Güncelleme Tarihi:
“En iyi kurgu hayatın kendisidir” derler ya, şu COVID belasıyla hepimiz bunu çok iyi öğrendik. Yaşayacaklarımızı bir filmde izlesek ya da bir kitapta okusak çoğumuz “Biraz abarttılar” bile derdik hani! COVID bizi evlere kapatınca temel dürtülerimiz az bir süre sonra alanlarımızı genişletmeye yöneltti bizi. Bingo! Başımıza her türlü çorabı ören teknoloji, hiçbir günahı yokmuş gibi kurtarıcı sıfatıyla yetişti. Kitap okuyup dizi ve film izlemekten yorulmuş bizlere çevrimiçi dünyaların kapılarını açtı. Müzeleri dolaştık çevrimiçi, konserlere gittik, tiyatrolar izledik... Gezdik, tozduk, öğrendik!
Bu ağdalı girişin sebebi öykücü ve senarist Neşe Cehiz’in ‘Burada Manzara Harika’ adlı kitabı. Okurken içimden bir yandan hemen kalkıp, bavulumu hazırlayıp bulabildiğim ilk uçakla Nepal’e gitmek geldi, diğer yandan “Ne güzel anlatıyor işte yazar, gitmeme gerek bile kalmadı” diye geçirdim. Hadi biraz daha ipucu vereyim, kitap tam bir ‘ters manyel’. Ne demek bu? Yazar size gitmenizi mi salık veriyor, kalmanızı mı, karıştırıyorsunuz. Üstelik önerilen yolculuk çevrimiçi mi gerçek mi, onu da siz çözüyorsunuz.
ÇAKRALARINI AÇ, KARMANI KAR!
İtiraf etmeliyim ki Nepal’e gitmek benim çocukluk hayalimdi. O yüzden Cehiz’in kitaba başlarken yönelttiği “Neden Nepal?” sorusuna bir çırpıda onlarca sebep sayabildim. Tam kafama göre bir yol arkadaşı buldum diye sevinirken Cehiz bu kez “Neden Nepal’e gidilmez?” diyerek beni ortada bırakmasa iyiydi. Neyse ki sonra yola çıkarak gönlümü aldı. Şiva kimdir anlattı, Himalayalar’da tura çıkardı, adlarını hiç duyamadığım yerlerde gezdirdi, yine adını duymadığım felsefelerle tanıştırdı. İyi bir tur rehberi Cehiz. Çünkü bu yolculukta bana Instagram’da paylaşıp bolca ‘like’ alacağım fotoğraflar çektirmenin yolunu değil, neden insanların yaşamdan keyif aldıklarını anlamak için o ‘like’lara ihtiyaç duyduğunu sorgulattı. Kişisel gelişim yöntemleriyle bireysel gelişimimizi tamamlamak için çırpınırken köklerimizi sağlamlaştırmadığımız sürece pek çok rüzgârla savrulacağımızı düşündürttü. Acımasız bir rehber aynı zamanda. Çünkü rehberlik ettiklerinin işin kolayına kaçmasına izin vermiyor. “Atalarımın günahlarından dolayı yüzüm bir türlü gülmüyor ya da doğuştan kurbanım” diye başkalarının suçlanması konusunda ise çok sert. “Çakralarını de kendin açarsın, karmanı da kendin kararsın” diyor.
CEVAPLARI SENDE OLAN SORULAR
“Nepal bahane, yol şahane” diyerek farklı bir yolculuk öneriyor. Üstelik o kadar çok soru soruyor ki kafanızın karışmamasına imkân yok. Benimki karıştı. Dahası, bulduğum cevaplarla da yetinmedi. Ben cevabı söyledikçe yenilerini koydu önüme. Çünkü onun önerdiği yolculuk aslında kişinin düşüncelerinde gerçekleşmeli. “Yaşamak ne anlama geliyor? Yaşama taklidim ne zaman bitecek? Müstakbel geleceğim nerde? Nereye gitmeli? Kimi sevmeli? Neye bağlanmalı? Kendimi nasıl unutabilirim? İpsiz sapsız dolanarak yaşanabilir mi?” sorularını soran herkesin düşüncelerinde uzun yolculuklar yapması gerekiyor. Günümüzün en ‘trend’ soruları bunlar. Pek çok kişi bu soruların cevabını arıyor. Kimi Doğu’da kimi Batı’da! Kimi kitaplarda kimi filmlerde. Kimi dinde kimi felsefede. Ama aslında tüm cevaplar kendi içinizde. Siz de dönüp bakın kendi manzaranıza, oradan nasıl görünüyorsunuz? Neşe Cehiz’i de yanınıza almayı unutmayın çünkü işinin ehli, elinizi hiç bırakmadan kafanızı açan bir rehber!