Güncelleme Tarihi:
Behçet Necatigil-Kâmuran Şipal mektuplaşmaları 1960’ların o titiz, özverili, içten edebiyat ortamını yansıtıyor: ‘Dar Bir Çember İçinde’ (Yapı Kredi Yayınları). Bu seçkin kitabı, bence, biraz da böyle okumalı.
‘Dar Bir Çember İçinde’yi Serenad Demirhan -zaman zaman usta Şipal’e sorular yönelterek- özenle yayına hazırlamış. Bugünün okurunun kolay kolay öğrenemeyeceği kimi olguları; şairle hikâyecide iz bırakmış yazınsal eserleri, kimi göndermeleri Demirhan tek tek notlamış.
Bizim kuşağı da yetiştiren 1960’lar edebiyat ortamı, satışlarla, ünlenişlerle, benden başkası yokturlarla belirlenmiş değildi. Tam tersine, öz edebiyata, öz sanata bağlılık başat erdemdi. Kâmuran Şipal yazıyor (1966): “Behçetçiğim, biliyorsun bizim çalışma sistemimizi; kendimiz geride, yaptığımız iş önde olsun istiyoruz, yani işimizin gerisinde saklanıyoruz.” Şipal de Necatigil de uzun yıllar saklandılar; Kâmuran Bey bugün de saklanıyor. Bu saklanış, birbirlerini, ‘dostların birbirlerini’ kıyasıya eleştirmelerini asla engellememiş.
Nitekim Şipal, Behçet Hoca’nın o kadar sevdiğim ‘Süslü Karakol’ oyununu öylesine süzgeçten geçiriyor ki, şaşakalıyorsunuz. Anılarımda yazmıştım: Bu oyunun yazılışına tanık olmuştum ve Necatigil, gecede seslerin radyoda dinleyiciyle buluşması için adeta bir müzik insanı gibi uğraşmıştı. Kâmuran Şipal’se ‘Süslü Karakol Durağı’nı beylik anlatışa yer yer yenik düşüşüyle eleştirmiş; örneklendirmiş. Dipyazılardan öğrendiğimize göre, bütün bu kısımları Necatigil yeniden ele almış...
KISACIK Jules Verne
Çocukluğumun, yeniyetmeliğimin biricik Jules Verne’inden yepyeni bir novella okudum: ‘Zacharius Usta’ (Alfa Yayınları). Galiba Türkçede ilk kez. İnsanın bitmez/dinmez kibir fırtınasını simgeleyen bu yapıt, üstelik özetin özeti -ama derin- psikolojik çözümlemeleriyle beni altüst etti. Saat ve zaman çerçevesinde bütün bir etik değerler fırtınası! ‘Zacharius Usta’yı dilimize Hakan Tansel çevirmiş. Tansel’in bu alabildiğine akıcı çeviride ‘eski kelimeler’le ‘yeni sözcükler’i iç içe, bir arada kullanması beni hiç irkiltmedi. Tam tersine, çevirmenin bu tercihini uzun uzadıya düşündüm...