Kadın bakışıyla yeniden: ‘Hırçın Kız’

Güncelleme Tarihi:

Kadın bakışıyla yeniden: ‘Hırçın Kız’
Oluşturulma Tarihi: Haziran 07, 2018 16:05

Shakespeare’in ‘Hırçın Kız’ını günümüzde geçen bir öykü olarak, üstelik kadın gözüyle yazılmış bambaşka bir yorumla yeniden okumaya ne dersiniz? Ödüllü yazar Anne Tyler, ‘kadın düşmanı’ bir oyun olarak yorumlanabilecek ‘Hırçın Kız’dan yola çıkarak yazdığı ‘Sirke Kız’la işleri tersine çeviriyor...

Haberin Devamı

Pulitzer ödüllü Amerikalı yazar Anne Tyler, Shakespeare’in ölümünün 400’üncü yılı etkinlikleri vesilesiyle başlatılan ‘Shakespeare Yeniden’ serisi kapsamında, Shakespeare’in ‘zamansız/mekânsız’ eserlerini yeniden yazan/anlatan ‘ünlü yazarlar’ arasındaki yerini; ‘Hırçın Kız’ın ‘yeniden’ anlatımı olan ‘Sirke Kız’ ile alıyor. Tyler, ‘Hırçın Kız’ın öyküsünü ABD’ye, Baltimore’a taşımış. Shakespeare’in, hele hele bugünden bakınca hiç de kabul edilebilir olmayan, hadi çekinmeyelim ‘kadın düşmanı’ tavra sahip olarak yorumlanabilecek bu oyunu (Babası tarafından evlendirilmek istenen ‘hırçın kız’ Katherine, kendisiyle babasının parası için evlenen Petruccio tarafından, türlü baskıcı yöntemle ‘itaat eder’ hale getirilir) Tyler günümüze taşırken baştan aşağı dönüştürüyor.
Elimizde yine babası tarafından evlendirilmek istenen ve genelgeçer kalıplara pek uymayan bir genç kadın var. Gözü, John Hopkins Üniversitesi’nde yıllardır süren bilimsel araştırmasından başka bir şey görmeyen, iki kızıyla ilişkisi de handiyse temel yaşamsal ihtiyaçlarını sürdürebileceği şekilde, bir tür çıkar ilişkisine dönüşmüş, ‘bencil’ bir baba; Tyler’ın yarattığı Dr. Battista. Büyük kızı Kate, evde açık ara en çok sömürülen karakter. Hem babası hem de ergenliğin git gelleri arasında savrulan kız kardeşi Bunny tarafından en çok da ev içi emeğinin kullanılması üzerinden sömürülüyor. Üniversitede aldığı botanik eğitimini yarıda bırakmak zorunda kalmış, çocuklara o kadar da bayılmadığı halde bir anaokulunda yardımcı öğretmen olarak çalışıyor. Hayatıyla ilgili ne ileri ne geri gittiği, rutinden çıkamadığı -kolay olsun diye her akşam aynı et yemeğini pişirdiği, küçük kız kardeşiyle ilgili babasını bir türlü sorumluluk almaya ikna edemediği, kafası sadece işiyle meşgul olan babasının sürekli olarak arkasını toplamak zorunda olduğu- bir dönemde giriyoruz hayatına Kate’in. Babası, yanında çalışan parlak zekâlı Rus asistanının çalışma vizesini uzatabilmek için kızı Kate’i, asistanı Piyotr ile evlenmeye yönlendirir. Ve Kate karşımıza; kendi hayatı konusundaki böyle ciddi bir kararla ilgili inisiyatif almak konusunda bile son derece basiretsiz bir kadın olarak çıkar... Her ne kadar hayatındaki tuhaf gidişatın farkında olan, son derece zeki bir kadın olsa da harekete geçme konusunda üzerinde tuhaf bir atalet olan bir kadın...

Haberin Devamı

Açıkçası kitabın büyük kısmını, kendi içinde bir ironisi de olduğu halde, Kate’in sinikliğine, babasının bencilce ısrarlarına ve Piyotr’un kabalıklarına kurularak, sinirlenerek okudum. Lakin usta yazarlık bu olsa gerek, Tyler kitabın son çeyreğinde öyle bir manevra yapıyor ki, ‘hırçın kız’ın -şimdiki durumda ‘sirke kız’ın- seçimleri onu özgür ve özgün bir hayata doğru yönlendirmeye yarıyor. Başlarda görece tekdüze tonda giden hikâye akışı da, ‘sözde düğün’ yaklaştıkça Kate’in akrabalarının hikâyeye eklenmesiyle hareketleniyor. Kate’in, kendisini babasının ve kız kardeşinin kıskacından kurtarıp özgür bir hayata -anlaşmalı bir evlilik aracılığıyla olsa dahi- gittiği yolu takip etmeye başlıyoruz. Ve bizim ‘hırçın kız’ kocası tarafından falan değil, bizzat kendisi tarafından, kendi özgür iradesiyle çekidüzen vermiş oluyor hayatına.
Peki aşk ve mutluluk? Onu da esirgemiyor Tyler, Kate’ten (ve okurlardan). Manevra, dedik ya...
Tyler ‘Hırçın Kız’ı Shakespeare’in oyununun orijinal çerçevesinden epey bir saparak yorumlamış. Aradan geçen 400 küsur yılda bu tip bir yorumla karşılaşmak da bizim kazancımız...

Haberin Devamı

Kadın bakışıyla yeniden: ‘Hırçın Kız’

Sirke Kız
Anne Tyler
Çeviren: Sinem Bozkurt
Doğan Kitap, 2018
206 sayfa, 22 TL.

 

BAKMADAN GEÇME!