Güncelleme Tarihi:
Neşeli çocukları, oyunbaz kedi ve köpekleri, yemyeşil ağaçlarıyla cıvıl cıvıl bir mahalle, Sardunya Mahallesi. Efe, mahallenin en küçük sakinlerinden. Ama küçücük bir kalpte bile dünyadaki her canlıya yer bulunabileceğine inananlardan o. Bu yüzden, aksi mi aksi Osman Bey’i hiç anlayamıyor. Her sabah tüylü dostları Bulut, Tırmık ve Mercan’ı besleyip onlarla oyun oynarken Osman Bey’in sesi yankılanıyor sokakta: “Yeteeeer! İstemiyorum bu işe yaramaz hayvanları, bu pis pire torbalarını...” Efe’yse her sokağın, her mahallenin hayvanların da yaşayacağı kadar büyük olduğunu düşünüyor.
Komşusu Pervane Abla, “Dünya bizim olduğu kadar onların da...” diye ne kadar dil dökse nafile. Kalp diliyle konuşmayı çoktan unutan Osman Bey’e göre hayvanlar, anlaşılmaz sesler çıkaran, yararsız yaratıklar. Mahalledeki hayvanlar arttıkça onun tahammülü azalıyor. Sonunda bir gün, onlardan kurtulmak için bir plan yapıyor ve Bulut’u yavrularıyla birlikte uzaklardaki bir ormanın karanlığına terk ediyor. Pervane Abla, Efe ve diğer çocuklar umutla kayıp dostlarını arayadursun, sonunda huzura kavuştuğunu düşünen Osman Bey için her şey asıl şimdi başlıyor.
Sezen Aksu, hikâyede Osman Bey’in çocukluğuna uzanıp onu sevgisiz, aksi bir insana dönüştüren olayı anlatarak çocuklara bambaşka bir ufuk açıyor. Osman Bey’in tatsız anısı, çocukları olayların arka planını sorgulamaya teşvik ederken, korku ve cesaret arasındaki ilişkiyi kavramalarına da yardımcı oluyor. Cesur olmanın hiçbir şeyden korkmamak değil, korkuların onları ele geçirmesine izin vermemek, doğru bildiğini yapmaktan vazgeçmemek olduğunu anlıyor çocuklar.
Umulmadık şekilde gelişen olaylar, çocukluğunda kaybettiği neşeye, sevgiye ve güvene yeniden kavuşabilmesi için, Osman Bey’e yepyeni bir kapı aralıyor. Ve okurları da insan merkezli yaşam algısını gözden geçirmeye davet ediyor.
Serap Deliorman tarafından resimlenip, Sibel Algan ve Gizem Çiçek tarafından metinleştirilen kitabın sonunda Sezen Aksu çocuklara duygu yüklü bir mektupla sesleniyor: “...Kocaman bir dünyanın kapılarını açar kitaplar bize. Başka insanları tanırız, başka çocukları, başka ülkeleri, hayvanları, evreni... Kitaplardaki ve çevremizdeki hayatlar üzerine ne kadar çok düşünürsek, ne kadar çok hayal kurarsak bizimle beraber hayatlarımız da büyür. Peki insanın hayatının büyük olması ne demektir biliyor musunuz? Kocaman bir hayatımız olduğunda başka dilden konuşan, başka türlü düşünen, bizim hiç bilmediğimiz şeyler söyleyen birini anlayabiliriz. İşte o zaman herkesi sevebiliriz... Bütün çocukların, herkesin eşit ve mutlu olduğu kocaman bir dünya yaratabilme gücü vardır. Lütfen hayatınızı farklı insanlarla ve fikirlerle büyütün. Büyük hayata çok şey sığdırır insan, unutmayın, hayatın kocamanı güzeldir...
Sezen Aksu Metinleştiren: Sibel Algan - Gizem Çiçek
Resimleyen: Serap Deliorman
Caretta Çocuk, 2017
32 sayfa, 24 TL