İçindeki sesi duymaktan korkanlar bu kitabı okumasın!

Güncelleme Tarihi:

İçindeki sesi duymaktan korkanlar bu kitabı okumasın
Oluşturulma Tarihi: Kasım 07, 2018 11:38

Uzman klinik psikolog Esra Ezmeci’nin yazdığı ‘Süt Lekesi’ ‘bir insan çocukluğunda yaşadığı travmaların etkisiyle ne kadar kötü şeyler yapabilir, çocuklukta yaşanan bazı sorunlar hiçbir zaman çözülemez mi, doğuştan kötü ya da iyi olmak mümkün müdür’ gibi soruların peşine düşüyor.

Haberin Devamı

Bir insanı iyi ya da kötü olarak nitelendirmeden önce bilinçli ya da bilinçsiz bazı değerlendirmeler yaparız. Örneğin insanlara karşı davranışlarına bakarız; nazik mi, anlayışlı mı, önyargılı mı, düşünceli mi, hayvanlara-doğaya karşı hassas mı gibi pek çok farklı başlık altında kişinin davranışlarını tartarız. Oturduğu bir restoran ya da kafede çalışanlara karşı kaba davranan birine iyi demekte zorlanırız mesela. Çünkü kibirlidir ve başka insanları hor gören birine iyi insandır diyemeyiz. Öte yandan hayvanseverliğini bir taç gibi başında taşıyan biri olabilir bu bahsettiğimiz kişi. Hayvanları sevmeyi iyi insanlar kategorisine yazmıştık, fakat insanlara karşı kusurlu tavırlar içinde. Bu kişiye ne diyeceğiz şimdi? Uzun lafın kısası, iyilik-kötülük pek de öyle kolay anlaşılacak ya da onaylanacak, etiketlenecek kavramlar değildir.

Haberin Devamı

İnsanları ya da doğayı anlamaya çalışan pek çok öğretide kişilerin içinde iyiyi ve kötüyü bir arada barındığından söz edilir. İyi ya da kötü olmak kişinin seçimi haline gelir böylece. Peki, bir insanı kötü olmak zorunda bırakan bir yaşantısı / geçmişi / travması olabilir mi? Kötü bir insan diye kestirip attığımız birini anlamak için uğraşırsak onu bu hale getiren sorunları çözmek mümkün olur mu? Bir insan çocukluğunda yaşadığı travmaların etkisiyle ne kadar kötü şeyler yapabilir? Çocuklukta yaşanan bazı sorunlar hiçbir zaman çözülemez mi? Doğuştan kötü ya da iyi olmak mümkün müdür? Bu konuyla ilgili daha binlerce soru sorulabilir ancak yanıtları bulmak o kadar kolay değil.

Uzman klinik psikolog Esra Ezmec’nin yazdığı ‘Süt Lekesi’ romanı işte tam da bunlar ve benzeri soruların peşine düşüyor. Mesleği gereği çok iyi bildiği bazı ruhsal sorunları taşıyan karakterlerle bezeli romanında okuru iyi, kötü, zayıf, güçlü, acı, utanç, önyargı gibi pek çok kavram üzerine tekrar tekrar düşündürüyor. Okurken kendi yaralarınıza bakmanıza neden oluyor ve başka insanların davranışlarını değerlendirirken yalnızca kendi görüşünüz ya da önkabulleriniz üzerine hareket etmemeniz gerektiği konusunun altını çiziyor. İçimizdeki, belki de susturmaya çalıştığımız, seslere kulak vermemizi sağlıyor.

Haberin Devamı

Kitapta kendisi de bir klinik psikolog olan Ezgi’nin hikâyesine tanık oluyoruz. Okulunun en gözde öğrencisi olan Ezgi’yi ailesi ve çevresiyle bir bütün olarak ve kademe kademe tanıyoruz önce. Ardından psikoloji alanında yapmayı planladığı ve kendi açısından bir ‘devrim’ gibi görünen, tamamen farklı hayatları olan, birbirinden farklı tanı konulmuş kişilerle gerçekleştirmek istediği grup terapisi fikrini öğreniyoruz. İdealistliğiyle tanınan, çalıştığı psikiyatri kliniğinin ortağı ve kendisinin de hocası olan Tülin’le hayatında ilk kez çatışma yaşamasına neden oluyor bu fikir, sonrasında ise Ezgi’nin hayatı bambaşka bir yola giriyor.

Olayların bundan sonrasında hem birbirinden farklı ruhsal sorunları tanıtan hem de bu sorunlarla baş etmek için nelere ihtiyacımız olduğunu fark etmemizi sağlayan terapi seanslarına katılıyoruz. Katılıyoruz çünkü yazar atmosferi ve bütün süreci sanki biz de oradaymışız gibi anlatıyor. İşin heyecanlı kısmının ise şimdiye kadar anlattığımız bölümlerden çok daha farklı bir noktada olduğunu da belirtmeden geçmeyelim.

Haberin Devamı

Esra Ezmeci’nin ‘Süt Lekesi’ bir ilk romana göre yetkin sayılabilecek bir kurguya ve dile sahip olsa da yine ilk roman olmasından kaynaklı birkaç küçük anlatım sıkıntısı da barındırıyor. Fakat okurken kendinizi olayların akışına kaptırdığınızda bunları hiç önemsemeyeceğinizi rahatlıkla söyleyebiliriz.

İçindeki sesi duymaktan korkanlar bu kitabı okumasın

Süt Lekesi
Esra Ezmeci
Destek Yayınları, 2018
264 sayfa, 25 TL.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!