İbsen’i bugüne taşıyan rock yıldızı: Dag Solstad

Güncelleme Tarihi:

İbsen’i bugüne taşıyan rock yıldızı: Dag Solstad
Oluşturulma Tarihi: Haziran 28, 2022 19:15

Norveçli yazar Dag Solstad ‘Mahcubiyet ve Haysiyet’ adlı romanında, Henrik İbsen’i yüz yıl öncesinden bugüne taşıyor. Romanın lise öğretmeni karakteri Elias Rukla aracılığıyla İbsen’in ‘Yaban Ördeği’ adlı oyununu konu edinirken bir yandan da bu oyunla iç içe geçen bir anlatı kuruyor.

Haberin Devamı

Televizyon odaya dünyayı tükürüyor.[i]

“Bir insanın elinden hayatı boyunca kendisini kandırdığı şeyi aldığınız anda mutluluğunu da bitirirsiniz.” Bu söz Norveçli yazar Dag Solstad’ın ‘Mahcubiyet ve Haysiyet’ isimli romanının ilk sayfalarında çıkıyor karşımıza. Romanın ana karakteri Elias Rukla, yazarın deyimiyle “(…) biraz içkiye düşkün, ellisini geçmiş bir lise öğretmenidi(r).” Üstelik Henrik İbsen hayranı bir edebiyat öğretmenidir Rukla ve son dersinde de yıllardır yaptığı gibi Henrik İbsen’in ‘Yaban Ördeği’ oyununu anlatmaktadır. Yılların verdiği yıpranmışlıktan dolayı içinde bulmaya çalıştığı bir heyecan kıvılcımıyla oyunu yorumlar dersinde. Oyundaki Dr. Reiling karakterine takılıp kalmıştır. Öğrencilerin pek de ilgisini çekmese de Elias Rukla, Dr. Reiling’i İbsen’in sözcüsü olarak görür ve bu karakterin oyunu zayıflattığına inanır, koskoca İbsen neden böyle bir sözcüye ihtiyaç duymuştur ki? İbsen bir de üstelik yan karakterine duygusal yaklaşmış. Karakterin sorduğu bir sorunun önüne parantez açıp sesini titretmeyi uygun görmüş. Elias Rukla’ya bu son derece anlamsız gelir ya da ‘Yaban Ördeği’ndeki yan karakterin bir an olsun ‘parlaması’ ona kendiyle ilgili bir şeyler söylüyordur. Yan karakter bir anlığına da olsa merkezi işgal ediyor…

Dag Solstad romanın daha ilk satırlarında okurlara, Elias Rukla’nın “bu sonbahar gününün hayatının dönüm noktası olacağını” söylüyor. Elias Rukla olacaklardan habersiz dersini vermek üzere yıllardır olduğu gibi okulun yolunu tutuyor. Öğrencilerin ilgisizliği ve içinde bulunduğu durumun anlamını her geçen gün yitirmesiyle birlikte o gün okuldan çıkarken yağan yağmurdan korunmak için şemsiyesini açmayı başaramayınca, durum artık geri dönülmez bir hal alır. Elias Rukla artık bir daha okula dönemeyeceğini anlar ve sokaklarda kaybolarak yürümeye başlar. Yürüdükçe zihninde gerilere gitmeye başlarız, üniversite yıllarına… 60’lı yıllar, 68 kuşağının idealleri ve hedefleri… Öğrenciler ve hocalar arasında çok popüler olan Johan Corneliussen’la tanışması ve uzun yıllar süren dostlukları. Johan felsefe alanında doktora yapar o yıllarda ve doktorasını bitirdiğinde herkes onun çok önemli bir figür olacağından neredeyse emindir. Doktorasında Immanuel Kant felsefesi çalışır ve 68 rüzgarının da etkisiyle Marksizm’e ilgi duymaya başlar. Ancak doktorası sona erdiğinde işler hiç de istediği gibi gitmez, eşini ve çocuğunu terk ederek New York’a yerleşir. Reklamcı olur…

Haberin Devamı

‘KAMUSAL ALAN HEP MEŞGUL...’
Bu noktada Johan ve onun gölgesinde geçen yıllarıyla Elias’ı yan yana getirecek olursak, rahatlıkla söyleyebiliriz ki Elias bu oyunda yan karakter olarak görünür başlangıçta. Ancak anlatı ilerledikçe şu tespit her şeyi değiştirir: “Johan Corneliussen Marksizm’i yalnızca kapitalizmi anlayıp açıklayan bir araç olarak gündeme getirir olmuştu.” Johan ailesiyle birlikte kendisini içinde bulduğu geçim sıkıntısına dayanamayıp havalimanından telefon ederek eşini ve kızını Elias’a emanet eder, bir daha da geri dönmez. İşte Elias bu tespitlerin peşinde yıllarca Johan’ın gidişini anlamlandırmaya çalışır. Johan, “Marksizm’i insanların kapitalizmden kaynaklanan hayallerini, umutlarını, düş kırıklıklarını ve gizli tutkularını anlamaya yarayan bir araç olarak görüyordu.” Elias ise “Büyük arabaların, televizyon programlarının, lüks lokantaların, trafik keşmekeşinin, sinemaların reklam ışıklarının, piyango çekilişlerinin, duvarların arkasında kapılarında silahlı güvenlikçilerin beklediği villaların ve bütün bunlarla aynı çağda yaşamanın dayanılmaz cazibesine” katlanamıyor. Elias Rukla için öğretmenler odası her geçen gün biraz daha dayanılmaz hal almaya başlıyor. Alanı gittikçe daralıyor. Bu eksende düşündüğümüzde Elias Rukla, İbsen’in ‘Yaban Ördeği’ndeki Gregers karakterinin üstünde durduğu ‘hayat illüzyonu’ndan uyanmış gibidir. Bir başka deyişle Elias Rukla için “söyleşme eylemi sona ermişti. Elias Rukla’nın ait olduğu sosyal tabakanın bireyleri birbirleriyle sohbet etmiyorlardı artık. Kısa ve yüzeysel konuşuyorlardı. (…) Zira tartışmanın, konuşmanın yapılacağı kamusal alan hep meşguldü. Elias Rukla için ‘sistemin büyüsü’ bozulmuştu artık. Kaybolup gitme sırası ondaydı… Öğrencilik yıllarının parlayan yıldızı Johan New York’ta ‘sistemle’ barışık bir hayat sürerken geride kalan Elias Rukla ise Johan’ın çok genç yaşta evlendiği ve eğitimini bile tamamlama fırsatı bulamayan eşi Linda ile bir hayat kurmuştur ama yıllarca aklında çıkmayan sorularla meşgul olan zihni onu yavaş yavaş ‘sistemin’ dışında taşımıştır.

Haberin Devamı

İbsen’i bugüne taşıyan rock yıldızı: Dag Solstad

Ferdi Çetin, çantasında Dag Solstad'ın 'Mahcubiyet ve Haysiyet' adlı romanıyla dolaşırken, İstanbul'da bir restoranda yazara rastladı...  


DAG SOLSTAD İLE İSTANBUL’DA KARŞILAŞMAK…
Dag Solstad’ın, İbsen’in ‘Yaban Ördeği’ni; romanda sadece Elias Rukla’nın derslerine konu olan bir oyun olmaktan çıkarıp, karakterler ve değindiği meseleler üzerinden iç içe geçen bir anlatı kurarak ele aldığı söylenebilir. Bu girift anlatının yazarı Dag Solstad, İstanbul Uluslararası Edebiyat Festivali konuğu olarak İstanbul’da idi. Ayfer Tunç moderatörlüğünde bir konuşma gerçekleştirdi. Solstad, Teoman’ın da katıldığı festivalin açılışında da oradaydı fakat ben açılışa ya da söyleşisine katılamadığım için romanı çantamda dolaştırdım bir süre. Solstad ile bir gece vakti bir şeyler içmek için arkadaşlarımla oturduğum restoranda karşılaştım. Norveç’in önde gelen yazarı Dag Solstad bastonuyla yan masamdaydı, yanına gidip sohbet etme fırsatım oldu. Benim ilgi gösterdiğimi gören restorandaki görevliler yanıma gelip “Beyefendi ünlü bir rock yıldızı mı acaba?” diye sorduğunda uzun beyaz saçları ve gözlükleriyle Dag Solstad artık benim için bir rock yıldızıydı! Yüz yıl ötesinden İbsen’i bugüne taşıyan, yorumlayan bir rock yıldızıdır o.  

Haberin Devamı

MAHCUBİYET VE HAYSİYET

İbsen’i bugüne taşıyan rock yıldızı: Dag Solstad

Dag Solstad
Çeviren: Banu Gürsaler Syvertsen
Yapı Kredi Yayınları, 2018


 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

[i] Heiner Müller, Yağmalanmış Kıyılar, Medea-Malzemesi, Argonotlarla Manzara

BAKMADAN GEÇME!