Güncelleme Tarihi:
2009’da genel sanat yönetmeni Ufuk Güldü tarafından kurulan Theater28, daha önce hayata geçirdiği Türk-Alman Çocuk Tiyatrosu Festivali de dahil olmak üzere Türkiye’den çok sayıda tiyatro topluluğunun Almanya seyircisi ile buluşmasını sağlıyor. Temel amacı Türkçe tiyatronun yaşatılmasına katkı sağlamak olan Theater28, çeşitli kurumların destekleriyle hayata geçirdiği, ilki 2016 yılında gerçekleşen Türk Alman Tiyatro Festivali’nin kapılarını zorunlu pandemi molasının ardından beşinci açmaya hazırlanıyor.
Genel Sanat yönetmeni Güldü, festival genelinde Türkiye‘de son yıllarda ses getiren oyunların yanı sıra alternatif sahnelerin ve tiyatroların oyunlarına da yer vermeye çalıştıklarını belirterek, “Türk Alman Tiyatro Festivali, hem Türkler hem de Almanlar arasında bir köprü oluşturma görevinde. Bizim amacımız seyirciyi tiyatro sahnesinde buluşturmak” diyerek açıklıyor. Güldü, Almanya’ya yaşayan ve Türkçe konuşan izleyici kitlesinin yerli oyunlar ile buluşması adına önemli bir adım olan festivalin programını oluştururken ana akım oyunların yanı sıra Türkiye sahnesinden alternatif oyunları da izleyicilerle buluşturmayı hedeflediklerini de sözlerine ekliyor.
“Evdeymiş gibi hissediyorlar”
Ufuk Güldü ile birlikte genel sanat danışmanlığı yapan Oliver Toktasch ise özellikle Türk seyircilerin hem Theater28 bünyesinde sergilenen oyunlara hem de festivale yoğun ilgi gösterdiklerini, “Buranın sahibinin bir Türk olduğunu biliyorlar, oyunları anadillerinde izleyebiliyorlar ve bu onlara çok daha rahat sanki evlerindeymiş gibi hissettiriyor” diyerek açıklıyor.
İki dilli festival kapsamında sekiz oyun festival izleyicisiyle buluşacak. Festival, programın belki de en merak edilen oyunlarından biri olan “ISTANBUL - Bir Sezen Aksu Resitali” (ISTANBUL - Ein Sezen Aksu Liederabend) ile başlayacak. Tarihi, tiyatronun ucuz bucaksız gücüyle terse çeviren oyun, “60'lı yıllarda ekonomik sıkıntıdan dolayı Türkler Almanya’ya değil de, Almanlar İstanbul'a gelselerdi neler yaşanırdı?” sorusunun peşinden götürecek izleyicileri. Selen Kara, Torsten Kindermann ve Akın Emanuel Şipal imzalı oyunu, Övül ve Mustafa Avkıran yönettiyor. Oyunun en tanıdık siması ise Sezen Aksu şarkıları… İzleyiciler, İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra Türkiye'de ekonomik bir mucize gerçekleşmiş olsa ve Alman misafir işçiler Türkiye'nin yeniden inşaasına yardımcı olsalardı, Bremen yerine İstanbul yeni gelenleri karşılayan şehir olsaydı işler nasıl olurdu sorusunu Aksu’nun şarkıları eşliğinde keşfedecekler.
Festivalde ayrıca Güner Sümer'in unutulmaz oyunu “Hüzzam”; “Kindertheaterstück” adlı Alman Tiyatrosunun “Koş Koş Hazine Peşinde”, “Auch Deutsche unter den Opfher” ve “Der Spatz vom Bosporus” oyunları da sahnelecek.Tüm oyunlar, 8-18 Aralık’ta Ballhaus Prinzenallee izleyicilerle buluşacak.