Güncelleme Tarihi:
Devam eden dava süreci, türkünün hikâyesinin bir kitaba dönüşmesine vesile oldu. Kalan Müzik’in sahibi Hasan Saltık ve İTÜ Türk Musikisi Devlet Konservatuvarı Etnomüzikoloji ve Müzikoloji Anabilim Dalı Başkanı etnomüzikolog Dr. Süleyman Şenel, türkünün anonim olduğu şüphesiyle araştırmalarını derinleştirdi. Uzun süren araştırmalar sonucunda türkünün anonim olduğunu belgeler eşliğinde kanıtlayan Dr. Süleyman Şenel, çalışmalarını ‘Bu Deyiş Kimindir? Mecnunum Leylamı Gördüm’ adlı kitapta topladı. Şenel, Alevi dergâhlarında tutulan ve ‘cönk’ adı verilen kayıt defterlerine dayanarak, türkünün 1836 tarihinde de bilinen anonim bir eser olduğunu kanıtladı.
Siyah Kitap’tan yayımlanan çalışmadan, ‘Mecnunum Leylamı Gördüm’ün 1936 yılında Âşık Veysel ve Âşık İbrahim tarafından ilk defa plağa okunmasının ardından, eserin güftesinin ve bestesinin kimin tarafından yazıldığı sorularına Âşık Veysel’in, “Sahibi ben değilim” yanıtını verdiğini öğreniyoruz.
BİLİRKİŞİ: ESER ANONİM
Devam eden davaya sunulan bilirkişi raporunda da “Mecnunum Leylamı Gördüm isimli eserin 17’nci yüzyılda yaşamış İzzeti’ye, Ali İzzet Özkan’a veya Âşık Veli’ye ait olduğunu söylemek mümkün değildir” denilerek eserin anonim olduğunun altı çizildi. Ancak mahkeme, bilirkişi raporunda yer alan tespitin dışında bir yorum yaparak eserin Ali İzzet Özkan’a ait olduğuna hükmetti.
ANONİM ESERLER SAHİPLENİLİYOR
Kalan Müzik’in sahibi Hasan Saltık, “Bu davadan yola çıkılarak yapılan araştırmanın ve hazırlanan kitabın; yıllardır süregelen, anonim eserlerin sahiplenilerek topluma ait mirasın üzerine konmaya çalışılmasının somut örneği olduğu” yorumunu yapıyor. Saltık, “Binlerce eser bu nedenle dava konusu olup bu eserleri seslendiren sanatçılar ve müzik sektörü mağduriyet yaşıyor” diyor.