Güncelleme Tarihi:
İsrailli şarkıcı ve söz yazarı Riff Cohen, Yemen Blues’un solisti Ravid Khalani ile birlikte Türkiye’de bir ufak turneye hazırlanıyor. İlk kez 2013’te Türkiye’ye geldi Cohen. Çeşme’deki konserde onu dinleyenleri büyülemesi kaçınılmazdı tabii ki... Daha sonra da Türkiye’de konser veren Cohen’in Instagram hesabı Türkiye’den hayranlarının yorumlarıyla çalkalanıyor. “Hadi ne zaman geliyorsun” diye soranlar, kalpler yollayanlar, “Seni bekliyoruz İstanbul’da” diye kendini Türkçe ifade edenler...
Tunuslu bir baba ve Cezayirli bir annenin kızı olan Cohen, 2008’de kazandığı burs sebebiyle Paris’e taşınana kadar Tel Aviv’de yaşamış. Sonra 2011’de, birçok yapım şirketinin teklifini reddettikten sonra, kendi albümünü kendi çıkarıyor... İlk single’ı ‘A Paris’, özellikle YouTube’daki videosuyla inanılmaz ilgi gördü. İkinci albümünü İsrail ve Türkiye’de eşzamanlı yürütüp hazırladı, tekrar Türkiye’ye konser için geldi, çocuk sahibi oldu...
Capcanlı, enerjik, hayat dolu Riff Cohen, Ortadoğu ezgileri, Kuzey Afrika tınıları, urban rock ve rai karışımı olarak tanımlıyor müziğini. İbranice, Arapça ve Fransızca sözlü şarkıları... Dahası, bu konserlerinde yeni albümüne kaydedeceği şarkılardan da paylaşacak dinleyenlerle. Riff Cohen’le yaptığımız söyleşide kendinden aldık bilgileri...
Müzik hayatına nasıl girdi?
Amcamdan kalan bir orgum vardı evde. Gösteri dünyasıyla bağlantılı her şey tam benlikti; dans, oyunculuk, şarkı söylemek, müzik! 8 yaşından itibaren şarkı sözü yazmaya ve onları bestelemeye başladım. Hatırlıyorum, konuşamadığım ya da çığlık atamadığım zamanlar doğru piyanoya giderdim. Sözlü olarak kendimi ifade etmekte pek iyi değildim. Babam Tunuslu, bilirsiniz, saygıdan, ona cevap veremiyordum. Bu yüzden de piyanoda cevap veriyordum!
Evrensel bir aile geçmişin var, çok farklı kültürler bir arada... Bu müziğini nasıl etkiledi?
Ben, Batı müziğiyle büyüdüm. Biraz da büyükanne ve büyükbabamın Arap müzikleri, Tunus ve Mısır. Paris’te yaşarken bir sürü Berberi müzisyenle tanıştım ve orada bu müziği daha yakından keşfettim. Ayrıca üniversitede müzikoloji öğrenirken etnomüzikoloji dersleri de aldım. O sırada bir sürü farklı coğrafyadan müziği analiz etme fırsatım oldu... Türk müziğiyle Berberi müziği arasındaki farklılıkları öğrendim, mesela... Bu müziklerin rap, trance, techno gibi modern müziğimizin kaynağı olduğunu öğrendim. Daha fazla dinlemeye ve öğrenmeye başladım. Anladım... Bu müziği bedenimle hissediyorum, DNA’mda hissediyorum. Bugün perküsyon çalan birine bile, belli groove’ları nasıl doğru çalabileceğini öğretebilirim. Bugüne kadar hep incelemeye devam ettim.
Şarkıların için nereden ilham alıyorsun?
Duygulardan... Her şeyle kurulan ilişkiler... Aşkla, ebeveynlerle, Tanrı’yla, şehirle, korkuyla olan ilişkiler...
Müzik yazarken ritüellerin var mı?
Benim için oturup çalışmak çok çok zor. Genellikle önce evi temizliyorum, tüm faturaları ödemem gerekiyor ve ancak ondan sonra oturmak için kendimi rahat hissediyorum. Ben yolda giderken şarkı yazmayı seviyorum. Otobüste filan... Melodileri telefonuma kaydediyorum.
Kendi müziğini nasıl tarif edersin, kendi sesini?
İlk albümü hazırlarken şöyle düşündüm: İsrail’de herkes Avrupai olmaya çabalıyor ve hiç kimse bunu gerçek anlamında başaramıyor. Bu yüzden ‘alçaktan uçmak’ta fayda var. Böylece, otantik, doğal ve çabalamadan bir araya gelen bir kavram istediğime karar verdim. Bugün aynı ses konseptini bıraktım, Cezayir müziğinin sound’u, tınısı hoşuma gidiyor. Tüm vokaller auto-tune oluyor ve arkada distorsiyon... Bugünlerde çok popüler bir uygulama.
Dinleyicilere müziğin aracılığıyla ne aktarmak istersin?
Kendinden özgürleşmenin, gerçek özgürlük olduğunu... Her şeyi bırak, git dans et, tüm duygularınla...
Paris’te yaşam nasıl? Tel Aviv’le farkları neler?
Ortadoğu ile soğuk Avrupa arasındaki klasik farklar... Paris’te aç kalmak daha kolay, Tel Aviv’de pazarda yürürken, herkes sana tatman için yiyecek verir, asla aç kalmazsın. Paris’te insanlar özel hayatına saygı duyar, İsrail’de insanlar rahatlıkla ayda ne kadar kazandığını sorar sana. Bence ikisi zıt kültürler. Hangisini tercih ettiğimi bilmiyorum, ama şimdilik Ortadoğu’da yaşıyorum.
Konserinde neler bekleyelim?
İki yeni şarkımız var, yeni tınılar ve sesler. Bir de yeni saç kesimi!..
Gelecek planların neler?
Üçüncü albüm ve kocamla benim için bir danışman...
Riff Cohen featuring Ravid Khalani konserleri, 18-19 Nisan İstanbul Salon İKSV, 20 Nisan Ankara If Performance Hall ve 22 Nisan İzmir Container Hall’de.