Güncelleme Tarihi:
Alberto Manguel’in güzel yapıtı ‘Gezgin, Kule ve Kitapkurdu’nu (Yapı Kredi Yayınları, Dilek Şendil’in çevirisi) tartışa tartışa okudum. Kendimle tartışıyordum, yazarın saptadıklarıyla tartışıyordum, yıllar yılı okuduğum kitaplarla da. Sözgelimi, Manguel bize bambaşka bir Prens Hamlet tanıtıyor; o Prens Hamlet’le tartışıyordum...
Bu yapıt okuma sanatının görüngesini genişletiyor; okuru, dün okuduklarıyla, yarın okuyacaklarıyla yepyeni değerlendirişlerde buluşturuyor. Emma Bovary hayatla romanları gerçekten birbirine karıştırdı mı, irkilerek soruyorsunuz. Gerçi Flaubert de öyle demeye getirir ama Emma’nın okuduklarını da gizliden gizliye sarakaya alır. Manguel çok daha derin bir şefkatle yaklaşıyor Madam Bovary’ye.
Alberto Manguel, aslında, Emma’nın başına gelenlerin, her okurun başına gelebileceğine işaret ediyor. Öyleyken, Hamlet’le Emma arasında tuhaf, söze kolay kolay dökülemeyecek bir yakınlık oluşuyor: Okur her zaman pek çok etkilenişin tutsağıdır.
Nereden nereye: Elli beş yıl öncesine döndüm, Orhan Burian’ın çevirisinden ‘Hamlet’i okuyordum; bir-iki yıl geçecek, ‘Hamlet’i bu kez de Sabahattin Eyuboğlu’nun çevirisinden okuyacaktım. Çarpılıp kaldığım yaşamın gizlerini eşelediğine inandığım Hamlet! Oysa Manguel’in yorumunda Prens Hamlet, okuduklarından dolayı kafası karışmış bir bedbaht genç adam.
Behçet Çelik’in yeni romanı
Behçet Çelik’in ilk çocuk romanı da diyebilirdim: ‘Çantasızlar Kampı’ (Günışığı Kitaplığı). Özellikle kaçındım: ‘Çantasızlar Kampı’ altmış sekizimde beni alıp götürdü, bir solukta okunuyor, hüzünlü mutluluklarla donatıyor. Baştan beri ‘öz edebiyat’a bağlılığı, saygısıyla tanığımız Behçet Çelik bu kez de aynı özeni çocuk edebiyatımız için korumuş.
Değişen çevre koşullarında bir yarın arayışının, insana, doğaya yaraşır bir çevrenin var olabilmesinin olanaklarını deşen ‘Çantasızlar Kampı’ her yaştan okura ses yöneltiyor. “Balkon güzel; hem evdesin hem dışarıdasın.” Bu tümceye dalıp gittim. Hatta, havanın soğuğuna aldırmayıp, bir süre sonra balkonda oturmak ihtiyacı duydum.
Günışığı Kitaplığı yıllardan beri yazarlarımızı çocuklar için dâvet etmekle ne kadar iyi yapıyor. Bu dâvet sayesinde, biz ihtiyar çocuklar da güzel kitaplar okumak sevincine eriyoruz. ‘Çantasızlar Kampı’ şimdilik altı kişi, okur okumaz yedinci kişi oldum!