Öfkeden umudu doğurmak

Güncelleme Tarihi:

Öfkeden umudu doğurmak
Oluşturulma Tarihi: Aralık 03, 2021 09:31

2000’ler Türkiye’sinde kadınların edebiyat, sinema, spor, balıkçılık gibi çoğunlukla eril alanlarda var olma biçimlerine bakan 14 makaleden oluşan, Aksu Bora’nın derlediği ‘İradenin İyimserliği’ sadece feministleri değil kadınların deneyimlerine bakmak isteyen tüm okurları kucaklayacak nitelikte.

Haberin Devamı

“İrade iyimserdir. Çünkü şiddetle, cinayetle örülü bir dünyada bile yapabilecek şeyler olduğunu bilir.”
Aksu Bora’nın derlediği ‘İradenin İyimserliği’, bir devam kitabı niteliğinde. Daha önce Türkiye’deki feminist hareketin tarih yazımına katkı sunan Asena Günal ve Aksu Bora’nın ‘90’larda Türkiye’de Feminizm’ çalışması, ikinci dalga olarak adlandırılan Türkiye’deki feminist hareketin nabzını tutuyordu. Bu defa biraz daha ayrışarak sadece feministlerin değil; mücadelenin getirdiği kazanımlarla kadınların kendilerini var etme mücadele ve biçimlerine odaklanarak, kadın tarih yazımına 2000’lerden bakmaya devam ediyor. Kendini feminist olarak tanımlamayan fakat feminizmin kazanımlarının dokunduğu kadınların cephesinden, mücadelenin farklı veçhelerine odaklanıyor. Bunu özellikle vurgulayan Bora, “feminizm bize kadınlığın fıtrat değil, bu dünyada başımıza gelenlerle ilişkiler içinde karşılaşmalarla kurulduğunu öğretmişti” derken, feminizmin kendini feminist addetmeyen kadınlara nasıl dokunduğunu vurguluyor. Feminizmin siyasetten sokağa, kültürel alandan gündelik yaşam pratiklerine uzanan çeşitlilikte kadınların yaşamına nasıl değdiğinin ve dönüştürdüğünün bir izdüşümü bu derleme.
‘İradenin İyimserliği’nin sunuşunda Aksu Bora, bilge kadına selam gönderiyor. Ursula K. Le Guin’in “Öfkeyi zarar vermekten başka bir şeyi harekete geçirmek için kullanacak; onu nefretten, intikamcılıktan, hep kendini haklı görmekten uzaklaştıracak, yaratılışa ve şefkate hizmet etmesini sağlayacak bir yol var mı?” sözüyle öfkeye sahip çıkmaya çağırıyor. Kadınların isyanını umuda evriltecek bir sahiplik çağrısı bu. Hayatı, kendileri için dönüştürme potansiyeline sahip çıkarak öfkenin mücadeleyi diri tutan gücüne dem vuruyor.
Derleme, 2000’lerde Türkiye’de kadınların edebiyat, sinema, spor, balıkçılık gibi çoğunlukla eril alanlarda, blog’lar gibi yeni yazın alanlarına kadar geniş bir perspektiften var olma biçimlerine bakan 14 makaleden oluşuyor.

Haberin Devamı

‘İradenin İyimserliği’, Ahu Antmen’in kadınların sanatsal alanda 2000’lerdeki üretimini ele aldığı makalesi ‘Yoksa Ben Feminist miyim?’ ile başlıyor. Sema Aslan ‘İçlerini Ateşe Gösterenler/Edebiyatta 1915 ve 1938 Anlatıları’ ile edebiyatın nabzını tutuyor. Emek Çaylı Rahte’nin sinemanın cephesinden ‘Bize Her Yer Taşra/’Yozgat Blues’ ve ‘Unutursam Fısılda’nın Kadınları’ başlıklı makaleleri, 2000’lerin sinemasında kadınların taşrayla ilişkisini ele alıyor.
Spor, son yıllarda özellikle kadınların en çok görünür olduğu bir alan olmasına karşın, kadınlar çoğunlukla sultanlıkla perilik arasında bir yerde konumlandırılıyor. İlknur Hacısoftaoğlu ‘Periler ve Sultanlarla Dolu Bir Masal Dünyası’ başlıklı makalesinde farklı bir perspektif getiriyor. Televizyon dizilerinden kadınları ele alan Zehra Çelenk’in makalesinden, kadınların Photoshop gibi uygulamalarla kendi bedenleriyle ilişkilenme biçimini ise Binnaz Saktanber’in kaleminden okuyoruz. Özlem Yeniay’ın Gökovalı kadınların balıkçılık mesleğindeki mücadelelerini ele alan makalesi, öne çıkan yazılardan.
Figen Uzar Özdemir ile Gözde Çerçioğlu Yücel dergi deneyimi üzerinden muhafazakâr kadınların yazın alanındaki deneyimlerine; Funda Şenol Cantek ile Aksu Bora 5Harfliler ve Reçel adlı blog’lar üzerinden kadınların yeni yazın biçimlerine odaklanırken, Bora bir diğer makalesinde Amargi dergisini ele alıyor.
Burcu Şenel’in ‘Gündelik Hayat ve Direniş’ adlı makalesi kadınların pratiklerinden gündelik yaşamın izini sürüyor. Okur, kadınların siyasetteki deneyimlerini ise İlknur Üstün’ün Kadın Koalisyonu sürecini ve 2000’lerin en özgün örgütlenmelerinden Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nu inceleyen Nevin Yıldız’ın yazılarından takip ediyor. Eril bir siyasetin temsilcisi olan MHP ve ülkücü harekette kadınların deneyimlerini ele alan Nagehan Tokdoğan’ın makalesi ise siyaset alanındaki tamamlayıcı yazılardan.
Derleme farklı alanlardan gelen, kimi zaman pratikten, kimi zaman teoriden beslenen çeşitli yazım ve bakış biçimlerini bir araya getiriyor. ‘İradenin İyimserliği’, feminist tarih yazımının 2000’lerdeki durumunu ele alan başucu kaynaklarından biri olarak yerini alırken, alanındaki diğer çalışmalar gibi sadece feministleri değil kadınların deneyimlerine bakmak isteyen tüm okurları kucaklayacak nitelikte.

Haberin Devamı

Öfkeden umudu doğurmak
İradenin İyimserliği
2000’LERDE TÜRKİYE’DE KADINLAR
Derleyen: Aksu Bora
İletişim Yayınları, 2021
368 sayfa, 58 TL.

BAKMADAN GEÇME!