‘Me Too’ üzerine düÅŸündüren polisiye

‘Beni Seç’in Amerikalı ünlü yazarları Tess Gerritsen ve Gary Braver, polisiye-gerilim türü için güçlü bir işbirliğine gitmiş olsalar da farklı insanların ihanet ve terk edilme deneyimlerinden sonra nasıl tepki verdiklerini de inceliyorlar. Örneğin, orta yaşlı dedektif, öldükten sonra kendisine ihanet ettiğini öğrendiği kocasını iyi bir şekilde hatırlayabilir mi? Erkek arkadaşı tarafından terk edilen üniversiteli öğrenci, babasının terk ettiği annesinden farklı tepki verebilir mi? Yazarlar, polisiye bir vakanın araştırılmasının yanı sıra ilişkinin doğasının, eşini aldatmanın, ahlaki değerlerden ve hatta ortak insani ahlaktan bir tür vazgeçme olduğunu gözler önüne seriyor.
Üniversite öğrencisi Taryn Moore’un intiharından sonra olay yerine gelen Boston Emniyet Teşkilatı Dedektifi Frances ‘Frankie’ Loomis araştırmasına başlıyor. 32 yıldır birçok intihar vakası inceleyen dedektif, Taryn’in ölmeden hemen önce peynirli makarna yapmasının intihar edecek umutsuz birisi için garip bir davranış olacağını düşünüyor. Frankie, evde yaptığı araştırmada ‘Cehennem Gazabı: Şiddet ve Aşkta Reddedilmiş Kadınlar’ adlı bir makale yazdığını da öğreniyor. Okuyucular bu noktada Gerritsen ve Braver’in kitaplarına koydukları başlığın ironisini az çok anlayabiliyor. Taryn’in vücudu soğuk ve rüzgârlı bir gecede dairesinin altındaki beton kaldırımda yatarken, cep telefonu hiçbir yerde bulunamıyor. Bu gariplik Frankie’nin, Taryn’in ölümünü intihar olarak kayda geçmesinin önüne geçiyor. İki genç kızın annesi Frankie, telefonlarının onlar için ne kadar önemli olduğunu da biliyor zaten. Taryn’in telefonu nerede? Neden apartmanda değil ya da kaldırımda parçalara ayrılmış olarak bulunamadı? Frankie artık, bir cinayet soruşturmasına başlıyor. Taryn’e ne olduğunu bulmaya ve onun için adaleti sağlamaya karar veriyor.
Yazarlar romanı, önce ve sonra olmak üzere iki zaman çizelgesinde sunuyor. Tüm hikâye üç bakış açısından okuyucuyla paylaşılıyor. Her ikisi de erkekler tarafından terk edilmenin ne olduğunu bilen Frankie ve Taryn ile üniversite profesörü Jack’in bakış açısı. Jack dünya edebiyatının talihsiz âşıkları ile ilgili eserlerin incelendiği derslerinde, kendini derse adayan en parlak öğrencisi Taryn ile yaşadıkları düşünülünce yazarlar kitabın en sert ironisini ortaya koyuyor. Tess ve Gary soruşturma sürerken geçmiş ve şimdiki zaman arasındaki etkileşimle, Taryn’in gerçekten ne kadar sinsi ve tam olarak istediğini, istediği zaman ve kendi şartlarında elde etmek için her şeyi nasıl yapacağını belirlemeye çalışıyor. Taryn’in yaşam boyu süren güvensizliği, yanlış tarafta olması; davranışlarına, intikam arzusuna, bencilliğine ve tam bir narsisizmine duyduğumuz tiksintiyi yenmeye yetmiyor. Nasıl öldüğünün araştırması sırasında bunları düşünürken, şoke edici son devreye girene kadar gerilim en yüksek perdeden okuyucuya sunuluyor.
Bir polisiye kitabıyla yazarlar, ‘Me Too’ hareketinin öneminin altını kalın çizgilerle çiziyor. Yasak ilişkilerini tehdit unsuru haline getiren kadının haklılığının sorgulamasına girişirken, cinayet soruşturması üzerinden okuyucuyu düşünmeye zorluyor. Jack, cinsel dürtüleri için kariyerini kullanabilecek diğerleri kadar kötü mü? Sonuçta bu önemli mi? Affetmek hayatımızda ne kadar rol oynamalı? ‘Beni Seç’teki karakterlerle aynı durumda olsaydık ne yapardık? Sayfaların, ipuçlarının arasında katili ararken, böyle bir durumla karşılaşırsanız kimin yanında yer almanız
gerektiğini de düşünün...

BENÄ° SEÇÂ

Tess Gerritsen, Gary Braver
Çeviren: Özge Onan
DoÄŸan Kitap, 2022
296 sayfa.