Güncelleme Tarihi:
İzmir Konak’taki Kemeraltı Antikacılar Çarşısı’nda yer alan Galeri Ayzeradant’ta izleyiciyle buluşan ‘İktisat Sanatı’ sergisi, para - sanat ilişkisi üzerine düşündürüyor. Küratörlüğünü Nihat Özdal’ın üstlendiği sergide Thomas Geiger, Neda İsmail Atar, Nur Aydın Evrensel, Cemal Şamlı ve Hür Efe Antik’in işleri yer alıyor.
“Para, Batı Ege’de hayatımıza girdiği ilk günden beri bir tarafındaki sayılar ve ardındaki şekillerle sanatı da aslında hep taşıdı. Bütün kusurlarına ve yapısı gereği temeldeki değeri temsil edememesine rağmen hayatımızın bir parçası. İktisat Kongresi’nin yapıldığı şehirde, kongrenin 100. yılında sanat ile iktisat ve para arasındaki derin kesişmeleri ifşa etmeye çalıştık” diyen küratör Nihat Özdal’ın sergiyle ilgili kaleme aldığı metinde ‘Paranın sanat alanına girişi’ni şöyle anlattı:
“Parayı konu alan sanat eserleri, feodalizmin sona ermesiyle birlikte kapitalist sınıfın doğması ve sanat eserleri için bir piyasanın oluşmasıyla ortaya çıkıyor. Kabaca 1400-1600 yılları arasına tarihlenebilecek bu dönem gerçekten de “sanatçının doğuşu”na tekabül ediyor: sanat ile zanaatın birbirinden ayrıldığı ve bazı sanatkârların yaratıcı dehalar olarak son derece saygın ve yüksek bir toplumsal konuma eriştikleri dönem.
Yaşlı Brueghel’in ‘Para Çuvalları ile Sandıkların Savaşı’ (1570) başlıklı oymabaskısı, Hollanda ticaret imparatorluğunun doğduğu ve bütün toplumsal normları altüst ederek canlı bir sanat piyasasını besleyen yeni servetlerin bu topraklara aktığı bir dönemde Antwerp’teki hayatı alaya alan bir taşlamadır. Rembrandt da, Hollanda Altın Çağı’nda, sadece pahalı bir süs eşyası olduğu için değil, hırsız ve kumarbazdan öte eğitimli ve kültürlü insanlar olduklarını göstermek amacıyla sanat eseri sipariş eden sermayedarlarla bankacıların portrelerini boyayacaktır.
Atlantiğin diğer tarafında ise ilk modern kâğıt para kuşatma altındaki Quebec şehrinde ortaya çıkar: Şehrin Fransız valisi, madeni para arzı düşük olduğu için askerlere arkasını imzaladığı iskambil kâğıtlarıyla ödeme yapar. Sonradan, Amerikalı devrimciler eylemlerini finanse etmek ve Britanya hâkimiyetindeki ekonomiden bağımsızlıklarını göstermek için, bazıları son derece yaratıcı ve sanatsal özellikler taşıyan banknotlar çıkarmaya başlarlar. Bu durum, devrimden sonra para ekonomisinin kontrolünü zorlaştıracaktır. Başkan Andrew Jackson’ın para arzını federal düzeyde kontrol altına alma girişimlerine cevaben Amerikalı tüccarlar ve gazeteciler kendi madeni paralarını ‘basmaya’ kalkarlar.
Kölelik karşıtları ve sufrajeler, mesajlarını yaymak için paradan yararlanırlar: banknotların üzerine yazılar yazar, madeni paralara oyma yaparlar. Bu yöntem yakın zamanlarda da sık sık kullanılmıştır. Örneğin, 1970’lerde Brezilya’da diktatörlük koşullarında çalışmalarını sürdüren Cildo Meireles, ‘İdeolojik Dolaşıma İlaveler’ başlıklı dizisinde, sansüre uğrayan haberleri ve mesajları tedavüldeki banknotlar üzerine yazarak yayar.”
‘İktisat Sanatı’ başlıklı sergi 10 Mayıs’a kadar İzmir Konak Kemeraltı Antikacılar Çarşısı’ndaki Galeri Ayzeradant’ta görülebilir.