Gülten Akın, Türkiye’nin insan haritasını çıkarmıştır

Gülten Akın, şiirini de kendisini de çok sevdiğim bir şair. Birçok dizesi belleğimde kalmıştır, gündelik konuşmalarımda, yazılarımda anılacak önemde ve değerde bulduğum için.

Şairin alçakgönüllü olanı iyi şairdir, hiç kuşkusuz bu tek ölçüt değildir ama başta gelen ölçütlerdendir. Gülten Akın da bu ölçütler listesinin ilk sıralarında yer alacak şairlerdendir.

Şiirinde dize aralarında Anadolu’nun siyasal, toplumsal olayları da vardır. Kadın şairler ayrımını pek yapmıyorum ama birçok edebiyat tarihçisi bunu yapıyor. Ona bu ayrımla yaklaşmak çok yakışıksız olur, çünkü o yalnızca şair olarak anılmalıdır.

Hayatım boyunca ona ne önerdiysem, ödülünden yolculuğuna kadar tek soru sormamış, tek gerekçe istememiştir. Bana güveni açısından da anılarımda bu yanıyla
da yer etti.

Folklor, tanıklıklarla yaşanmışlıktan geliyorsa, taklit değil, yeniden yaratılmışsa, yaşayanla ölen arasında olağanüstü bir denge kurulmuşsa, şiiri yerelleştirmeden evrensele çıkarır.

Ankara’da Sedat Örsel’le birlikte yaptığımız ‘Yaşayan Edebiyatçılar’da onunla da konuşmuştum; şiir üzerine yazdıkları yalnız kendi şiiri için değil, bütün şiir türü için geçerli saptamaları içerir. Nedense sevdiğim birçok şairin düzyazısını da beğenirim, şiiriyle düzyazılar arasındaki gelgitleri bir edebiyat bulmacası olarak görürüm.

TÜYAP’ın Onur Konuğu seçildiği yıl, ona öneriyi ben götürmüştüm, benim için sevindirici ve gönendirici bir andı.

Unutamadığım buluşmalardan biri de Söke’de yaşadığımız ödül töreniydi. Bizi çağıran şair Tuğrul Keskin idi.

Öneriyi de ona ben götürdüm, birlikte geleceğimi söyledim.

Bir ödül konuşması için sahneye çıktığımızda şiiri için büyüleyici sadelikte bir konuşma yaptı. Benim için unutulmaz olan, eleştirmenlerin edebiyattaki yerine değindi ve benim şairler için yazdıklarımı övdü. Bir şairin bir eleştirmeni övmesi çok sık rastlanılan bir olay değildi.

İki dize, şiirsever herkesin belleğine saplanmıştır:

“Ah kimselerin vakti yok/Durup ince şeyleri anlamaya”

Diğeri de:

“Kaç Eyüp şaşkına döner sabrımızdan”

Her şairin bir yurdu vardır, yaşadığı kent onun şiir haritasında yer alır.

Ama bir şair büyük şehirler dışında bütün Anadolu’yu dolaşmışsa o, Türkiye’nin insan haritasını çıkarmıştır.

Toplu Şiirleri’nin çıkması önemlidir, benim görüşüm; bir yazarı, şairi tanımak istiyorsak bütün yapıtlarını okumak gerekir.

Tekrar tekrar okunmasını salık veririm, genç kuşak için çok yararlı bir çalışma olur onu okumak.

* Bütün Eserleri 1, Gülten Akın, YKY