Güncelleme Tarihi:
Step İstanbul’da sanat sektöründe bilinen sanatçıların küçük ölçekli, dolayısıyla küçük bütçeli işleri sergilenmekte ve satılmakta. Beni bile bir yerlerden başlamalı diye düşündüren ve bir sanatçı olarak bütçeme uygun birkaç işi almaya teşvik eden bir etkinlik. Gündelik hayatımıza sanatı bir şekilde yerleştirmeliyiz. ‘Affordable art’, yani ‘ulaşılabilir sanat’ konseptinde yapılan bu etkinlik, sanki Contemporary İstanbul öncesi fiyat bazında ulaşılamaz sanata küçük bir alıştırma gibi. Her kesime bir çağrı var Step İstanbul’da: “Sanat herkesin hayatının bir parçası olmalıdır.” Bu çağrı herkes sanata ulaşsın ve ‘hayat damarlarımızdan biri kopmasın’ manifestosuna hizmet etmekte.
‘Kültürel sermaye’ kavramının yaratıcısı Pierre Bourdieu’ya göre, oyunun oynandığı yer ‘alan’dır ve grupların bazı çıkarları vardır, sermaye kavramı önemlidir ve farklı çeşitleri vardır. Bourdieu, bu sermaye türleri ilişkilerinin toplumun sınıf yapısını oluşturduğunu iddia eder. Step İstanbul’un öngösterim yaparak öncelikle sanatı alıcıyla buluşturması toplumsal sınıf yapısının farklılıklarına bir örnek gösterilebilir. Günümüzde de sanata eşit erişim şansı yoktur. Kültürel sermayenin eşitlikçi ve sürdürülebilir olması için yeni çözüm pratikleri üretilmesi gerekmektedir. Step ise bu eşitliği oluşturmaya ekonomik olarak çaba göstermektedir diyebiliriz.
Bugün yaşadığımız sürece baktığımızda gelişen teknolojinin bizzat kendisi bu eşitlikçi süreçte sanatçılara ciddi katkıda bulunmuş ve birçok sanatçıyı dijital platformda görünür kılmıştır. ‘Artist online’ başlığı altında ikinci plana alınan sanatçılar, pandemi döneminde ‘oyun alanı’na tekrar döndü; Bourdieu’nun bahsettiği oyun alanı artık ‘sanal oyun’ oldu.
MELEZ BİR MEKÂN ANLAYIŞI: FİJİTALİZE
Hem fiziksel olarak varsın hem online olarak. Pandemi döneminde ortaya çıkan ‘fijitalize’ kavramı da tam olarak böyle bir durum. Fiziksel ile teknolojinin birleşiminden oluşan bir kavram ‘fijitalize’. Melez bir zaman mekân anlayışı. Ben de bu dönemden her sanatçı kadar psikolojik ve zihinsel olarak etkilendim.
Ortak yaşama ulaşma hedefi ve simbiyotik ilişkilerin özellikle pandemi döneminde önemi daha da arttı diyebiliriz. İylik İçin Sanat Derneği ve Ege Yapı işbirliğiyle Cer İstanbul'da kurulan Atölye Cer, bu simbiyotik ilişkiye hizmet etmekte. Yüksek tavanlı geniş yapısıyla Atölye Cer, hem sanatçıların atölye ihtiyacını karşılıyor hem de önemli sanat etkinliklerine katılarak sanatçılarını görünür kılmaya çalışan ortak bir yaşam alanı oluşturuyor. Böyle yapılara çokça ihtiyacımız olduğunu, tüm sanat profesyonellerinin dile getirdiğini zaman zaman duyururuz. Ben de Atölye Cer oluşumunun katkılarıyla Step fuarına küçük ölçekli bir işimle katıldım.
ÇEVRİMİÇİ OLARAK DA GEZİLEBİLİR
Step İstanbul’un çevrimiçi platformu her bir galeri için özel olarak yapılmış 24 alandan oluşuyor. Kullanıcıların rahatlıkla kullanabilecekleri altıgen bir alan içerisine kurgulanan yerleşkede, çeşitli ölçeklerde farklı galeriler, inisiyatifler ve sponsor alanları yer alıyor. Geçişlerin olduğu platform içerisinde 350’i aşkın sanatçının 800’ü aşkın eseri sanatseverlerle buluşuyor. Katılımcılar çevrimiçi Step İstanbul platformuna web tarayıcıları üzerinden ulaşabilir veya telefonlarını kullanarak galeriler içerisinde 360 derece tur yapabilirler. Sanal gerçeklik (VR) gözlüğü ile deneyimlenecek olan eserleri aynı zamanda web tarayıcısı üzerinden veya telefonlarınızdan ziyaret edebilirsiniz. Sergilenen eserlerin künye ve fiyat bilgisine, görsellerin üstüne tıklayarak ulaşmanız mümkün. (www.stepistanbul.com.tr)