kendi sanatçılarımızdan oluşan bir grup sergi hazırlığı içindeyiz.

Haberin Devamı

Bugünlerde çok konuşulan bir konu var: NFT. Siz bu elle tutulamayan, çoğunluğu yatırım amaçlı alınıp satılan dijital sanat eserleri hakkında ne düşünüyorsunuz?
NFT’nin zamanla daha da dikkat çekeceği görüşündeyim. Fakat lokal olarak henüz buna hazırlıklı değil koleksiyonerlerimiz. Diğer açıdan dijital eserlerin daha çok şu an NFT’ye uygun olduğunu düşünüyorum. İyi bir programlama ve başarılı bir yazılımla ilerleyen dönemlerde biz de bu alana yatırım yapmayı planlıyoruz.

5. Mardin Bienali’ni Ceiba Tele Icu ile birlikte destekleme kararını nasıl aldınız?
Ceiba Tele Icu, sanata yatırım yapan diğer şirketimiz. Onunla birlikte birçok alanda sanatçıları desteklemeyi hedefliyoruz. Ceiba Tele Icu & Vision Art Platform olarak 5. Mardin Bienali’ne sponsor olduk. 20 Mayıs 2022 tarihinde bienal başlayacak. En önemli bienallerden biri olduğunu düşünüyorum.

Haberin Devamı

Altı genç sanatçının işlerinin buluştuğu ‘Bir Yok Oluş Repertuarı’ bugünlerde izleyiciyle buluşuyor. Genç sanatçılar bu sergiye özel mi ürettiler işlerini?
‘Bir Yok Oluş Repertuarı’ altı genç misafir sanatçımız ile birlikte bizim sanatçılarımızdan Çağrı Saray küratörlüğünde gerçekleşti. Bir desen sergisi ve çoğu eser sergi kapsamında özel üretildi. Sanatçılar kendi atölyelerinde üretimi gerçekleştiriyorlar.

Serginin ortaya çıkış hikâyesini öğrenebilir miyiz? Sergi yok oluş kavramının hangi hallerini, nasıl gösteriyor?

Yeni hayatın habercisi ‘yok oluş’un hikâyesi Vision Artta

Sergi aslında yok oluş kavramını ‘hafızamız’ ile vurguluyor. Bu yüzden bu sergiyi yorumlarken sessiz bir iktidarı var diyebiliriz. İçinde yaşadığımız yüzyıl, sıcak savaşların yerini savaşın farklı formlarına bıraktığı, ekolojik dönüşümlerin sonuçlarıyla kaçınılmaz biçimde yüzleşildiği ve kapitalizmin en sert biçimde yaşandığı bir çağ. Bireyin konumu ise tüm toplumsal sıfatlarıyla bu gelişmelerin karşısında tekilleşmeyi, yalnızlaşmayı ve bir yok oluşu çağırıyor. Bu yok oluş, elbette nihilist çağrışımının aksine bir dönüşümü ve birey olarak değişen pratiklerimizi ve karşımızdaki yeni dünyaya karşı stratejilerimizi temsil ediyor. Serginin odak noktasını oluşturan bu ‘yok oluş’ kavramı sanatçıların farklı yaklaşımlarıyla bir davranış biçimine dönüşüyor. Beraberinde unutmayı değil inatla hatırlamayı öngörüyor.

Haberin Devamı

Vision Art Platform’un bir sonraki adımından bahsedelim mi? Planlanan gelecek sergiler neler?
Önümüzde Ezgi Bakçay küratörlüğünde Özlem Şimşek’in fotoğraf sergisi var. Hemen akabinde Meryem Taşyar küratörlüğünde bir karma sergimiz gerçekleşecek. Ayrıca Artweeks için hazırladığımız, kendi sanatçılarımızdan oluşan, Sevim Sancaktar küratörlüğünde bir büyük karma sergi hazırlığı içindeyiz.
Bir Yok Oluş Repertuarı’ başlıklı sergi, 6 Şubat’a kadar Akaretler No: 35’teki Vision Art Platform’da görülebilir.

BAKMADAN GEÇME!