Güncelleme Tarihi:
A. ÖMER TÜRKEŞ/POLİSİYE
Kavgaz: Çantacı, Algan Sezgintüredi, Mesut Demirbilek, April: ‘Kavgaz: Çantacı’ polis işlemlerine ağırlık veren polisiye türünün Türkçe edebiyattaki en iyi örneklerinden biri, belki de en iyisi... Yazarlar bilmecemsi cinayetlere sofistike çözümler aramıyorlar. Önlerine koydukları, bir suç çerçevesinde insanlık hallerini araştırıp çözümlemek.
Polisiye Yazarın Ölümü, Armağan Tunaboylu, Maceraperest: ‘Metin Çakır Polisiyeleri’ ile tanıdığımız Armağan Tunaboylu, ‘Polisiye Yazarın Ölümü’ adlı yeni bir seriye başlıyor. ‘Berkun İstanbullu Polisiyeleri’nin bu ilk macerası; muamması, aksiyonu, karakter tiplemeleri, Tunaboylu’nun ince mizahı, siyasi ve toplumsal göndermeleri ile çok doyurucu bir roman.
Kurt Wallander/Güvenlik Duvarı, Henning Mankell, çev.: Bige Turan Zourbakis, Ayrıksı: Kurt Wallander, polisiye tarihinin en etkileyici dedektif tiplemelerindendir. Suçu çözmek için suçu yaratan toplumsal hayatı da araştırır. Henning Mankell’in niyeti ise hayatı cehenneme çeviren nedenleri ortaya koymaktır.
Yaban Ellerde Ölüm, Donna Leon, çev.: Bige Turan Zourbakis, Ayrıksı: Venedik’in muhteşem atmosferini çok iyi kullanan Donna Leon’un polisiyelerinde atmosfer, Komiser Brunetti özelinde dedektif tiplemesi, yan karakterler, kurgu, hepsi yerli yerinde. Ama bu diziyi polisiye türünde tavsiye etmemde asıl neden, karşılaştığımız suçların derinliği, karmaşıklığı, gerçekliği ve bu suçlar üzerinden Donna Leon’un öne çıkardığı meselelerin yakıcılığı.
Yemek Hırsızı, Andrea Camilleri, çev.: Ayşe Gezer Kolb, Mylos: Sicilya’nın yetiştirdiği en büyük yazarlardan Andrea Camilleri’yi uluslararası üne kavuşturan ‘Komiser Montalbano’ dizisinin üçüncü kitabı mafya, kilise, siyaset, polis kıskacındaki Sicilya’nın kirli gerçeklerini sergiliyor. Suçlar ve cinayetler, o toprakların siyasi/toplumsal/ekonomik tarihini barındırıyor.
Not: İsveçli yazar Hakan Nesser’in ‘Dönüş’ ve ‘Zihin Gözü’ romanları, yine Müfettiş Van Veeteren maceraları ve yine polisiyeseverlerin çok beğeneceği türden romanlar.
Yılın en büyük sürprizlerinden ‘Woodstock’a Son Otobüs’, TV dizilerinden tanıdığımız Müfettiş Morse’un Türkçeye çevrilen ilk macerası. Colin Dexter imzalı bu dizi çağdaş İngiliz polisiyelerinin en iyi örneklerinden.
Ve son olarak ‘Ucuzcu Dükkânların Dostoyevskisi’ olarak nitelenen, ünlü ABD’li yazar Jim Thompson’un yeni edisyonu çerçevesinde yayımlanan ‘İçimdeki Katil’ ve ‘Nüfus 1280’ romanlarını öneriyorum.
METİN CELÂL/ÇAĞDAŞ DÜNYA EDEBİYATI
Sessizlik, Don DeLillo, çev.: Aylin Ülçer, Siren: Don DeLillo günümüz edebiyatının büyük ustalarından. ‘Sessizlik’i pandemiden hemen önce yazmış. Bu kısa ve çarpıcı metinde dijital dünyanın çökmesi ile yaşanacak bir kıyametin hayatımıza nasıl yansıyacağını ironik bir dille kaleme almış.
Vahşi Hayat, Richard Ford, çev.: İpek Şoran, Jaguar: Amerikan edebiyatının yaşayan en büyük isimlerinden olan Richard Ford her yaz hayatımızın kaçınılmaz gerçeği olarak yaşanan orman yangınlarına odaklanan, çevre felaketlerini gündeme getiren güçlü bir eser kaleme almış.
Katedral’de Sohbet, Mario Vargas Llosa, çev.: Süleyman Doğru, Can: ‘Katedralde Sohbet’, ‘Peru tarihini kişisel yaşanmışlıklarla kesiştiren bir başyapıt’ olarak tanıtılıyor. Llosa 1950’ler Peru’sunu, başkent Lima’yı, General Odría diktatörlüğü dönemini anlatıyor. Kitaba adını veren katedral de aslında bir barmış. Oradaki bir sohbetten etkileyici bir öykü gelişiyor, dev bir yapıt ortaya çıkıyor.
Uyurgezerler Üçlemesi, Hermann Broch, çev.: M. Sami Türk, Ketebe: ‘Vergilius’un Ölümü’, ‘Büyülenme’ gibi eserleriyle tanıdığımız kült yazar Hermann Broch’un ‘Uyurgezerler’i bir matematikçinin mantığı, bir filozofun anlatım derinliği ve bir sanatçının odağa alındığı üç ciltten oluşuyor. “Modern varoluştaki anlam krizini merkeze alarak, insanın dünya ve üzerindeki her şeyle kurduğu ilişkiye yeni bir düzen getirmenin mümkün olup olmadığını sorguladığı” belirtiliyor.
Ölüm ve Bahar, Merce Rodoreda, çev.: Suna Kılıç, Alef: ‘Güvercinler Gittiğinde’ ve ‘Kırık Ayna’ adlı eserlerini okuduğumuz, Katalonya’nın büyük ustalarından Mercè Rodoreda’nın Türkçedeki yeni romanı. Yazarın ölümünden sonra yayımlanan, ıstırabı ve ölümü yansıtan eseri, romanlarının en trajik olanı olarak tanımlanıyor.
ERAY AK/ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI
Kıyamet Emeklisi, Şule Gürbüz, İletişim: ‘Kıyamet Emeklisi’, Şule Gürbüz’ün ilki 400, ikincisi 500 sayfayı aşkın iki ciltten oluşan dev romanı. Gürbüz, en son 2016’da ‘Öyle miymiş?’ adını verdiği anlatısıyla okur karşısına çıkmıştı. ‘Kıyamet Emeklisi’nde Gürbüz, edebiyat tarihimizin önemli kahramanlarından biriyle tanıştırıyor okuru; Aziz’le. Aziz’in anlam arayışı tüm bir roman. Aziz’in başına gelenler etrafında Gürbüz’ün ilmek ilmek ördüğü bu arayış ise temellerini tasavvufun derin anlam kuyularından çıkarıyor.
Tiamat, İhsan Oktay Anar, Everest: Edebiyatımızın son dönemine damga vurmuş isimlerin önde gelenlerinden İhsan Oktay Anar. Yazar, çok önemli romanlarından biri olan ‘Amat’ta olduğu gibi ‘Tiamat’ta da rotasını denize kırıyor fakat bu kez deniz altında bir macera bekliyor bizi. Anar’ın kendine has dil dünyası ‘Tiamat’ta da capcanlı karşımızda.
Bahara Bir Hediye, Ömer F. Oyal, YKY: Edebiyatımızda uzun yıllar sadece ve sadece kaleminden çıkanlarla gündeme gelmiş önemli yazarlarımızdan Ömer F. Oyal’ın ‘Bahara Bir Hediye’si, bir saplantının hikâyesi. Oyal’ın zengin algı evreninden, geniş kültür ikliminden okurlarına sunduğu yeni halka da diyebiliriz... Anlatılması çok zor olan bir konunun üstesinden ustalıkla geliyor Oyal.
Yazarlarevi Cinayeti, Oya Baydar, Can: Edebiyatımızın ustalarından Oya Baydar aynı zamanda üretken de bir kalem. ‘Yazarlarevi Cinayeti’, ölümün ve yaratıcı yazının peşinde sürüklenen ilginç bir deneme. Roman, babasını kaybeden genç bir kızın gözünden babasını ve yazıyı keşfi olarak da okunabilir. Baydar’ın kalem yolculuğunda okurlarının mutlaka uğraması gereken bir durak.
Zamansız, Latife Tekin, Can: ‘Zamansız’, adı gibi bir metin. Masal da hikâye de bir başka formda şiir de diyebileceğimiz zaman ve mekân üstü bir yapıda Latife Tekin’in imgeler evreninden çıkmış bir aşk hikâyesi. Bunların hepsiyle tümden bir roman. Romanın kalıplarını farklı bir yapıya zorluyor Tekin. Farklı bir okuma değil, okurluk deneyimi ‘Zamansız’ın sayfaları arasında dolaşmak.
ÖMER ERDEM/ ANI&BİYOGRAFİ
On Yıl Savaş ve Sonrası (1912-1922), Fahrettin Altay, İş Kültür: Bir Milli Mücadele kahramanının anılarından yola çıkarak ‘kuruluş’ öyküsünün ilginç ve canlı detaylarıyla buluşuruz. Özellikle Çankaya Köşkü’nde kaldığı 11 gün boyunca aktardıkları, sivil tarih araştırmacıları için hazine değerinde.
Julio Cortazar/Gözden Geçirilmiş Bir Biyografi, Miguel Herraez, çev.: Çağla Işıl Soykan, Everest: ‘Seksek’ yazarı Cortazar’ın Arjantin ile Avrupa arasında bir büyük sanatçı olarak yoğruluşu ve eserlerinin yaratıcı eşiklerini izlemek için çok iyi çatılmış bir biyografi.
Andre Gide/Günlük 1887-1925, haz.: Eric Marty, çev.: Orçun Türkay, YKY: Her ne kadar günlük bambaşka bir tür olsa bile, anıların kaynağıdır ve yazanın biyografisinin de şifreleriyle doludur. Sadece Gide’i tanımak için değil 19’uncu yüzyılı da baştan başa geçmek için bir imkân.
İlk Modern Osmanlı/Ahmed Vâsıf’ın Fikri Gelişimi, E. L. Menchinger, çev.: Nurettin Elhüseyni, İş Kültür: ‘Devşirme’yi her yönlü bir yetenekli insan toplama aracı olarak işleten Osmanlı sistemi, 18’inci yüzyılın başında Bağdat’ta ‘Eski Dünya’da’ doğan Ahmed adındaki bir çocuğu adım adım idari merkezi İstanbul’a çekmiş, sonra da onu Rusya’dan İspanya’ya kadar hizmetinde koşturmuştur. Bir insan hikâyesinden tarihin uzun hikâyesine bakmak için.
Su Başında Durmuşuz, Gün Benderli, İletişim: İstanbul’dan Avrupa’ya akan ve kültür ve sanat çevrelerine yakın tanıklıklarla geçen bir hayatın, tarihin başka taraflarına açtığı pencerelerden bakmak için.
UĞUR VARDAN/ÇİZGİ ROMAN
Beni Avlayamazsınız, Alfred, çev.: Sebla Kutsal, Karakarga: ‘Eskisi Gibi’ ve ‘Senso’ adlı yapıtlarıyla tanıdığımız Fransız çizer Alfred’in Guillaume Guéraud’nun romanından yaptığı bu uyarlamada, küçük bir yerleşim biriminde vicdanın sesi olmaya soyunmuş bir gencin, adaleti kanlı bir şekilde sağlaması etkileyici bir görsellikle anlatılıyor.
Karanlığın Yüreği, Miquel&Godard, çev.: Hasan Fehmi Nemli, Alfa: Joseph Conrad’ın nesiller boyu beğenilmiş novellasının Stéphane Miquel-Loic Godart imzalı çizgi roman uyarlaması. Afrika’nın ortasında ‘medeniyet’ adı altında işlenen suçlar, delilik halleri ve bütün bu sürecin tanığı genç bir adam… Meraklısına: Coppola’nın ünlü filmi ‘Kıyamet’in ilham kaynağı da Conrad’ın bu yapıtıdır.
Moby Dick, Olivier Jouvray, Pierre Alary, çev: Korkut Erdur, YKY: Kaptan Ahab’la beyaz balina arasındaki ezeli rekabet ve tüm bu yaşananların tanığı Ishmael… Herman Melville’in ünlü klasiğinin Olivier Jouvray-Pierre Alary ikilisi tarafından gerçekleştirilen çizgi roman uyarlaması… Kitaplığınızda yer alması gereken özel bir yapıt.
Ken Parker, Giancarlo Berardi, Ivo Milazzo, çev.: Ay Barka, Rodeo: Western’in en ‘derin’ karakterlerinden Ken Parker, yaratıcıları Giancarlo Berardi ve Ivo Milazzo’nun da dahil olduğu ‘Kahramanlar Diyarı’ adlı son serüveninde sinema tarihinin en bilinen yüzleriyle birlikte tuhaf bir labirentin içinde sürükleniyor. Öykünün neredeyse her anı ‘yedinci sanat’a göndermeler içeriyor…
Mavi En Sıcak Renktir, Jul Maroh, çev: Damla Kellecioğlu, İthaki: Spielberg başkanlığındaki Cannes jürisi tarafından Altın Palmiye’ye layık görülen, Abdellatif Kechiche’in yönettiği film bir çizgi roman uyarlamasıydı. İki kadın arasındaki tutkulu bir ilişkiyi sınıfsal yanlarıyla anlatan Jul Maroh imzalı ‘Mavi En Sıcak Renktir’, orijinal eseri merak edenler için bulunmaz bir fırsat sunuyor.
DOĞAN HIZLAN/KLASİKLER
Dracula, Bram Stoker, çev.: N. Can Kantarcı, YKY: Vampir mitinin temel kaynağı olan ‘Dracula’, gotik roman türünün en önemli örneklerinden biri.
Define, Mehmet Rauf, İş Kültür: Asıl ününü ‘Eylül’ romanıyla kazanan Mehmet Rauf’un Türkiye’deki polisiye türünün ilk örneklerinden sayılan romanı.
Saygıdeğer Bir Öğrenci, John Le Carre, çev.: Ali Cevat Akkoyunlu, Kırmızı Kedi: Casus romanlarının büyük ustası John Le Carre, eski takımını toplayan bir ajanın Hong Kong merkezli macerasıyla karşımızda.
Kiraz Çiçekleri, Yasunari Kawabata, çev.: H. Can Erkin, Can: ‘Kawabata’nın kimono sanatına ağıdı’ olarak tanıtılan romanı Japonya’daki toplumsal değişimi çarpıcı bir şekilde anlatıyor.
Charlie Chaplin, Peter Ackroyd, çev.: Ahmet Eliuz, Alfa: Sinemanın büyük ustasının çarpıcı biyografisini usta bir kalemden okumak bir ayrıcalık.
SİNEM DÖNMEZ/ HAYAT MEMAT
Evrendeki En Küçük Işıklar, Sara Seager, çev.: Duygu Akın, Domingo: Bu yıl okuduğum her şey arasında en çok etkilendiğim kitap olan ‘Evrendeki En Küçük Işıklar’, tam bir yaz akşamında, yıldızları gören bir yerde okumak için. Dâhi astronom Sara Seager’ın ölümle, aşkla, arkadaşlıkla karşı karşıya kaldığında hissettiği çaresizliği, arkadaşların insanı her yerden çekip çıkarabileceğini, her insanın zayıf, güçsüz olabileceğini anlattığı kitap yazın gizli duygusallığına birebir.
Nefes, James Nestor, çev.: Dilara Alemdar, Mundi: ‘Nefes’i okurken, burun kemiği düzeltme ameliyatı olmaya karar verdim ve bu kitap sayesinde uykum düzeldi desem, kitabın etkileyiciliği hakkında net bir bilgi vermiş olurum. Nestor’ın olağanüstü tuhaf nefes deneyleri ve araştırmaları, her gün fark etmeden yaptığımız nefes alma işine yeni bir gözle bakmamızı ve aldığınız, alacağınız nefeslerin kıymetini bilmenizi sağlıyor.
Annelikten Pişman Olmak, Orna Donath, çev.: Bilge Yalçın, İletişim: Dornath’ın kitabı, her kadının biyolojik saati günün birinde çalacak ve anne olmadığı için çok pişman olacaktır saçmalığına kadınlarla yaptığı görüşmelerle cevap veriyor. Anneliği kutsal kabul eden, kadını ne olursa olsun çocuğuna sahip çıkmakla, gerekirse o ilişkide kalmakla kuşatan topluma karşılık gelen bu kitap, kalıplaşmış yargı ve bakış açılarını değiştirme gücüne sahip.
Zekâ Tuzağı, David Robson, çev.: Ezgi Başer, Domingo: NASA’da her şeyi hesaplayan ekiplerin üzerinde durmadığı küçücük detayların yol açtığı kazalar, yıldız oyunculara çok güvenilen ve kaybedilen maçlar, kibir yüzünden gölge düşen gerçekler, dolandırılan dâhiler… ‘Zekâ Tuzağı’, ‘schadenfreude’ (başkasının başına gelen kötü şeylerden gizlice zevk alma, Almanca) hissiyle kaplı ama insanın nereden gol yiyebileceği konusunda eğitici bir kitap. Kendi zevzekliklerimize karşı nazik olmayı da hatırlatıyor bence.
İnsan Geleceğini Nasıl Kurar?, Yenal Bilgici, İlber Ortaylı, Kronik: Yenal Bilgici ve İlber Ortaylı’nın merak, doğa, hayat, dil, eğitim, mutluluk ve daha pek çok şey üzerine kafanıza yeni sorulara alan açan sohbetlerini okuduğumuz kitap, insanın hayatını gözden geçirmeye meyilli olduğu yaz günlerinde yeni kararlar almak için harika fırsat. Bitirdikten sonra okuyacağınız kocaman bir kitap listeniz daha oluyor üstelik…
HAYDAR ERGÜLEN/ŞİİR
Yavaş Yavaş Bilemiyorum, Süreyya Berfe, YKY: Şiiri çalışmanın, doğayı çalışmak olduğuna organik bir delil.
Darbuka Solo, Cemed Loma, İthaki: Yeni şiirin klasiği de böyle bir kitap olabilirdi!
En Uzun Gün En Uzun Geceyi Ararken, Pelin Şanlı Türgen, Terrarium, Epona: Katmanlı yapısıyla son yıllarda okuduğum en doyurucu şiir kitabı.
Görme Huyu, Ergün Tavlan, Everest: Şiirin şaşırtıcılığını sevinç duygusuyla sürdüren; göze, akla seslenen bir yapıt.
Serdestan, Cengiz Sinan Çelik, Ayrıntı: Destan geleneğini yenilerken sözün kıymetini de yineliyor.
CEMRAN ÖDER/FEMİNİZM OKUMALARI
Meğer Ben Feministmişim, Elif Doğan, Doğan Kitap: Kişisel bir anlatıdan yolan çıkan kitap Blogcu Anne Elif Doğan’ın feminizmle karşılaşma yolculuğunu anlatırken tüm kadınların ortak deneyimlerine sesleniyor.
Üç Kadın, Lisa Taddeo, çev.: Özlem Alkan K., Mundi: Feminist edebiyatın önemli çalışma alanlarından biri olan kadın cinselliğinin ve arzularının anlatımı meselesi üzerine kafa yoran yazar, ‘tutku’ olgusunun karşısına istimarı ve beraberindeki müthiş sessizliği getiriyor.
Kadının Değişen Dünyası, editör: Ayşen Müderrisoğlu, Kronik: Osmanlı’da toplumsal yaşamın kökten değişimine öncülük eden İkinci Meşrutiyet’in ilanı ve ardından yaşanan dönemi kapsayan kitap, bu dönemde kadınlar toplumsal ve ekonomik yaşama nasıl dahil oluyordu sorusunun yanıtını arıyor.
İradenin İyimserliği/2000’lerde Türkiye’de Kadınlar, derleyen: Aksu Bora, İletişim: Çalışma; sadece feministlerin değil, mücadelenin getirdiği kazanımlarla tüm kadınların kendilerini var etme mücadele ve biçimlerine odaklanarak, kadın tarihyazımına 2000’lerden bakmaya devam ediyor.
Kadınca Bilmeyişlerin Sonu, Duygu Çayırcıoğlu, İletişim: Çayırcıoğlu yedi yazarın eserini feminist edebiyatın kuramsal çerçevesinde ele alırken 1960-1980 arası dönemde edebiyat alanına odaklanıyor.
DEVRİM YILMAZ/ÇOCUK
Gezegenimi Kurtarmaya Hakkım Var, Alain Serres, Aurelia Fronty, çev: Korkut Erdur, YKY: Güneş, hava, kuş cıvıltıları, ağaçların gölgesi ve karahindibaların altın sarısı rengi bedava. Milyonlarca farklı tür, çayırlar, ormanlar, denizler, inek tezekleri yeryüzünün çocuklara muhteşem hediyeleri. Tüm bunlar olmadan çocuklara verilen diğer hakların ne önemi kalır ki?
Süper Güçler Kitabı, Susanna Isern, Rocia Bonilla, çev: Saliha Nilüfer, Günışığı: Elena’nın süper gücü hikâye anlatmak, Marcos’unki iyimserlik, Nora’nınki cesaret, Marina’nınki müzik, bir diğerininki komiklik, dikkat, dans, yaratıcılık, sabır ya da düzen. Peki, ya senin süper gücün ne? Rengârenk resimler ve neşeli öyküler eşliğinde keşfe çıkmanın tam zamanı.
Arthur ve Altın Halat, Joe Todd-Stanton, çev.: Merve Sevtap Ilgın, Domingo: Antik kralların mumyalarından büyük savaşçıların kılıçlarına dünyanın en etkileyici hazinelerinin olduğu bir mahzendeyiz. Ama içlerinde öyle bir şey var ki Destansoy ailesinin binlerce yıl boyunca yaşadığı serüvenleri anlatıyor bizlere. İşte, onlardan ilki, Arthur ve Altın Halat ile Viking diyarına muhteşem bir yolculuğa çıkıyoruz.
Bu Bizim Anlaşmamız, Ryan Andrews, çev.: Ömer Anlatan, Genç Timaş: Nathaniel ve Ben, her yıl nehre bırakılan fenerlerin nereye gittiğini öğrenmek için sihir, heyecan ve beklenmedik dostluklarla dolu bir yolda kimsenin gidemediği kadar uzağa gitmeye kararlılar. Ta ki içinde kozmosun olduğu bir mağaraya varıp konuşan bir ayıyla karşılaşıncaya dek.
Dünya’yı Kurtarmanın 10 Yolu, Frank Cottrell-Boyce, çev.: İpek Güneş Çıgay, Tudem: İnsanın evrendeki yeri ve yuvanın anlamına dair dokunaklı ve bir o kadar eğlenceli bir hikâye. Gerçek halini yalnızca Prez’in görebildiği, Uzaylı-İskoç melezi tuhaf bir köpek; Sputnik. Prez’le birlikte Dünya’nın var olmaya değer olduğunu kanıtlayan bir liste yapmak zorundalar ve önlerinde yalnızca bir yaz var.
YILIN ÖDÜLLÜLERİ
Yok Yolcu, Kâmil Erdem, Sel Yayınları: Kitap, “Hayatı, toplumu, bireyler arası ilişkileri incelikli gözlemleriyle, dile hâkim, şiirsel ve özenli bir anlatımla, ustaca yansıtmasından dolayı” bu yıl Sait Faik Hikâye Armağanı’nı kazandı.
Ülker Abla, Seray Şahiner, Everest: Bu yıl Duygu Asena Roman Ödülü’nü ve Dünya Kitap’ın Yılın Telif Kitabı ödülünü kazandı ‘Ülker Abla’. Roman kendine özgü dili, gözlem gücü ve hikâyesiyle ödüle değer bulundu.
Taş ve Gölge, Burhan Sönmez, İletişim: Burhan Sönmez’in Orhan Kemal Roman Armağanı’nı kazanan ‘Taş ve Gölge’ romanı göçü, hafızanın farklı çelişkilerini, yaşam mücadelesini çok yönlü ve güçlü bir kurguyla, canlı karakterler ve etkili metaforlar yaratarak ele alıyor.
Ecel Çiçekleri, Elçin Poyrazlar, Doğan: Dünya Kitap Ödülleri’nde ‘Yılın Telif Polisiye Kitabı’ ödülünü kazanan ‘Ecel Çiçekleri’, cezasız kalan vahşetin, adaletin ve intikamın romanı…
Dünya Sonu Savaşı, Mario Vargas Llosa, çev.: Süleyman Doğru, Can: Nitelikli edebiyat çevirilerini desteklemek amacıyla başlatılan Talât Sait Halman Çeviri Ödülü, son olarak ‘Dünya Sonu Savaşı’ çevirisiyle Süleyman Doğru’ya verildi.