‘Gidin şiire bakın’

Güncelleme Tarihi:

‘Gidin şiire bakın’
Oluşturulma Tarihi: Aralık 03, 2021 10:52

‘İnsan Bir Eksik Sözdür’, usta şair Şükrü Erbaş’ın son kitabı. Onun şiirinde sahicilik her köşe başında karşılıyor bizleri. Bakmayın kitabının sonunda “Yazmayacağım!” demesine; iyi şairlerin susması da şiire dahildir.

Haberin Devamı

Hem doğuma hem ölüme aynı anda tanıklık eden, sesini hayattan yana kullanan; köklerini, toplumun yüreğine daldırarak diri kalan bir şiirdir söze konu ettiğimiz. Dışarıda bulunmuş değil, içeride filizlenip dışarıya doğru açılan ve kendine büyük bir gözün zaviyesinden bakan bu şiirin en belirgin özelliği yaşayan bir dili ağırlaması ve bu dilin kesintisiz aktığı bir yatak bulması. Biz bu yatağa ‘biçim’ diyebiliriz. Gördüğü, içine aldığı, tanık olduğu sevinç ve ağrılarla biçimlenen bir derin yatakta akar Şükrü Erbaş şiiri. Düş gücünü kısmadan insana doğru açılan ama geçmişin başucunda yaktığı gaz lambasını da unutmayan, aşk ve isyan eşliğinde bir ucu geçmişte, diğer ucu henüz gelmemiş zamanda alevlenen...

‘İnsan Bir Eksik Sözdür’, Şükrü Erbaş’ın yayımlanan son kitabı. “Bir mezara çiçek ektiniz mi hiç? Gidin şiire bakın!” İşte ölüme ve doğuma aynı anda tanık olmak; biterken başlamak. Deneyden ziyade deneyimin, eğitilmiş gözün baktığı yerden taşıp sese dökülmesi. Konuştuğumuz günlük dili koruma altına alan, halk şarkılarından, türkülerden, deyişlerden koşup gelen bir canlılık. Her kitapta ‘yeni’ bir dil bulmak değil; bulduğunu sarsmadan, içine ‘yeni’ anlatılacak şeyler taşımak değerli.
Usta şairler, kendi kişiliklerini de taşıyan bir dile varınca oradan seslenmeyi sürdürürler, başkasının diline düşmeden. Şükrü Erbaş da şiirimizin yaşayan ustalarından biri. Bakmayın kitabının sonunda “Yazmayacağım!” demesine; iyi şairlerin susması da şiire dahildir ve onların susuşlarından geriye kalan boşluk içinden şiirleri yeniden okunur, tazelenir, anlam katmanlarına uğrayarak hayatımıza devrolur. Şükrü Erbaş’ın bugüne dek yazdığı hemen her şeyi okudum: gevezelik etmeyen, sözü yerinde ve zamanında kullanan, içine doğmuş olanı -kimileri gibi- bir sayıklamaya değil, kalıcı bir zemine taşıyan usta bir şair eşlik etti bana. Bugünkü Türkçe şiirin zeminini sağlamlaştıran, ocağını harlı tutan; halkların acılarını, yalnızlıklarını, kıyımlarını gözden kaçırmayan ve her büyük şairin geride bıraktığı külliyat içinden ortaya çıkan, yayılan ‘aşk’ temasına hakkını veren bir şair. Sadece aşk mı, ‘ölüm’, ‘baba’, ‘yalnızlık’, ‘barış’, ‘merhamet’, ‘umut’, ‘öfke’ kavramları da onda sarsılmaz, zamana karşı direnen bir niteliğe kavuşur. Şiirde ağırlanmış bu başat kavramlara yeni bir yerden dokunur; bu dokunuşun içinde merhametle sarılmış deneyim vardır.

Haberin Devamı

Yığılarak ilerleyen şiirimizde ‘özgün’ bir eser; kendiyle içinde bulunduğu şiir ortamı arasına mesafe koyar, bu mesafe görünür kılar iyiliği, doğruluğu, güzelliği... İşte Şükrü Erbaş’ın baştan beri koruduğu mesafe bu. Akıntıya kapılmadan kendi sesine sahip çıkmak ve bu sesi derinleştirerek gümrah hale getirmek. Derin bir sadeliğin içinde -billur suda parıldayan çakıl taşları gibi- dipte olanı görmek ve yukarı, kâğıdın üzerine çıkarmak: “Ey arzu/ Ey canımda boğulan güzellik/ Bütün acılarına açığım/ Yüzünü çevirme benden./ Ölüm de bırakacak bir gün bizi/ Bir gün yalnız bile olmayacağız”... Bu dizelere yakından bakmak lazım, “ölüm de bırakacak bir gün bizi” tek başına bir kitap yazdırtacak kadar etkileyici ve yeni.
Hak ederek kazanılmış bir kederse şairdeki, şiirde gerçek karşılığını buluyor. Yalnızlık da öyle. Yapıştırma değil, dışarıda bulunmuş değil. Şükrü Erbaş şiirinde bu sahicilik her köşe başında karşılıyor bizleri. Şiirlerinin bu derece ilgi görüp sağlam muhatap bulmasının bir nedeni de bu olsa gerek. Kendinde olup bitenlere okur da katılıyor, kendi sesini, kendi yüzünü duyup görüyor okur. Şükrü Erbaş, iyi ki yazıyor, “Artık yazmayacağım” derken bile bize nelerin yazılmaması gerektiğini de fısıldıyor. Uzaklara bakıyor, uzaklara şiirle bakıyor. Böylece hayatımızdan eksilmiş olanı tamamlıyor.

Haberin Devamı

‘Gidin şiire bakın’
İnsan Bir Eksik Sözdür
Şükrü Erbaş
Kırmızı Kedi Yayınevi, 2021
80 sayfa, 20 TL.

BAKMADAN GEÇME!