Oluşturulma Tarihi: Mayıs 19, 2023 10:57
Nisa Taşyar Savaş’ın sahibi olduğu Vision Art Platform, galeri mekânının üç katına yayılan iki yeni sergiye ev sahipliği yapıyor. Jacqueline Roditi’nin ‘Günün En Güzel Saati’ ile Şule Nur Alev’in ‘Ötede Bir Şey Yok’ isimli kişisel sergileri 22 Temmuz’a kadar devam edecek.
Jacqueline Roditi’nin ‘Günün En Güzel Saati’ isimli kişisel sergisinde yer alan eserleri; yazın, sıcaklığın ve şefkatin güzelliğine eşlik eden tanıdık alanlar ve anıları çağrıştırırken, beklenmedik anlarda ortaya çıkan tekinsizliklere, çelişkilere kapı aralıyor. Sergi, 22 Temmuz’a kadar galeri mekânının giriş ve birinci katında yer alıyor.
Şule Nur Alev’in ‘Ötede Bir Şey Yok’ isimli kişisel sergisi ise düş/zihin mekânlarını ilk kez izlediğimiz ‘Here You Are’dan ‘Non Plus Ultra’ya doğru sadeleşen, ‘Core’ serisi ile parçalara ayrılarak, titiz detaycılığı ve kalemi ustalıkla kullandığı desenleri ile bizi yeni düş mekânlarına davet ediyor. Sergi, 22 Temmuz’a kadar galeri mekânının ikinci katında ziyaretçilerle buluşuyor.
‘GÜNÜN EN GÜZEL SAATİ’
Elâ Atakan tarafından yazılan, Jacqueline Roditi’nin ‘Günün En Güzel Saati’ sergi metninden alıntı:
“İsmini sanatçının yazdığı ve henüz yayımlamadığı kitabından alan ‘Günün En Güzel Saati’ sergisi, kitabın son sayfasıyla başlıyor. Roditi’nin görsel anlatımı, belki de bu sebepten sıklıkla şiire yaklaşıyor ve sanrı ile gerçeklik arasında bir manzara ortaya koyuyor. Sanatçının alışılagelmiş zamanın dışında duran fotoğrafları, bizleri aşina olduğumuz saatlerin uzayarak aktığı yürüyüşlere çıkarıyor. Zamansız çöl, gökyüzü, göl, yol manzaralarına; gündeliğin zamanında yaşayan iç içe geçmiş şefkat dolu bedenler, anlar eşlik ediyor. Yalnızlık, manzaralarda mevcutken, uykuda kayboluyor.
Sanatçı sergide yer alan video yerleştirmesinde, deniz imgesini kesitler halinde sergileyerek, çoklu olasılıkların ve karmaşanın dışarıdaki varlığını ve içerideki yalnızlık döngüsünü anlatmak için kullanıyor. Denizin üzerinde farklı yansımalar ve kaotik sesler görüntünün anlık yitimiyle bir anda kesilerek, dibe dalma, içe dönme ve kalp sesi gibi bir uğultuya bırakıyor yerini.
Tendeki çiller, denizin üzerinde dağılan beyaz dalgalar, gökyüzündeki yıldızlar, su ve ışık yansımaları bizi yaşananlar ile düşlenenler arasında çelişkiye düşürüyor. Zamanı ve zemini kaydırarak gerçekliklerini sorgulatıyor. Ve beklenmedik bir anda, bazen kan, bazen içimize doğru bakan bir göz bizi uyandırıyor.”
BULUNDUĞUM MEKÂNIM BEN
Saliha Yavuz tarafından yazılan,
Şule Nur Alev’in ‘Ötede Bir Şey Yok’ sergi metninden alıntı:
“Sergi ismini antik post-klasik Akdeniz aforizmasından, Cebelitarık Boğazı’nın iki yanındaki Herkül Sütunları’nda yazan, gemilere daha uzağa yelken açmamaları için bir uyarı olarak yazılmış olduğu iddia edilen ‘Non Plus Ultra’dan ödünç alıyor. Rönesans döneminde antik felsefenin düşüncenin ilerlemesi üzerindeki boğucu etkisinin bir metaforu olarak benimsenen kavram Latincede ‘Daha ötede, ileride hiç bir şey yok’ anlamına geliyor. Mükemmellik, gelinecek son nokta anlamlarını cesur bir şekilde üzerine giyinen işler ile ‘Non Plus Ultra/ Ötesi Yok’ta sanatçının son bir yıldır ürettiği işlerle birlikte ‘Here You Are’ ve ‘Core’ serileri yer alıyor.
Hafıza, mekân ve mekânı kavrama biçimleri üzerine düşünen, üretimini bir zihinsel düşünme pratiğine dönüştüren Şule Nur Alev, ‘Non Plus Ultra’da küreyi üst başlıkta bir mekân olarak sunarken, mekân ve kişisel hafıza arasındaki ilişkiyi konu edinerek zihin haritaları ve mekânları kurguluyor. Hafızanın kendini bazen bireysel bazen kolektif olarak dışa vurduğu rüyalardan, şehirlerden habitat ve mimari parçalar gravür detaycılığında yaptığı düş mekânlarında yer alıyor. Dünyanın sürekliliğini, hareketini dışardan izleyici olarak takip ederken, pervane, küre, jiroskop gibi tanıdık formlar ve nesne tasvirleri ile devamlı hareket halinde, kendi varoluşları içinde bir dinamizm ile devamlılığı olan, mimari biçimleri, formları birbirinden ayırarak, mimari kurallar dışında bir araya getirerek yeni mekânsal kurgular öneriyor. Teknik olarak kontrollü, zihinsel olarak akışkan bir tavırla üretiyor. İzleyici olarak bize kendi zamanının ve mekânının, formunun gerçekliğinde, ‘Akışkan ve kontrollü bir varoluş mümkün müdür?’ sorusunu sorduruyor.”
Jacqueline Roditi’nin ‘Günün En Güzel Saati’ ile Şule Nur Alev’in ‘Ötede Bir Şey Yok’ isimli kişisel sergileri 22 Temmuz’a kadar Vision Art Platform’da görülebilir.