Selçuk Artut'un 'geometri sanatı' sergisi AKM'de

'Geomart-ut7' sergisi hakkında değerlendirmelerde bulunan Sabancı Üniversitesi Sanat ve Sosyal Bilimler Fakültesi (SSBF) Öğretim Üyesi Selçuk Artut şunları söyledi: “Geometrik desenler kimi zaman doğada gözlemlediğimiz bir düzenin yansıması, kimi zaman ise uygulanan farklı tekniklerle ortaya çıkan sezgisel bir sürecin soyut sonuçları olarak karşımıza çıkıyor. Basit bir pergel ve cetvel yardımıyla elde edilen geometrik desenler, bize sundukları görsel içerikte farklı düzeylerde ortaya çıkan karmaşık yapıları ve aynı zamanda kusursuz düzenleri ile müreffeh bir dünyayı gözler önüne sermektedir. İlhamını derin soyutlamalardan alan geometri sanatında, algılanan ile tasarlanan arasında kurulmaya çalışılan bazı gizemli köprülerle karşılaşırız. Bu köprüler ustaca inşa edildiğinde mutlaklığa, tekrara, sonsuzluğa, sadeliğe, karmaşıklığa, düzene ve kaosa uzanan bir pencereden bakmamızı sağlayan yalın bir yapıya sahip olurlar. Geomart-ut7 başlıklı bu çalışma dizisinde, anlamın ifadeden nefesini kestiği bir algı dünyasında, basit geometrik formların hareket kazanabileceği ve karmaşık yapılara dönüşebileceği bir dönüşümü sunmaya çalışıyorum. Geçmişin geometri sanatı ile bugünün kendinden üreyen (jeneratif) sanatı arasındaki sisler altında kalmış olan bağlantıları görünür hale getirmeyi arzuluyorum.”

Eser hakkında: Geomart-ut7

-Geometrik desenler kimi zaman doğada gözlemlediğimiz bir düzenin yansıması, kimi zaman ise uygulanan farklı tekniklerle ortaya çıkan sezgisel bir sürecin soyut sonuçları olarak karşımıza çıkıyor. Basit bir pergel ve cetvel yardımıyla elde edilen geometrik desenler, bize sundukları görsel içerikte farklı düzeylerde ortaya çıkan karmaşık yapıları ve aynı zamanda kusursuz düzenleri ile müreffeh bir dünyayı gözler önüne sermektedir. İlhamını derin soyutlamalardan alan geometri sanatında, algılanan ile tasarlanan arasında kurulmaya çalışılan bazı gizemli köprülerle karşılaşırız. Bu köprüler ustaca inşa edildiğinde mutlaklığa, tekrara, sonsuzluğa, sadeliğe, karmaşıklığa, düzene ve kaosa uzanan bir pencereden bakmamızı sağlayan yalın bir yapıya sahip olurlar.

-Geomart-ut7 başlıklı bu çalışma dizisinde, anlamın ifadeden nefesini kestiği bir algı dünyasında, basit geometrik formların hareket kazanabileceği ve karmaşık yapılara dönüşebileceği bir dönüşümü sunmaya çalışıyorum. Geçmişin geometri sanatı ile bugünün kendinden üreyen (jeneratif) sanatı arasındaki sisler altında kalmış olan bağlantıları görünür hale getirmeyi arzuluyorum.

-Karşınızda gördüğünüz görsel ve işitsel malzemelerin tamamını kod yazarak oluşturdum. Öncelikle sunduğum görsel içerikten başlamak gerekirse temelde matematiksel analizler neticesinde ortaya çıkardığım geometrik yapılardan meydana geliyor. Söz konusu geometrik yapılar ise ilhamını geometri sanatının tarih boyunca gözlemlediğimiz belli başlı temel çalışmalarından alıyor. Bu çalışmaları ele almamın özel bir sebebi de günümüz medya sanatının içerik bakımından özünün aslen bu kaynaklardan beslenmekte olduğunu ortaya koymak ve bu bağlantıların hiçe sayılarak günümüzde göz ardı edildiğini ifade etmektir.

-Eserin sahip olduğu bir başka düşünce katmanı ise Medeniyet Okumanın Batı Hegemonyası altındaki egemenlikle şekillenmiş ötekileştirici tutumunu tartışmaya açmaktır. Birçok sanat kitabında sanatın yükselişi Rönesans’a dayandırılmakta, özellikle 8. Yüzyılda Orta Doğu Coğrafyasında yükselen Sanat ve Bilim üzerine kurulu bir kültürün dünya medeniyetine olan katkılarına gereken önem gösterilmemektedir. Oysa kanımca medeniyete bütüncül bir bakış açısı gerekmektedir. Hiçbir düşünce veya eser bir anda herşeyden bağımsız olarak ortaya çıkmamıştır. Medeniyete dair tartışmalar Batı ve Doğu ayrımından öteye geçmeli ve dengeleri ön yargısız bir biçimde oluşturulmuş bir ortamda konular kapsayıcı bir biçimde ele alınmalıdır.

-Üzerinde çalıştığım geometrik desenler ürettiğim kodlama yapıları ile renk ve hareket kazanıyorlar, bunun sonucu olarak ise görsel manada zenginleşiyorlar. Eserin müziğini de benzer bir yaklaşımla ürettim. Matematiksel olasılıklar üzerine kurulu ve algoritmalar ile şekillendirdiğim bir kompozisyonu işitmeniz mümkün.

-Sonuç olarak karşınızdaki eser kendi geliştirdiğim algoritmaların dinamikleriyle oluşturulmuş bir yapıya sahip.

-Diyalektik Yaratıcılık olarak ifade etmeyi uygun bulduğum bu yaratım süreci benim ve kod diliyle iletişim kurduğum bilgisayarın karşılıklı etkileşimleri neticesinde ortaya çıkıyor. İnsan ve Teknoloji Birlikteliği karşımıza tarih boyunca farklı boyutlarda birçok senaryolar sunmuştur ve günümüz bu etkileşimlerin sanat üretiminde derinden hissedildiği bir dönemdir. Sanatçı bundan binlerce yıl öncesine kadar uzanan hezarfenlik kimliğini yeniden üstlenmektedir. Özellikle Teknolojik Sanat ile uğraşan sanatçılar bir yandan sanat eseri üretmenin yöntemlerini sanatın gelenekleri ile devam ettirirken bir yandan da teknolojinin olanaklarını kullanmak için sürekli bir bilgi ve beceri edinme uğraşı ile meşgulllerdir. Teknoloji ve Sanatın etkin birliktelikleri ile ortaya çıkan sonuçlar kimi zaman sanatçıların hayal ettiklerinin de ötesinde eserler oluşturabilmektedir. 

https://selcukartut.com/ linkinde Selçuk Artut ile ilgili bilgi bulabilirsiniz.