Güncelleme Tarihi:
Yeni nesil kültür sanat dergilerine bir yenisi eklendi: Mikrop. İlk sayısında Selda Bağcan ve Ferhan Şensoy'u kapağına taşıyan dergide Selda Bağcan, Ali Poyrazoğlu, Orhan Aydın, İlkay Akkaya, Canan Kaftancıoğlu, Sevinç Erbulak, Feride Çetin, Geveze, Güven Erkin Erkal, Önder Özen, Bilge Kösebalaban gibi isimler yer aldı.
Genç kuşağın kafasını bir nebze olsun akıllı telefonlardan kaldırmaya cüret etmeye (!) karar vermek nasıl oluyormuş diye merak edip, bu yeni derginin ekibiyle bir araya geldik. Derginin yazı işleri müdürü ve imtiyaz sahibi Çağdaş Turan, genel yayın yönetmeni ve tasarımcısı Görkem Türeyen, editörler Zeynep Geçgin ve Andaç Akçakayalı ile hem dergilerini hem de genç kitlenin kültür sanat dergilerine bakışını konuştuk…
'Mikrop'un çıkış hikâyesiyle başlayalım mı?
Çağdaş Turan: Hepimiz, iyi kötü dergi dünyasına bulaşmış tiplerdik. Andaç ile ben zaten halihazırda Gamlı Baykuş ve Alacakaranlık dergileriyle boğuşuyorduk. Hâlâ da boğuşmaya devam ediyoruz laf aramızda. Bunca dert yetmezmiş gibi "Battı balık yan gider" diyerek bir dergi daha çıkarmaya karar verdik.
Zeynep Geçgin: Biz de o sıralarda Görkem'le Vagon Dergi'nin son istasyonuna ulaşmıştık. Oradan aktarma yapıp 'Mikrop'a geçtik.
Piyasada şu an sayamayacağımız kadar benzer formatta dergi varken sizi yeni bir dergi çıkarmaya motive eden şey nedir?
Görkem Türeyen: Bilenler bilir dergi işi tedavisi olmayan bir hastalıktır. Baktık ki hepimiz hastayız, "Çivi çiviyi söker" dedik ve bir araya geldik. "Bu sefer farklı bir şeyler yapalım" dedik.
Andaç Akçakayalı: Birbirimizi de çok sevdik. Hemen kanımız ısındı. Her türlü ayrıksı düşünceyi hayata geçirme konusunda ekip ruhunu yakalamış olmamız bizi motive etti ve kolları sıvadık.
'KAPAKLARIMIZDA YAŞAYAN İSİMLER OLACAK'
'Mikrop'u diğer kültür sanat dergilerinden ayıran özellik nedir?
Zeynep Geçgin: Öncelikle içerisinde iki farklı dergiyi barındıran bir dergiyiz. Her sayımız iki farklı kapakla çıkacak.
Görkem Türeyen: Şimdiye kadarki deneyimlerimiz okurların hep aynı tarz yazılardan sıkıldığını gösterdi. O yüzden diğer dergilerin yer veremediği satır başlarını, oluşturduğumuz köşelerle pekiştirdik.
Andaç Akçakayalı: Bence bizi diğerlerinden ayıran en büyük özelliğimiz okuru çimdiklememiz. Ayrıca kapaklarımızda kullandığımız ve kullanacağımız isimlerin yaşayan isimler olmasına özen gösteriyoruz. Okurların da bizim gibi düşündüğünü fark ettik.
Çağdaş Turan: Buradaki asıl amaç yaşayan değerleri yüceltebilmek.
İsminiz ve sloganınız ("Kolay girer, zor çıkar") konusunda tepki alabileceğinizi düşündünüz mü?
Çağdaş Turan: 'Mikrop'un bize ifade ettiği anlam çok sempatik. İsim konusunda okurlardan da olumsuz geri bildirimler almıyoruz, aksine sempatik buluyorlar. Slogan konusunda aynı şeyi söyleyemeyiz. Milletin içi fesat yahu! (Gülüşmeler)
Zeynep Geçgin: Farklı yönlere çekilebileceği konusunda tereddütlerim vardı. Sanırım ekibin en fesadı ben oluyorum bu durumda.
Ekibi nasıl oluşturdunuz?
Andaç Akçakayalı: 'Mikrop'un kendine has bir ekosistemi var. Dergide sadece yazısı, çizisi olanlar değil, bize fikir verenler, destek mesajları atanlar da bu ekibin bir parçası. Elbette kendi içimizde bir iş bölümü var fakat bulaşabildiğimiz herkesi bu ailenin bir üyesi olarak görüyoruz.
Zeynep Geçgin: Ülkede mikrop çok olunca çalışma arkadaşı bulma konusunda sıkıntı yaşamıyoruz.
Okurlardan yazı alıyor musunuz?
Çağdaş Turan: Tanınmış isimlerden oluşan güçlü bir kadromuz olmasına rağmen okurlardan gelen yazılara da fazlasıyla önem veriyoruz.
Yazarları seçerken dikkat ettiğiniz kriterler neler?
Görkem Türeyen: Alışılagelmiş klasik yazılardan ziyade daha özgün yazıları tercih ediyoruz.
Zeynep Geçgin: Bazı yazarları seçerken "İşte o tam bir mikrop!" diyoruz ve onu bulmak için elimizden geleni yapıyoruz. Diğer yazar seçimlerinde ise duruşuna ve fikirlerine saygı duyduğumuz kişilerin olmasına önem gösteriyoruz.
'Mikrop' kendini dört kelimeyle ifade etmek istese bu kelimeler ne olurdu?
Çağdaş Turan: Ezberbozan
Görkem Türeyen: Antibiyotik
Zeynep Geçgin: Bağımlılık
Andaç Akçakayalı: Muzip
Okur kitlenizin yaş grubu hangi aralıkta?
Görkem Türeyen: Geniş bir içerik yelpazemiz olduğu için her yaş kesiminden okura ulaşabileceğimize inanıyoruz.
Andaç Akçakayalı: Bence bizi diğer dergilerden ayıran önemli noktalardan biri de okur kitlesinin yaş aralığı. Seçtiğimiz yazarlar ve köşeler itibariyle sadece 18-30 yaş arasına seslenmiyoruz. Dergide 35-50 yaş aralığındaki okurun da ilgisini çekebilecek köşeler var. Ki aldığımız mesajlar da geniş bir yaş aralığını kucakladığımızın sinyallerini veriyor.
'BEZ ÇANTA MESELESİ!'
Genç kuşağın kültür sanat dergilerine yaklaşımını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Zeynep Geçgin: Genç kuşağın dergilere çok fanatik bir yaklaşımı var. Ciddi şekilde sahipleniyorlar kendilerine yakın hissederlerse.
Andaç Akçakayalı: Ne aradığını bilenler kitapçılardaki dergi reyonlarında uzun zaman geçiyor zaten. Fotoğraf çekip sosyal medyada paylaşmak isteyenlerse o ay hangi dergi en janjanlı kapakla çıkmışsa onu tercih ediyor.
Çağdaş Turan: Bir de bez çanta meselesi var. Promosyon ürün olarak bez çanta dağıtıyorsanız içeriğinizin hiç önemi yok. (gülüşmeler).
'Mikrop’un kısa ve uzun vadeli hedefleri arasında neler var? Etkinlik takvimi oluşturacak mısınız okuyucu 'Mikrop’u hangi etkinliklerde karşısında bulabilecek?
Görkem Türeyen: Kısa vadede tüm okurlara mikrobu bulaştırmak istiyoruz. Uzun vadedeki düşüncelerimiz ise hepsi ile oturup bir çay ve kahve içip güzel bir ortamda sohbet edebilmek.
Çağdaş Turan: Önümüzdeki günlerde vermeyi planladığımız bir lansman gecesi üstünde çalışıyoruz. Bununla birlikte ilerleyen zamanlarda bazı yazarlarımızla da söyleşi günleri gerçekleştirmeyi düşünüyoruz.
Andaç Akçakayalı: Rihanna da sürpriz parçalarıyla gecemize renk katacak (gülüşmeler).