Güncelleme Tarihi:
Öncelikle geçmiş olsun, koronavirüs tedavisi gördünüz ve sağlığınıza kavuştunuz. Nasıl geçirdiniz tedavi sürecini?
3 Mart’ta her yıl katıldığımız New York Armory Show’a uçma planlarını geçen yıl yapmıştık. Netice olarak ben son anda gidemedim, galeri ilişkileri departmanının başındaki arkadaşımız bu fuara gitti. 11 Mart’ta İstanbul’da yaptığımız Armory Show değerlendirme toplantısına katılan ben dahil altı kişi sanat dolu COVID-19’u almış olduk! Sigara içmedim, azami spora özen gösterdim ve tesadüfen öncesinde ciddi kilo verdim, bu hususlar mücadelemi çok kolaylaştırdı. Tabii akabinde üç haftalık bir karantina dönemini de dikkatle yaşadım. Ben sakin, biraz ateşli bir tedavi yaşadım ancak ailemin, dostlarımın o dönemde belli etmeden çok endişelendiklerini sonradan anladım.
FUAR KASIM YA DA ARALIK AYINDA
Contemporary İstanbul’un 15’incisini gerçekleştirmeyi planlıyorsunuz bu yıl. ‘Yeni normal’i nasıl olacak fuarın?
Evet, ‘yeni normal’, bize göre ‘yeni normal’, gelecek kuşaklara göre ise normal olacak bir dünyadayız artık. Contemporary İstanbul olarak mart sonundan itibaren ileriye yönelik, öncelikle kısa dönem, yani 15. yaşındaki CI 2020 ve 2021’e doğru dünyadaki gelişmeleri, olasılıkları ve Türkiye sanat ortamını izlemeye başladık. Bu izleme döneminde ‘paylaşma ve dayanışma’ içerikli iki hususun birlikte öne çıkması gerektiğini gördük. Her gün, her an değişen gelişmelerin yanında bilginin, deneyimlerin ve görüşlerimizin paylaşılması son derece önemli. Paylaşma yanında insanlığın içine girdiği bu bilinmezliklerle dolu ortamda kurumların, kişilerin dayanışmaları gerektiğini belirginleşti. Ocak 2020’de kurulan Cİ Danışma Üst Kurulu, ikinci toplantısını 6 Mayıs’ta çevrimiçi yaptı. Toplantıda tüm gelişmeleri ve olasılıkları değerlendirdik. Akabinde 32 yerli sanat galerimizle iki ayrı grupta yine paylaşma ve dayanışma içerikli ve son derece verimli toplantılar yapıldı. Bu toplantılar devam edecek. Yine mayıs başında, son 8 yıldır Cİ Ambassadors olarak tanımladığımız Asya, Avrupa ve Amerika kıtasındaki 13 ayrı şehirde yerleşik elçilerimizle bir toplantı yapıldı. Haziran ayı başında yabancı galerilerle toplantılarımızı ele alacağız. Her geçen hafta farklı gelişmelerin olması nedeniyle bu iletişimi yayarak devam ettireceğiz.
Dünyadaki pek çok sanat fuarı ya iptal edildi ya da ertelendi. Siz ne gibi önlemler düşünüyorsunuz?
Koronavirüsün en fazla etkilediği sektörlerin başında sanat yer aldı, aynı şekilde turizm de büyük darbe yedi. Sanat sektörü, sanatçılar ve sanat galerileri gelişmiş ülkelerde hızla, sorunun ilk haftalarında bu ülkelerin yönetimlerince desteklendiler. Senenin ilk yarısındaki fuarlar genelde ertelenirken veya çevrimiçi yapılırken ikinci yarıdakiler izle-gör sürecindeler. Art Basel, mart ayında takvim değiştirerek hazirandan Eylül 17-20 arasına yerleşti. Yani Cİ’den bir hafta önce. Biz de halen izliyoruz ancak yukarıda saydığım çeşitli toplantılarımızdan Cİ 2020 için kasım veya aralık aylarının daha uygun olacağı düşüncesi doğuyor. Bir diğer düşüncemiz ise fuar günlerini uzatarak günlük az sayıda ziyaretçi kabul etmek. Günlük ziyaretçi adedi tarifini Kültür ve Turizm Bakanlığı COVID-19 önlemleri genelgesi belirleyecektir.
Diğer taraftan Cİ online/çevrimiçi çalışmamızı da nisan ayı başında ele aldık. Dünyadaki hızla yapılmış örnekleri inceledik, inceliyoruz. Bunların içinde müzeler, sanat galerileri gibi örnekler de var. Haziran ayı sonunda çalışmamızı bitirecek ve fuar tarihinden daha önce uygulamaya koyacağız. Çevrimiçi fuar konusu henüz dünyada yeni, bir süre daha tartışılacak, benimseyenler ya da benimsemeyenler olabilir. Bu da bir pazar ayrıştırmasını getirecektir. Cİ, başta insan sağlığı yanında ekonomisine de bakarak fiziksel fuarını devam ettirmek kararlılığındadır. Ancak bununla paralel dünyada vazgeçilmez olmakta olan çevrimiçi fuarlar arasında da iddialı ve farklı olmayı hedeflemiştir.
ESKİ ALIŞKANLIKLARI BIRAKMALIYIZ
Fuarlar erteleniyor, galeriler kapalı. Pek çok alanda olduğu gibi sanat sektörü de zor günler geçiriyor. Sanat piyasası ne kadar bir daralmayla atlatır sizce bu dönemi?
Ülkemizde sanat sektörünün birçok yönden verilerinin takibi mümkün olamadı bugüne kadar. Galerilerle ve sanatçılarla sürdürülen iletişim bize bir yön vermektedir. Bazı galerilerimiz çok fazla menfi etkilenirken az sayıda da olsa bazı galeriler çevrimiçi satışlarında bir seviye yakaladılar. İçinde bulunduğumuz süreç, herkesin eskiyi ve alışkanlıklarını geride bırakarak yeniye, yeniliklere yönelmesi, bu arayış içinde olması gereken dönemdir. Yeni yöntemler, düşüncelerle yeni pazarlar bulmanın mümkün olduğuna inanıyorum. Bu uluslararası dünyada da aynı; bazı galeriler, galeri kapalı iken satışlarını koruyor. Keşfetme, yeniyi bulma sürecini yaşıyoruz, ne kadar süre ya da sürekli mi bunu da bilmiyoruz.
Danışma Üst Kurulu’nda benimsediğimiz, mayıs sonu ve haziranda devam edecek ‘Çağdaş Sanata Destek Çağrısı’nı, Çağdaş İstanbul Vakfı önderliğinde düzenleyeceğiz. Yaratıcılığın sürmesi için toplumların iç sesi olan sanatçının çalışmaya devam etmesine ihtiyacımız var. Sanat ekonomisinin hayat bulması, sürdürülebilir bir sanat ortamının sağlanması için sanat kurumlarının, sanat galerilerinin ve sanat alıcısının ortak bir güçle hareket edeceği inancıyla yola çıktık. Hedef, bu zor ortamda sanatçılara, sanat galerilerine, sanat inisiyatiflerine olabildiğince destek olabilmek ve bir ölçüde zorlu dönemin yaralarını sarmaya çalışmak. Öncelikle sosyal medya aracılığıyla tanıtımını planlıyoruz. Ülkemizin sanatseverlerini, iş dünyasını, koleksiyoncularını ve insanlarımızı ilk kez dahi olsa sanat eseri almaya davet ediyoruz. Paylaşalım ve dayanışalım.