Kamusal alan ve özel hayatın kesişiminde

Güncelleme Tarihi:

Kamusal alan ve özel hayatın kesişiminde
Oluşturulma Tarihi: Mart 03, 2023 11:24

Kimliksiz bedenler, kesilmiş sahneler, kimi tamamen kimi kısmen karanlıkta kalmış imgeler... Tüm bunları, soyut imgeler aracılığıyla bir bütünün parçaları haline getiren sanatçı Berke Yazıcıoğlu’nun şimdiye kadarki en kapsamlı projesi ‘Gece Vakti’ sergisi, Dirimart Pera’da.

Haberin Devamı

‘Gece Vakti’ adlı yeni sergisinde Berke Yazıcıoğlu, tek başına pek bir anlam ifade etmeyen, etrafımızda gördüğümüz canlı ve cansız biçimlerin nasıl bir süreç sonucu arzu nesnesine dönüştüğünü inceliyor. Serginin adı da kamusal alan ve özel hayatın kesişim kümesine referansla konmuş. Erotizmin çoğu zaman ipotek edildiği zaman aralığı olan ‘Gece Vakti’, sergiye adını vermiş.
Berke Yazıcıoğlu, eğitimini School of the Art Institute of Chicago’da tamamlamış genç bir sanatçı. Londra’da yaşayan ve çalışan Yazıcıoğlu, sanat pratiğine çok sayıda sanatçı ve tasarımcı gibi resimle başlamış. Hem iletişim tasarımı hem güzel sanatlara ilgi duyuyor; ikisini bir araya getiren bir pratik kurmaya çalışıyor. Resmin fiziksel ve sezgiselliğini grafik sanatların net ve iletişimselliğiyle harmanlıyor. Tamamen yağlıboya resim ve mürekkep işlerden oluşan ‘Gece Vakti’ sergisi, Yazıcıoğlu’nun uzun süredir biriktirdiği fikirleri denemek için yarattığı bir oyun alanına benziyor.
Sergide yer alan çalışmaları aracılığıyla beden, mekân ve cinsiyet arasındaki ilişkiler üzerine kafa yoran Berke Yazıcıoğlu, zihninden geçenleri izleyiciye alışılagelmişin dışında, biraz da yaramaz bir ton ile aktarmayı başarıyor.

Haberin Devamı

Kamusal alan ve özel hayatın kesişiminde

Yazıcıoğlu, sergiyi şöyle anlatıyor: “Düzen ve arzu arasındaki ironik çatışmayı hepimiz bir ölçüde hissediyoruz. Bu çatışmayı doğru ya da yanlış olarak nitelendirmeden, biraz yaramazlık yaparak temsil etmeye çalışıyorum. Resimlerim izleyiciye göz kırpsın, onu heyecanlandırsın istiyorum. Özel alan ve özel aktivite fikirleri ilgimi çekiyor. Kimse bakmıyorken yaptıklarımız aynı zamanda kişiye özel ve evrensel olabiliyor. Bu evrenselliği hatırlatmaya çalışıyorum; izleyici de kendi kişisel dünyasına korkmadan bakabilsin istiyorum.”
Gece Vakti’, izleyiciyi ilham kavramı üzerine düşünmeye de davet ediyor. William S. Burroughs, David Wojnarowicz, William Kentridge ve Wolfgang Tillmans, ilham kavramının etrafından dönerek Yazıcıoğlu’nun bu sergide konuştuğu sanatçılardan birkaçı. İlham kavramını sanatçılar arasında bir iletişim aracı olarak gören Yazıcıoğlu, “Sanatı etkileyen birçok faktör var; galeriler, basın, para, politika... Bu kuvvetlerin etkisinin dışında sanatçıların işleri üzerinden birbirleriyle kurduğu iletişime ilham deniyor. Benimle benzer amaçları olan ya da benim de yapmaya çalıştığım bir şeyi başarmış sanatçılar ilgimi çekiyor” diyor.
Sergi, fiziksel haliyle henüz bütünlüğüne kavuşamamış, oluşum aşamasındaki bir süreci andırıyor. Bütün olmayışının sebebi eksiklik değil. Çalışmalar, izleyicinin zihnine imge olarak düşmeyi ve sonrasında, izleyicinin zihninin derinliklerindeki birikmiş imge ve anılarla karışıp pişerek nihayetine ermeyi bekliyor.
Berke Yazıcıoğlu’nun ‘Gece Vakti’ başlıklı sergisi 19 Mart’a kadar Dirimart Pera’da.

BAKMADAN GEÇME!