Ece ÇELİK
Oluşturulma Tarihi: Ekim 18, 2018 17:32
Müzisyenlerinin tamamı Berklee Müzik Okulu öğrencileri ve mezunlarından oluşan Berklee Sessiz Film Orkestrası, ‘Operadaki Hayalet’le İstanbul’a geliyor. Profesör Sheldon Mirowitz ve orkestra şefi Eren Başbuğ ile Berklee’yi ve film besteciliğini konuştuk.
Dünyada ilk kez ‘film besteciliği’ bölümü açan ve bu alana özel sanatçılar yetiştiren dünyanın en prestijli müzik okullarından Berklee College of Music, ‘Berklee Sessiz Film Orkestrası’ projesiyle Türkiye’ye geliyor. Orkestra, kendisi de bu bölümden mezun Eren Başbuğ şefliğinde 25 Ekim’de Zorlu PSM’ye konuk olacak. 1925 yapımı sessiz film ‘Operadaki Hayalet’ dev ekranda gösterilecek, BSFO da filme orijinal besteleriyle eşlik edecek. ‘Berklee Sessiz Film Orkestrası’ kurucusu ve Berklee film besteciliği bölümü profesörü Sheldon Mirowitz ve Eren Başbuğ ile konser öncesi konuştuk...
Sheldon MirowitzDünyada ilk film müziği besteciliği lisans programı Berklee’de. Film müziği besteciliğini diğer türlerden ayıran nedir?
Sheldon Mirowitz: Bir film için daha doğrusu bir hikâye için müzik bestelemek diğer tüm kompozisyonlardan farklı bir görev. Film müziği bestelerken amaç, hikâyeyi daha iyi hale getirmek. İzleyiciyi hikâyenin içine dahil etmek, filme daha çok anlam katmak.
Berklee College of Music’te eğitim almak, genç bir müzisyen adayı için ne ifade ediyor? Burada eğitim görmek sizin hayatınızı nasıl değiştirdi?
Eren Başbuğ: Berklee kesinlikle hayatımdaki dönüm noktalarından bir tanesi. Genç bir müzisyen adayı için Berklee, elbette ki dünya standartlarında ve klasik müziğe hapsolmamış bir akademik müzik eğitimini çok çeşitli müzik dallarında sunuyor. Benim en çok mutlu kaldığım yanı, tanıdığım insanlar oldu; uluslararası bağlantılar kurmak, imkânlar ve yeni projeler yaratmak için mükemmel bir ortam. Elbette ki Berklee’deki deneyimimi baştan sona kusursuz olarak değerlendiremem, fakat hayatımdaki etkisi çok derin. Yine de hatırlatmak gerekir ki bir müzisyenin yolunu belirlemesi, imkânları doğru değerlendirmesi, aldığı eğitim birikimini gerçek hayatta uygulayabileceği fırsatları yakalayabilmesi kendisine kalıyor.
Eren BaşbuğBerklee Sessiz Film Orkestrası fikri nasıl ortaya çıktı ve nasıl bir araya geldi? Şimdiye kadar hangi ülkelerde konser verdiniz ve nasıl tepkiler aldınız?E.B.: Orkestra, yaklaşık sekiz yıl önce, Sheldon Mirowitz öncülüğünde kurulmuş bir yapı. Sheldon’ın tasarladığı ve öğrettiği ‘Scoring for Silent Films’ isimli, sessiz film müzikleri besteciliği üzerine olan dersinin bir sonucu. Orkestra günümüze kadar 10’dan fazla filmi sahnede sergileyerek Amerika’nın en büyük sessiz film festivallerine katılma fırsatı buldu. İstanbul konseri orkestranın Amerika dışındaki ilk konseri olacak.
‘Operadaki Hayalet’ kültleşmiş bir eser. İzleyeceğimiz yorumda bizi neler bekliyor?E.B.: Berklee Sessiz Film Orkestrası ile birlikte ‘Operadaki Hayalet’in 1925’teki orijinal sessiz film versiyonunun üzerine, Berklee film besteciliği bölümü öğrencileri tarafından yeni bestelenmiş müzikleri sergiliyoruz. ‘Operadaki Hayalet’ aslında başta bir korku hikâyesi gibi gözükse de, aslında ötekileştirilmişliğin ve nihayetinde karşılıksız bir aşkın hikâyesi. Filmin bu versiyonunda hiçbir diyalog olmamasının çoğu izleyici için canlı orkestra eşliğinde yeni ve heyecan verici bir deneyim olacağını düşünüyorum.
İstanbul’da iki seminer gerçekleştireceksiniz. Berklee’ye girmek isteyen öğrencilere tavsiyeleriniz neler olacak?S.M.: Vereceğim seminerlerin ilk hedefi genç müzisyenlere film müziği fikrini tanıtmak. Eğer bu konuda heyecan duyuyorlarsa onlara birkaç tavsiyem olacak. Her şeyden önce
müzik yetenekleri üzerine çalışmalılar. Genel olarak kulaklarını eğitmek, müziğin nasıl işlediğini öğrenmek anlamına geliyor. Beste yapmak bir kulak egzersizi işidir. İkinci olarak onları film ve tiyatro izlemeye, hikâye okumaya teşvik edeceğim. Hikâyenin anlatım dilini anlamaları ve konuyla ilgili heyecan duymaları gerekir. Son olarak Berklee’ye gelmelerini teşvik edeceğim. Bölümümüz film müziği bestelemek için dünyadaki en iyi yer.