Güncelleme Tarihi:
Özel günlerin ve kutlamaların tüm dünyadaki vazgeçilmezi ihtişamlı havai fişek gösterilerinin, göz alıcı ışıltılarıyla pek çok kişiyi büyülediğine şüphe yok. Buna rağmen son yıllarda havai fişeklerin, kullanıldığı her kutlamadan sonra zararları da konuşulmaya, tartışılmaya başladı. Pek çoğumuz doğa aktivistlerinin, duyarlı bilim insanlarının, hayvan hakları savunucularının farkındalık kampanyalarından sonra sorgulamaya başladık bu gösterilerin masumiyetini.
Biraz geçmişe gidip kökenine baktığımızda havai fişeklerin yüzlerce yıl önce rahipler tarafından tapınaklardaki kötü ruhları korkutup kaçırmak için kullanıldıklarını görüyoruz. Patlama ne kadar güçlü olursa tapınağın o kadar iyi korunduğuna inanılıyormuş. Kötü ruhları kaçırıp kaçırmadıkları bilinmez ama evcil ve yabani hayvanları panikletip kaçırdığı, yaşadıkları şok nedeniyle öldürebildiği, özellikle kuşlara çok ciddi zararlar verdiği artık biliniyor. Atmosfere yaydıkları zehirli maddelerse tüm doğaya nüfuz ederek bitkilerden insanlara bütün canlıların sağlığını riske atıyor. Üstelik bütün bunlara milyonlarca lirayı havaya saçarak yaşadığımız birkaç dakikalık görsel zevk uğruna neden oluyoruz. İnsan, bunca zararına rağmen neden bu gösterilerde ısrar edildiğini sormadan edemiyor. Neyse ki büyük küçük tüm değişimler düşünerek, sorarak, sorgulayarak başlıyor.
Hayvan barınağından evlat edinilen bir köpeğin maceralarının anlatıldığı ‘Pöti’ serisiyle tanıdığımız Gökçe Gökçeer de değişimin böyle başladığına olan inancıyla havai fişekleri ilk kez bir çocuk kitabına konu ediyor. Çocukların sabahtan akşama kadar sokakların keyfini çıkardığı, güneşi örtmeyen bahçeli evleri ve mutlu hayvanlarıyla herkesin yaşamak için can atacağı bir mahalleye konuk oluyoruz. Gökkuşağı Sokağı çocuklarının ertesi gün buluşmak üzere sözleşip evlerine döndükleri sıradan bir akşam dışarıda kopan korkunç patlama sesiyle herkes neye uğradığını şaşırıyor. Kimi ağzında lokmasıyla kalakalıyor, kimi korkuyla babasına sarılıyor, kimi yerinden fırlıyor. Biraz sonra herkes korku ve şaşkınlığını atmış, pencerelerden havai fişek gösterisini izliyor.
Mahalle sakinleri birkaç dakikalık gösteriyi izleyip hayatlarına dönedursunlar, biz paralel bir anlatımla bir de hayvanların gözünden bakıyoruz hikâyeye. Kedileri, köpekleri, kuşlarıyla sokak hayvanlarının neler yaşadığını o anların içinden görme şansı yakalıyoruz böylece. Olayın saçmalığına ve korkunçluğuna akıl sır erdiremeyen hayvanlar çareyi havai fişeklerin bilinmeyen yüzünü çocuklara anlatmakta buluyor ve kanadı kırık bir martı soluğu Ece’nin penceresinde alıyor. Ece, martıdan öğrendiklerini ertesi gün tüm arkadaşlarına anlatıyor ve çocuklar farkındalık yaratmak için bir adım atmaya karar veriyorlar.
Sıcacık çizimleri ve samimi anlatımıyla ‘Bu Ne Gürültü Patırtı?’ tüm canlılar için daha güzel bir dünyaya ve değişime inanan herkese umut aşılıyor.
BU NE GÃœRÃœLTÃœ PATIRTI?Â
Havai Fişekler Hakkında Bir Öykü
Gökçe Gökçeer
Resimleyen: Yusuf Tansu Özel
Meav Yay., 2020
40 sayfa, 15 TL.