Melih Bey hangi yazımı beğendi?

Güncelleme Tarihi:

Melih Bey hangi yazımı beğendi
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 20, 2017 11:22

Melih Cedet Anday hakkında epeyce yazdım, birkaç kere televizyon programı da yaptım. Sonuncusu, Aydın Doğan Ödülü’nü kazandığı seneydi. Yıllar önce Vilayet Lokantası’nda yaşadığım sevinci o gün de yaşıyordum.

Haberin Devamı

70’lerin sonunda dünyaca ünlü Penguin Yayınları programına göre Türk edebiyatı üzerine birkaç türü kapsayan bir dizi yayımlanacaktı.
Nermin Menemencioğlu ve Fahir İz, bu dizi için Türk Şiiri Antolojisi hazırlamışlardı. 1978’de yayımlanan ‘An Anthology of Turkish Vers’ adlı antolojide seçtikleri eserler, gerçekten zevkli bir edebi bakışın ürünleriydi. Ne var ki şiirle başlayan projenin devamı gelmedi. Benzer biçimde yayınevinin Avrupalı şairler dizisi de yarım kalmıştı. Gerekçe, beklenen tirajın sağlanamamasıydı.
Fahir İz’i daha evvelden tanıyordum, Nermin Menemencioğlu’yu ise bir Londra ziyaretimde tanıdım. Hatta o gün, evden çıktıktan sonra, ünlü orkestra şefi Sir Georg Solti ile karşılaşmış, yanına gidip konuşmuştum...
Antolojiye dönelim. Bir özelliği vardı. Menemencioğlu ile İz, antolojide yer alan şairler hakkında yargılarını, yorumlarını müstakil yazılarla kitaba koymuşlardı. Bir şair hariç! Melih Cevdet Anday.
Kaleme aldıkları her yazı titiz bir çalışmanın, uzun zamana yayılan emeğin ürünüydü. Melih Cevdet Anday’ın sayfasında ise kısa bir biyografiden sonra parantez açılıyor, Cemal Süreya’nın Papirüs dergisinde Melih Cevdet Anday dosyası için yazdığım yazımdan bir paragraf yer alıyordu.
İz ve Menemencioğlu, Melih Bey’in güç beğenir yönünü, titizliğini düşünerek, yazımdan bir bölümle durumun üstesinden gelmişlerdi. Gurur duyulacak bir şey olduğunun farkındaydım. Yakın bir dostuma, aslında beni onunla, onun titizliğiyle karşı karşıya bıraktıkları şakasını yapmıştım.
Nasıl bilmiyorum. O dostuma söylediğim bu söz Melih Bey’in kulağına gitmiş. O yıllarda Melih Bey, sık sık vilayet binasına bakan Vilayet Lokantası’nda yerdi öğle yemeğini. Binanın üst katında da Memet Fuat’ın yönettiği Yeni Dergi’nin yönetim yeri vardı. Hepimiz mutlaka oraya uğrardık. Bir gün Yeni Dergi’ye giderken Melih Bey’in lokantada yemek yediğini gördüm. Hemen içeri girip yanına gittim. Bana şöyle dedi: “Ben sizin o yazınızı çok beğenirim.”
Sevincimin derecesini tahmin edemezsiniz? Tabii utancımın da...
Melih Bey’i yakından tanımak bir başka zekâyı tanımaktı aslında. Size anlattığı olay, ilk bakışta sıradan bir anı kırıntısı gibi görünürdü. Oysa içinde küçük zekâ testleri gizliydi...
Melih Bey hakkında epeyce yazdım, birkaç kere televizyon programı da yaptım. Sonuncusu, Aydın Doğan Ödülü’nü kazandığı seneydi. Vilayet Lokantası’nda yaşadığım sevinci o gün de aynı coşkuyla yaşıyordum.
Melih Bey, şiirleri ve diğer eserleriyle her zaman okunması gereken yazarlarımızdandır.

BAKMADAN GEÇME!