Güncelleme Tarihi:
Prangey'nin 1842'de başladığı fotoğraf seyahati esnasında uğrak yerlerinden Anadolu ve İstanbul'da 1843'te çektiği fotoğraflar, çok sayıda uzman ve tarihçi tarafından ‘İstanbul'un bilinen ilk fotoğrafları’ olarak kabul ediliyor. İzleyicileri 19. yüzyıl tarihine doğru bir yolculuğa çıkaran ‘Monumental Journey’ (Anıtsal Yolculuk) adlı serginin ‘Anadolu’ olarak geçen bölümündeki İstanbul fotoğrafları arasında, Beyazıt Kulesi'nden çekilen ve İstanbul'un o dönemki panoramik manzarasının görüldüğü fotoğraf öne çıkıyor. Nuruosmaniye Camisi'nin merkezini oluşturduğu fotoğrafta, Sultanahmet Camisi ve Ayasofya'nın yanı sıra Boğaziçi ve Marmara Denizi görülüyor. İstanbul'daki farklı binaların yakın plan çekimlerinin yer aldığı sergide, Prangey'nin atının sürücüsünün portresi de yer alıyor. O dönem Osmanlı topraklarında yer alan Kudüs'teki Mescid-i Aksa'nın panoramik bir fotoğrafının yer aldığı sergide Suriye, Mısır ve Filistin'den de birçok kare bulunuyor. Prangey’nin yaklaşık 120 fotoğrafından oluşan sergi 12 Mayıs’a kadar ziyaret edilebilecek.
PRANGEY’NİN EŞSİZ FOTOĞRAF YOLCULUĞU
Tarihçi ve arkeolog vasıfları da olan Prangey, fotoğrafçılıkta ‘Dagerreyotype’ olarak bilinen fotoğraf tekniğinin öncülerinden biri olarak kabul ediliyor. Kilolarca ağırlıktaki makinesiyle 1842'de bir fotoğraf yolculuğuna çıkan Prangey, 3 yıl boyunca İtalya, Yunanistan, Türkiye, Suriye, Lübnan ve Mısır gibi coğrafyalarda binden fazla fotoğraf çekti. Prangey'nin çektiği bu fotoğraflar, İstanbul, Atina, Roma ve Kudüs'ün bugüne ulaşan ilk fotoğrafları olarak kabul ediliyor. Sanatçının birçok yeni teknik deneyerek çektiği fotoğraflar dünyanın en eski fotoğraf arşivi olarak biliniyor.