Tüzün’ün piyanolu üçlüsü 68 yıl sonra ilk kez...

Güncelleme Tarihi:

Tüzün’ün piyanolu üçlüsü 68 yıl sonra ilk kez...
Oluşturulma Tarihi: Ocak 19, 2018 13:09

Boğaziçi Üçlüsü, Süreyya Operası’nda vereceği konserde Hasan Ferit Alnar ve Dvorak’ın yanı sıra Ferit Tüzün’ün 1950’den bu yana arşivlerde bekleyen piyanolu üçlüsünü 68 yıl sonra ilk kez seslendirecek.

Haberin Devamı

Önceki yıl kemancı Özgecan Günöz Kızılay ve piyanist Özgür Ünaldı, çellist Çağlayan Çetin’in önerisiyle bir araya geldiğinde, üçlü öncelikle repertuvar araştırmasına girişmişti. Piyanolu üçlü için yazılmış evrensel müziklerin yanı sıra Türk bestecilerinin unutulmuş eserlerini de gündeme getirmeyi hedefliyorlardı.
“Yaşayan bestecilerimizin çok sayıda piyanolu üçlüsü var elimizde, fakat biz özellikle hayatta olmayanların eserlerine öncelik vermek istedik. İlhan Baran ve Hasan Ferit Alnar’ın bestelerini bulduk” diyor kemancı Kızılay. “Ferit Tüzün’ün piyanolu üçlüsünün notaları ortada yoktu. Nihayet Ankara Devlet Operası’nın arşivinden çıktı. Daha önce seslendirildiğine dair bilgi bulamayınca, prömiyerini yapacağımızı düşünerek heyecanla çalışmaya başladık. Ferit Tüzün’ün biyografisini yazan Şefik Kahramankaptan daha sonra eserin bestelendiği yıl Ankara Devlet Konservatuvarı’nda bir kez seslendirildiğini bildirdi. 68 yıl sonra ikinci kez biz seslendireceğiz.”

PİYANOYA ÇOK İŞ DÜŞÜYOR
Midas’ın Kulakları’ operası, ilk Türk bale eseri ‘Çeşmebaşı’nın müziği dahil 20 civarında eser besteleyen Ferit Tüzün 1977’de, 48 yaşında hayata veda etmişti. Tüzün’ün ‘Çeşitlemeler’in dışında yazdığı yegâne oda müziği eseri ‘Üçlü’. Her ikisini de 1950’de öğrenciyken bestelemiş. Piyano hocası Ulvi Cemal Erkin’in müziğinden etkilenen Tüzün, bu çalışmalarında da ilgisini yansıtıyor. Piyanist Özgür Ünaldı’ya göre, besteci üçlüsünde piyanistliğini sergilemek istemiş.
“Yedi dakikalık eseri ilk incelediğimizde yarım kaldığını düşünmüştük. Çalıştıkça gördük ki form açısından tamamlanmış. Eksiği yok. Yöresel izler taşımakla birlikte, izlenimci yönü öne çıkıyor. Normalde iki dizek yazılan piyano partisi, bu eserde üç dizek. Yani çok yoğun bir ses dokusu yaratılmış.”
Boğaziçi Üçlüsü, 29 Ocak’ta Süreyya Operası’ndaki konserin ilk bölümünde Tüzün ve Alnar’ın, ikinci bölümde ise Dvorak’ın 40 dakikalık süresiyle orkestra eserleriyle yarışan Fa Minör, 3 numaralı üçlüsünü yorumlayacak.
Özgecan Günöz Kızılay, İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası’nda birinci keman yardımcısı. Çağlayan Çetin, Borusan Filarmoni ve Orkestra Sion’un çello grubunda görev yapıyor. Özgür Ünaldı ise Bursa (Uludağ Üniversitesi) Devlet Konservatuvarı öğretim üyesi. Her biri farklı konservatuvarlardan mezun. Çetin ve Ünaldı askerlik arkadaşı. Üçlü ortak düşleri. “Gönlüm kuvartetteydi, Özgür aklımı çeldi ve bizi bir araya getirdi” diyor Kızılay.
18’inci yüzyılda bestecilik eğitiminde kullanılan piyanolu üçlü formu, üç gence solist kimliklerini bir kenara bırakmadan bir araya gelme fırsatı sunduğu için cazip gelmiş.
Boğaziçi Üçlüsü, 60 yılı geride bırakan Amerikalı Beaux Arts Trio’yu örnek alıyor. İlk konserini 2016 sonunda Yeldeğirmeni Kültür Merkezi’nde vermişti. Bugüne kadar İstanbul’un yanı sıra Mersin, Eskişehir, Bursa, Ankara, İzmir’de sahneye çıktılar.
Yoğun orkestra temposu nedeniyle üç müzikçi provalarını hafta sonunda yapıyor. Dönüşümlü olarak her hafta Bursa ya da İstanbul’da buluşuyorlar. Hedefleri hızla repertuvarlarını geliştirmek, konser vermek, video kayıtlar yapmak, bunları internette yayımlamak.
23 Şubat’ta üçlüyü İstanbul’daki Fulya Sanat’ta İDSO eşliğinde dinleyeceğiz. Beethoven’in üçlü konçertosunu seslendirecekler.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!